Sosyalden gündelik yaşama etik anlayış
Yükleniyor...
Tarih
2008
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Ege Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Çalışmamızda ilk olarak etiğin anlamı, kısmen günümüzde etik üzerine yazılanlar ve bir takım uygulamalar hakkında aktarımlar yapılmıştır. Toplumbilim ve felsefe arasındaki ilişkiler üzerinde düşünülmüş, ardından modern ve postmodern olarak adlandırılan toplumları nelerin karakterize ettikleri, farklı düşünürlerin çalışmalarından esinlenerek bu toplumsal düzenlerin nasıl bir ahlakilik anlayışına sahip oldukları araştırılmıştır. Modern toplum ile ilgili değerlendirmeler için öznede, evrensel değerlerde/ilkelerde, kesinlikte ve sanayi üretiminde ulaşılan sonuçlar göz önünde tutulmuştur. Postmodern toplum değerlendirmelerinde ise bir yandan modernin izi sürülmeye çalışılırken diğer taraftan da, eğer varsa, bir takım süreksizliklerin gözden kaçırılmamasına çalışılmıştır. Daha sonra söz konusu özelliklerin nasıl ortaya çıktığı ve nasıl bir yönelimsellik içinde olduğu saptanmaya çalışılmış, ilgili süreçlerin açıklanmasına ve anlamlandırılmasına yönelik bir çaba içine girilmiştir. Konumuzla ilgili kuramsal yaklaşımların anımsanmasının yanı sıra aralarındaki etkileşimlere işaret edilmiş ve yine son olarak bir takım katkılarda bulunulmaya çalışılmıştır. Kuramsal yaklaşımların ışığında, bir nitel araştırma tekniği olan derinlemesine görüşmenin olanaklarından yararlanmaya çalışılan alan çalışması, hem kentte hem de köyde gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler, göstergebilimin yol göstericiliğinde bir içerik çözümlemesi doğrultusunda değerlendirilmiş, ulaşılan sonuçlar, ilgili göstergebilimsel dörtgenler aracılığıyla aktarılmaya çalışılmıştır. Her iki uygulama alanında da gelenekçi, modern ve yer yer postmodern olarak adlandırabileceğimiz öğelerle karşılaşılmıştır. Ancak köy ortamında ağırlıklı olarak geleneklerin geçerliliğini; kentte ise ağırlıklı olarak modern kurgulara yönelik güveni (hatta inanç da diyebiliriz) gözlemlediğimizi söyleyebiliriz. Sonuç olarak, her ne kadar yükümlülüksüz bir yaşamı özendiren somut koşulların varlığını kabul etmek durumundaysak da, günümüze, geleceğimize ışık tutabilecek ve daha iyi bir yaşamı var edebilecek bir etik anlayış acilen gereklidir.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Kurumlar Sosyolojisi A.B.D.