Ewing sarkomunda prognostik faktörler ve P-Glikoproteinin kemoterapi direncindeki rolü
Küçük Resim Yok
Tarih
2002
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Ege Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
ÖZET Ewing sarkomu, blast benzeri ufak yuvarlak hücrelerden oluşan, myelom, osteosarkom ve kondro sarkomdan sonra kemiğin en sık karşılaşılan dördüncü primer malign tümörüdür. Ewing sarkomunda prognoz, kemoterapinin kullanılmaya başlanmasından bu güne kadar, önemli gelişmeler göstermiştir. Fakat günümüzde bile hastaların yansında tümör, kötü prognoz gösterir. Ewing sarkomu hastalarında, kemoterapiye yetersiz cevap, tedaviyi sınırlayan en önemli faktördür. Kemoterapiye olan cevabın yetersiz olması, kemoterapi direnci ile açıklanabilir. İnsan ve hayvan hücrelerinde kemoterapi direncinden sorumlu olduğu düşünülen P-glikoprotein (Pgp), kemoterapi direnç mekanizmalarından en iyi araştırılmış olanıdır. Pgp, 170kDa ağırlığında olup plazma membranın bir komponentidir. Pgp'nin fonksiyonu, hücre içindeki sitotoksik ajanları, enerji bağımlı bir pompa görevi yaparak hücre dışına atmaktır. Bu mekanizma, özellikle antrasiklinler (adriamisin, daunorubisin), mitoksantron, epipodofilotoksinler(etopozid, tenopozid), vinka alkoloidleri (vinblastin, vinkristin), mitomisin C, taksanlar (paklitaksel, dekataksel), aktinomisin-D, kolşisin ve bleomisin için aktiftir. Bu verilerden yola çıkarak, "Bu kemoterapötik ajanlardan oluşan bir kemoterapi protokolü ile tedavi olan hastalarda P- glikoproteinin pozitif olması, tedaviyi başarısız kılacaktır" hipotezi çekici olabilir. METOD Çalışmamızda, 1986 ile 1999 yıllan arasında İzmir Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Patoloji Anabilim Dalında biyopsi ile Ewing sarkomu tanısı konmuş 84 olgu retrospektif olarak incelendi. Yaş, cinsiyet ve tümör yerleşimlerinin dağılımı, bu olgularda incelendi. Bu olgulardan, ayrıntılı klinik takibine ulaşılabilen, POG#8850 veya VAC+Adr (vinkristin aktinomisin-D siklofosfamid + adriamisin) kemoterapi protokolü ile tedavi edilen ve herhangi bir komplikasyon ile ölmemiş olan 47 olgu prognostik çalışma grubuna dahil edildi. Bu grupta, literatürde incelenmiş ve prognostik önemi olabileceği düşünülen hastalara ait tüm veriler incelendi. Prognostik grup içinden, neoadjuvant kemoterapi öncesi biyopsisi bulunan 37 olgu, P-glikoproteinin (Pgp) eksternal epitopunu tanıyan monoklonal antikor (C494) ile immunhistokimyasal olarak boyandı
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Onkoloji, Oncology, Patoloji, Pathology