ST yükselmesi olmayan akut koroner sendromlu olgularda seri olarak ölçülen 'high-sensitif'C-reaktif protein ve 'soluble'CD40 düzeylerinin kısa dönem prognozla ilişkisi ve klopidogrel tedavisinin bu düzeylere etkisi
Küçük Resim Yok
Tarih
2006
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Ege Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/closedAccess
Özet
ÖZET Akut koroner sendromların gelişmesinde inflamasyonun oynadığı önemli rol bilinmektedir. Akut olay esnasında inflamatuvar belirteçlerin kan düzeylerinin takibi tamsal ve prognostik açıdan faydalı olabilir. Ayrıca uygulanan tedavinin bu düzeylere olan etkisinin incelenmesi tedavi etkinliğinin değerlendirilmesine olanak sağlayabilir. Bu amaçla çalışmamızda ST yükselmesi olmayan akut koroner sendromlu olgularda serum sCD40 ve hsCRP düzeylerini ardışık olarak ölçerek klopidogrel tedavisinin bu düzeylere etkisini ve ardışık olarak izlenen hsCRP düzeylerinde ortaya çıkan değişimlerin kısa dönem prognoz ile olan ilişkisini inceledik. Çalışmaya son 24. saat içerisinde yakınmaları başlayan ve ST yükselmesi olmayan akut koroner sendrom tanısıyla koroner bakım ünitesine kabul edilen olgular alındı. Olguların klinik tablolarından bağımsız olarak bir grubuna standart tedavi ile beraber antitrombositer ajan olarak aspirin (100 mg/gün) tedavisi diğer grubuna ise standart tedavinin yanında aspirin ile beraber klopidogrel (yükleme dozu 150mg, idame doz 75 mg/gün) tedavisi başlandı. Çalışmaya kabul edilen tüm olguların sCD40 kan düzeyleri tedavi öncesi ve 24. saatte, hsCRP düzeyleri ise tedavi öncesi, 12. saat, 24.saat, taburculuk öncesi, Lay ve 3.ay olmak üzere ardışık olarak takip edildi. Olgular 3 ay boyunca kardiyovasküler olaylar açısından izlendi. İki grubun bazal klinik özellikleri arasında anlamlı fark saptanmadı. Tüm zaman dilimlerinde ölçülen hsCRP düzeyleri iki grup arasında benzerdi. Her iki grupta da hsCRP düzeylerinin 24. saatte pik yaptığı gözlendi. Aspirin grubunda bazal ve 24. saatte ölçülen sCD40 düzeyleri anlamlı olarak daha yüksekti (bazal sCD40; P=0,001, 24.saat sCD40; P=0,003). Aspirin grubunda 1. ay sonunda tekrarlayıcı anjina yakınması anlamlı olarak daha fazla saptandı (Aspirin: %50, klopidogrel: %20 P=0,041). Toplam kardiyovasküler olaylar incelendiğinde istatistiksel anlamlılığa ulaşmasa da 1 aylık izlemde klopidogrel lehine bir fark saptandı (Aspirin: %55, klopidogrel: %25 P=0,053). Kardiyovasküler olay gelişen ve gelişmeyen olgular karşılaştırıldığında iki grup arasında hsCRP düzeyleri ve bu düzeylerin tüm zaman dilimlerindeki değişimleri arasında anlamlı fark saptanmazken, sCD40 düzeylerinin gerek bazal gerekse 24. saatteki kan düzeylerinin kardiyovasküler olay gelişen olgularda anlamlı olarak yüksek olduğu saptandı (sCD40; O.saat: P=0,029, 24.saat: P=0,031). 21Sonuç olarak bu çalışmada hsCRP düzeylerinde akut dönemde ortaya çıkan değişimlerin kısa dönem prognozla ilişkisi saptanamamıştır. Klopidogrel tedavisinin hsCRP ve sCD40 düzeylerine etkisinin olmadığı gözlenmiştir. ST yükselmesi olmayan akut koroner sendromlu olgularda sCD40 düzeyleri ile kısa dönem prognoz arasında anlamlı bir ilişki saptanmıştır. Akut koroner sendromlu olgularda ölçülen kan sCD40 düzeyleri prognostik açıdan değerli olabilir. 22
Açıklama
Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.
Anahtar Kelimeler
Kardiyoloji, Cardiology