Türkiye’de hipertansif hastalarda inme riski ve inme riski açısından bölgesel farklılıkların belirlenmesi: Hastane tabanlı, kesitsel, epidemiyolojik anket (THİNK) çalışması

Küçük Resim Yok

Tarih

2006

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Amaç: Bu çalışmada Türk toplumunda hipertansif hastalarda inme riskinin ve bu risk açısından bölgesel farklılıkların belirlenmesi ve bu kişilerde hipertansiyon dışındaki inme risk faktörlerinin değerlendirilmesi amaçlandı. Çalışma planı: Yedi farklı coğrafik bölgeden 22 şehirdeki 39 merkezde hastane tabanlı, epidemiyolojik, kesitsel, müdahalesiz bir anket çalışması yapıldı. Framingham Kalp Çalışması’ndaki algoritma kullanılarak, 54-85 yaş arası hipertansif 6790 hasta (%59.3’ü kadın, %87.4’ü 54-74 yaş arası) için 10 yıllık inme riski yüzde (%) olarak hesaplandı. Kan basıncı düzeyleri hem ESC (European Society of Cardiology) hem de JNC 7 (Seventh Report of the Joint National Committee) tanımlamasına göre değerlendirildi. Bulgular: ESC sınıflamasına göre hastaların yaklaşık %69’u hafif-şiddetli hipertansif, JNC 7 sınıflamasına göre ise %70’i evre 1 ya da evre 2 hipertansif olarak kabul edildi. Çalışma grubunda 10 yıllık ortalama inme risk yüzdesi %17±15 olarak hesaplandı. En yüksek risk Karadeniz (%19±14), en düşük risk ise Marmara Bölgesi’nde (%16±14) bulundu (odds oranı 1.62, %95 güven aralığı 1.32-1.99; p<0.001). Odds oranlarına göre Türk toplumu için inme risk faktörlerinin önem sırası şu şekildeydi: Sol ventrikül hipertrofisi, ileri yaş, kan basıncı yüksekliği, erkek cinsiyet, koroner kalp hastalığı, sigara kullanımı, diyabetes mellitus, kreatinin yüksekliği, HDL düşüklüğü, açlık kan şekeri yüksekliği, yaşanan coğrafik bölge ve obezite. Sonuç: Türk toplumunda hipertansiyon hastalarının büyük bölümü antihipertansif tedavi altında olmasına rağmen yüksek inme riski taşımaktadır.
Objectives: This study aimed to define the risk for stroke in hypertensive patients in Turkey and the differences among geographical regions regarding this risk, and to evaluate risk factors for stroke other than hypertension. Study design: This hospital-based, cross-sectional, epidemiological questionnaire study was conducted in 39 centers in 22 cities from seven geographical regions in Turkey. Using the algorithm in the Framingham Heart Study, stroke risk for the following 10 years was calculated for 6790 patients (59.3% females; age range, 54 to 74 years for 87.4%). Blood pressure levels were assessed according to the ESC (European Society of Cardiology) and JNC 7 (Seventh Report of the Joint National Committee) classification systems. Results: Hypertension was rated as mild to severe and grade 1 to 2 in approximately 69% and 70% of patients according to the ESC and JNC 7 classifications, respectively. the mean 10-year stroke risk was 17±15% in the study group, the highest being in the Black Sea region (19±14%), and the lowest in the Marmara region (16±14%), with the odds ratio of 1.62 (95% confidence interval, 1.32-1.99; p&lt;0.001). Risk factors for stroke according to the odds ratios were as follows in decreasing order: left ventricular hypertrophy, increased age, high blood pressure, male gender, coronary heart disease, smoking, diabetes mellitus; high creatinine, low HDL, and high fasting glucose levels; geographical region, and obesity. Conclusion: There is a considerable stroke risk for Turkish hypertensive patients despite a high antihypertensive treatment ratio among this population.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Kalp ve Kalp Damar Sistemi

Kaynak

Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

34

Sayı

7

Künye