Tinnitus habituasyonunda farklı ses protokollerinde koklear etkilenme
Küçük Resim Yok
Tarih
2024
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Ege Üniversitesi, Tıp Fakültesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Giriş ve Amaç: Tinnitus, KBB (Kulak Burun Boğaz) pratiğinde sık rastlanan bir semptom olup çeşitli ses tedavileri kullanılılmaktadır. Çalışmamızda EÜTF KBB kliniğine başvuran subjektif tinnitus hastalarına rutin uygulanan çeşitli ses terapilerinin anket sonuçlarından ve otoakustik emisyon testinden elde edilen verilerle başarı oranlarının, koklear etkilenmenin belirlenmesi amaçlanmaktadır. Gereç ve Yöntem: Kliniğimizde Aralık 2021- Eylül 2022 tarihleri arasında subjektif kronik tinnitus tanısı alan çeşitli ses terapileri uygulanan elli bir hastanın başlangıç, 1.ay ve 9.ay kontrollerindeki yaş, cinsiyet, çınlama tarafı, tedaviyi kullanma süresi, Tinnitus Engellilik Anketi, Tinnitus Reaksiyon Anketi, Tinnitus Handikap Anketi skorları, LDL (Loudness discomfort levels) düzeyleri, otoakustik emisyon testi sonuçları, saf ses odyometri ortalama hava yolu eşikleri veri toplama formuna girilerek, retrospektif analiz sonucu, ses terapilerinin tedavi başarı oranları ve koklear etkilenme üzerine etkisi araştırılmıştır. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen toplam 51 hasta (28 kadın, 23 erkek) hasta, ses terapisi önerilen fakat kullanmayan (Grup I, n=15), doğal ses (Grup II, n=14), beyaz gürültü (Grup III, n=10), müzik (Grup IV, n=12) kullananlar olmak üzere dört gruba ayrıldı. Grup II'de THI ve TRQ toplam skorlarının zamana göre değişimi anlamlı bulundu (p†=0,04 0.03). Her iki kulak LDL ölçümleri incelendiğinde GrupII ve IV'te sese karşı toleransta istatiksel anlamlı iyileşme olduğu bulundu. Hatta 1.ayda yapılan ölçümlerde Grup IV'ün GrupII'ye göre sese karşı toleransta daha iyi sonuçlara sahip olduğu saptandı. Koklear etkilenmenin saptanması için yapılan frekansa özgü DPOAE ölçümlerinde verilen ses tedavileri bazı frekanslarda bazı gruplarda NF-DP değerlerinde istatiksel anlamlı değişiklik saptasak da değerlerin normal sınırlar içerisinde kaldığını gördük. Sonuç: Ses terapisi, tinnitus tedavisinde kullanılan popüler bir yöntem olup etkinliğinin berlirlenmesi için daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır. Tanı ve tedavi takibinde anketler yaygın olarak kullanılmakta fakat aynı grupta dahi anket sonuçlarında farklılıklar olduğunu saptadık. Hasta uyumu ve kolay uygulanabilirliği nedeniyle THI anket kullanımı son yıllarda giderek artmaktadır. Çalışmamızda doğal ses tedavisi alan grupta zaman içersinde THI ve TRQ skorlarında istatiksel anlamlı iyileşme saptandı. Fakat aynı iyileşmeyi THQ anketinde saptayamadık. Doğal ses ve müzik gruplarında zaman içerisinde sese karşı duyarlılıktaki azalma LDL skorlarının artması ile gösterildi. Verilen ses terapilerinin koklear hasara yol açmadığını DPOAE ölçümleriyle saptadık. Kesitsel retrospektif olarak planlanan çalışmamızın daha fazla hasta sayısı ve takip süresiyle randomize kontrollü çalışmalar için yol göstereceği olacağını düşünmekteyiz.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
TXnnXtus, Ses TerapXsX, LDL, DPOAE., Sound Therapy