Posterior kompozit rezin restorasyonların prokimyasal temaslarının in vitro incelenmesi
Yükleniyor...
Dosyalar
Tarih
2022
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Ege Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Amaç: Bu çalışmanın amacı, posterior kompozit rezin restorasyonların proksimal temas sıkılığı (PCT) üzerine matris sisteminin etkisini değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Birinci alt molar fantom model dişlerinde (Frasaco, GmbH, Almanya) standardize sınıf II kaviteler (Okluzo-distal "OD" ve Oklüzo-mesial "OM") hazırlandı. Yetmiş beş diş restorasyonların yapımında kullanılan matris türlerine göre rastgele üç çalışma grubuna ayrıldı üç gruba ayrıldı; Gr-1: Yengeç matrisi (Hahnenkratt GmbH, Almanya), Gr-2: Omni matrisi (Ultradent, ABD) ve Gr-3: Palodent Plus kesit matrisi (Dentsply, ABD). Palodent grubu dışındaki tüm gruplarda matris bant, üreticinin tavsiyelerine göre ahşap kama kullanılarak sabitlendi. Hazırlanan tüm dişler, klinik ortamı simüle etmek için bir fantom çalışma kafasına monte edilerek direkt rezin kompozit (Charisma Topaz, Heraus Kulzer, Almanya) ile restore edildi. Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümüm tarafından tasarlanan özel yapım bir "Diş Basınç Ölçer" kullanılarak aproksimal alanlardaki kontak sıkılığı (AKS) ölçüldü. Doğrulama için sağlam bir frasaco diş ve tüm gruplardaki örneklerden bite-wing filmleri alındı.. Temas yüzey alanı, histogramdaki piksel hacmi değerlendirilerek ölçüldü (CS5 Photoshop, Adobe, ABD). Tüm veriler SPSS istatistik programına aktarıldı ve t-testi ile tekk yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanılarak istatistiksel analizleri yapıldı (p<0.05). Bulgular: Kamadan bağımsız olarak seperasyon halkalarıyla beraber uygulanan bölümlü matrisler, yengeç matris sisteminin kullanıldığı örneklere göre istatistiksel olarak anlamlı derecede daha sıkı kontak değerleri göstermiştir (p<0.05). Anatomik bant ve kama ile uygulanan Palodent matris (PM), hem mezyal (AKSm: 228, 28 ± 59, 17N) hem de distal yüzeylerde (AKSd: 254, 91 ± 65, 69N) istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha sıkı kontaklar göstermiştir (p>0.05). Mezyal yüzeylerde hem yengeç matriks (AKSm: 74.65 ± 19, 18N) hem de Omni matriks (AKSm: 145, 96 ± 40, 80N) daha sıkı bir kontak oluşturmuş iken, yalnızca Palodent grubunda distal kontaklar mezyalden kontaklara göre anlamlı derecede sıkı bulunmuştur (p<0.05). Yengeç matris grubunda mezyal ve distal alanlar arsında istatistiksel olarak anlamlı fark yoktur (p>0.05). Histogram sonuçlarına göre yalnızca Palodent grubunda mezyal ve distal alanlar arasında anlamlı far varken (p<0.05), diğer gruplar içinde fark mevcut değildir (p>0.05). Histogram sonuçları da Palodent grubunda en sıkı kontak değerlerine ulaşıldığını doğrularken, onu Omnimatris ve Yengeç matris izlemektedir (p<0.05). Sonuç: Sınıf II rezin kompozit restorasyonlarda, bölümlü matris sistemleri ve ayırma halkalarının kullanımı, geleneksel matris sistemlerine kıyasla daha sıkı bir kontak oluşturmada etkilidir. Ayrıca anatomik kama kullanılması ise daha doğal aproksimal kontur oluşumuna yardımcı olacaktır.;Bölümlü matris, Rezin kompozit, Kontak sıkılığı, Bite-wing radyografi.;Sectional matrix, Resin composite, Contact tightness. Bite-Wing radiography.
Açıklama
Diş Hekimliği Fakültesi, Restoratif Diş Tedavisi A.B.D. Araştırma Projesi
Araştırma Projesi elektronik ortamda bulunmaktadır.
Araştırma Projesi elektronik ortamda bulunmaktadır.