Kafkasya kökenlilerin hafıza mekanları üzerine bir araştırma: İzmir, İstanbul ve Düzce/Sakarya örneği

dc.authorid0000-0002-9403-7108en_US
dc.contributor.advisorTemizkan, Abdullah
dc.contributor.authorErdem, Tuğba
dc.date.accessioned2022-10-03T11:16:08Z
dc.date.available2022-10-03T11:16:08Z
dc.date.issued2022en_US
dc.date.submitted2022
dc.departmentEge Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türk Tarihi Ana Bilim Dalıen_US
dc.description.abstractBu çalışmada, yaklaşık bir buçuk asır yıl önce topraklarının Rus işgaline uğraması sebebiyle anavatanları Kafkasya’dan sürgün edilerek Anadolu’ya gelen Kafkasya kökenlilerin, sembolik öğeler üzerinden geçmişi yaşatma ve bu geçmişi kuşaklar arasında aktarma süreçleri üzerinde durulmuştur. Çalışmanın amacı, semboller temelinde yaşanan ve yaşatılan tarihin ve bunun kimlik kurucu etkisinin açıklanabilmesidir. Bu amaçla tezimiz Pierre Nora’nın “Hafıza Mekânları” teorisine dayandırılmıştır. Hafıza Mekânları, tarihsel hafızanın güçlenmesine katkıda bulunan maddi ya da fikri düzendeki her anlamlı birimdir: Anma törenleri, bayramlar, anıtlar, müzeler, önemli tarihler, kutsal yerler, dernekler, folklor… Tüm bu birimler sembolik bir anlam taşırlar. Bu sembolik anlam ise bir toplumun tarihî, coğrafî faktörlerin etkisi ve o toplumun kültürel değerleriyle şekillenir. Bu sebeple semboller, ortak geçmiş ve ortak kültür değerleri etrafında birleşen bir toplum için “aitlik işareti” olarak işlev görürler. Tez çalışması kapsamında yapılan teorik okumalara ek olarak İzmir, İstanbul ve Kafkasya kökenlilerin yoğun olarak yaşadığı Düzce-Sakarya bölgesinde alan araştırması gerçekleştirilmiştir. Alan araştırmasında nitel araştırma yöntemleri kullanılarak 214 kişi ile yarı yapılandırılmış mülakat yapılmıştır. Yaptığımız araştırmalar sonucunda, Türkiye’de yaşayan Kafkasya kökenli toplumun tarih algısının çeşitlilik arz ettiği görülmüştür. Ayrıca 1864’den günümüze kadar kuşaklar farklılaştıkça, bazı hafıza mekânlarının önemini yitirdiği, bazı hafıza mekânlarının ise topluluk üyelerini bir arada tutabilmek için yeni inşa edildiği görülmüştür. Ayrıca daha çok kültürün sembolik yönüne önem veren kaynak kişiler tarafından zaman zaman daha vurgulu etnik kimlik söylemi geliştirilmesi, bizi kültür ve kimliğin iki ayrı değişken olarak ele alınması gerektiği sonucuna götürmüştür.en_US
dc.description.abstractIn this study, The process of keeping the past alive and transferring this past between generations through symbolic elements of people of Caucasian origin who came to Anatolia by being exiled from their homeland of the Caucasus due to the Russian occupation of their lands about a century and a half ago has been emphasized. The aim of the study is to explain the history lived and kept alive on the basis of symbols and its identity-building effect. For this purpose, our thesis is based on Pierre Nora's theory of "Realms of Memory". Realms of memory are every meaningful unit at material and/or mental order contributed refreshment of historical memory: memorials, feast days, monuments, museums, especial dates, sacred spaces, associations, folklore… These units carry a symbolic meaning. The symbolic meaning is also take form by history of society, effects of geographic factors and cultural values of society. Therefore, symbols function as “sense of belonging” for a society unified around mutual history and cultural values. In addition to the theoretical readings made within the scope of the thesis, area study was carried out in İzmir, Istanbul and Düzce-Sakarya region, where Caucasian origins live intensely. In the area study, semi-structured interviews were conducted with 214 people by using qualitative research methods. As a result of our research, it was found that history perception of the community of Caucasia’s descents in Turkey has varied. Moreover, as the generations differed from 1864 to the present, it has been seen that some realms of memory have lost their importance and some of them have been newly built to keep the members of the community together. Furthermore, the emergence of a more accentuated ethnic identity discourse by the interviewees who give importance to the symbolic aspect of culture at times, we have come to the conclusion that culture and identity should be treated as two separate variables.en_US
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11454/75368
dc.language.isotren_US
dc.publisherEge Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsüen_US
dc.relation.publicationcategoryTezen_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/embargoedAccessen_US
dc.subjectKafkasya Kökenlileren_US
dc.subjectToplumsal Belleken_US
dc.subjectSembolen_US
dc.subjectHafıza Mekânıen_US
dc.subjectKimliken_US
dc.subjectDescents of Caucasiaen_US
dc.subjectSocial Memoryen_US
dc.subjectSymbolen_US
dc.subjectRealms of Memoryen_US
dc.subjectIdentityen_US
dc.titleKafkasya kökenlilerin hafıza mekanları üzerine bir araştırma: İzmir, İstanbul ve Düzce/Sakarya örneğien_US
dc.title.alternativeA research on realms of memory caucasion baseds: Example for İzmir, İstanbul and Düzce/Sakaryaen_US
dc.typeDoctoral Thesisen_US

Dosyalar

Orijinal paket
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Yükleniyor...
Küçük Resim
İsim:
tugbaerdem2022.pdf
Boyut:
2.16 MB
Biçim:
Adobe Portable Document Format
Açıklama:
Doktora tez dosyası
Lisans paketi
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Küçük Resim Yok
İsim:
license.txt
Boyut:
1.44 KB
Biçim:
Item-specific license agreed upon to submission
Açıklama: