Anilin-mustard-glukurond'in sentezi radyoaktif iyod ile işaretlenmesi
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Bu çalışmanın temel amacı, radyoterapik ve kemoterapik etkilerin bir araya geldiği antikanser bir ilacın tasarlanmasıdır. Bu amaçla, antikanser bir ajan olarak anilin-mustard seçilmiştir. Anilin-mustardın antikanser özelliği, onun DNA ile çapraz bağlanma yapabilmesinden kaynaklanmaktadır. Aynı zamanda, anilin-mustardın literatürde bazı kanser hücrelerinde seçimli olarak birikim yapabildiği de kayıtlıdır. Anilin-mustardın bu seçimli olarak birikim gösterebilme özelliği ise, bazı kanser türlerinde fazla olarak bulunabilen B-glukuronidaz enziminin varlığı ile açıklanmaktadır. Buna göre, anilin-mustard ilk olarak karaciğerde bir hidroksilaz enzimi ile hidroksillenir, daha sonra da, UDP-glukoziltransferaz enzimi ile de glukuronid türevi haline dönüştürülür. Öte yandan, literatüre de yüksek LET değerine sahip radyasyonlar salan radyonüklidlerin canlı sistemler üzerinde yüksek bir radyotoksik etkiye sahip olduğu kayıtlıdır. Alfa radyasyonları ile Auger electronları genel olarak yüksek LET değerine sahip olan radyasyonlar kategorisinde yer almaktadır. Bu da, etkin alfa ve/veya Auger elektronu salan radyonüklidlerin yüksek radyotoksik etkiye sahip radyonüklidler olduğu anlamını taşımaktadır. Özellikle çok kısa menzile sahip olan bu radyasyonlar radyotoksik etkinin çok küçük bir bölge içinde sınırlı kalmasına neden olmaktadır. Bunun anlamı da, radyotoksik etkinliğin yalnızca radyonuklidin bozunma bölgesi ile sınırlı kalmasıdır. Bu tür bir radyonuklidin bir kanser hücresinin çekirdeği içinde, özellikle de DNA yapısında veya DNA'ya çok yakın bir bölgede bozunması halinde, bu kanser hücresinin çok ciddi bir hasar göreceği muhakkaktır. Bu yüzden, yüksek LET değerli radyasyonlar salan radyonüklidler de, kanser radyoterapisinde geniş bir uygulama alanına sahip bulunmaktadır. 123I, 125I, 211At ve benzeri bazı radyonüklidler yüksek radyotoksisiteye sahip olan bu radyonüklidler kategorisinde yer alırlar. Bu çalışmada, anilin-mustard literatürde verilen şartlar uygulanarak sentez edilmiş ve onun glucuronid türevi ise, ağızdan anilin-mustard verilen bir tavşanın idrarından metabolik yolla edilmiştir. Daha sonra, anilin-mustard ve onun metabolik glukuronid türevi radyoaktif iyodogen yöntemi kullanılarak 131I ile işaretlenmiştir. Böylece bu bileşiklerin diğer radyoaktif iyod izotopları ve hatta bir başka halojen olan 211At ile işaretlenebilmesi imkanı ortaya konmuş bulunmaktadır. Sonuç olarak da, anilin-mustard ve onun metabolik glukuronid türevinin literatürde ilk kez radyoiyodinasyonu gerçekleştirilmiş olmaktadır. Radyoiyodinasyonu yapılmış olan bu maddelerin ilk metabolik testleri de tavşanlar üzerinde yapılmıştır. Bunun için, kulak damarlarından bu maddelerin injeksiyonu yapılan tavşanların dinamik sintigramları alınmıştır. Bu sintigrafik incelemeler anilin-mustardın aşağı-yukarı 15 dakikalık bir süre içinde süratle metabolizmadan temizlenerek mesaneye geçtiğini göstermiştir. Bu temizlenme zamanının, anilin-mustardın metabolik glukuronid türevi için 45 dakika dolayında olduğu da bulunmuştur. Radyoiyodinasyonu yapılan anilin-mustardın vücut organlarındaki daha detaylı dağılımlarının zamanla değişimleri de, sıçanlar üzerinde denenmiştir. Bu vücut dağılımlarından elde edilen sonuçlar da, anilin-mustard ile onun metabolik glukuronid türevinin arasındaki ilginç farklılığı açıkça ortaya çıkarmıştır. Bu ilginç farklılıklardan birisi de karaciğerde gözlenmiştir. Karaciğerdeki anilin-mustard aktivitesinin zaman içinde hafifçe artış göstermesine karşın, bunun metabolik glukuronid türevinin hafifçe bir azalış gösterdiği tespit edilmiştir. Bu da, anilin-mustard ile onun metabolik glukuronid türevi arasındaki drug-prodrug ilişkisini açıkça ortaya koymaktadır. Diğer ilginç bir sonuç da, pankreasta gözlenmiştir. Bu organdaki her iki maddeye ilişkin aktivite birikimi ise % 20-25 olacak kadar yüksek bulunmuş, ancak bunun 24 saatlik süre içinde pratikçe temizlendiği gözlenmiştir. Midedeki aktivite birikimi anilin-mustard durumunda % 30'lara varan bir ölçüde yüksek bulunmuşken, bu miktar metabolik glukuronid türevi için yalnızca % 6'lar civarında kalmıştır. Sıçanlar üzerindeki bu vücut dağılım çalışmalarından elde edilen sonuçlar da, bu iki maddenin metabolik karakterlerinin farklılığını açıkça ortaya koymuştur. Bütün bu sonuçlar, bazı kanser hücreleri içinde gerçekten seçimli olarak birikim gösterdiğinin kanıtlanması durumunda, aniline-mustardın glukuronid türevinin radyoiyodinasyonu yapılan bir prodrug olarak kullanılabileceğini ortaya koymaktadır. Bu yüzden, bu çalışmanın gelecek aşamalarında, anilin-mustard ve onun glukuronid türevinin drug-prodrug sistemi olarak tümör oluşturulacak laboratuvar hayvanları veya doku kültürü ile üretilecek kanser hücreleri üzerinde test edilmesi hedeflenecektir. Anahtar kelimeler: Anilin-mustard, B-glukuronidaz, anilin-mustard-glucuronid, radyoiyodinasyon, iyod-131, iyod-125, iodogen, glukuronid.