Akut veya kronik serebral iskemi saptanan olgularda, intrakranial arteriyel yapıların damar duvarına yönelik çekilmiş manyetik rezonans görüntülerinin retrospektif incelenmesi

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2020

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Ege Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

AMAÇ: İntrakraniyal arterlerin görüntülenmesinde geleneksel teknikler bilgisayarlı tomografi anjiografi (BTA), manyetik rezonans anjiografi (MRA) ve dijital subtraksiyon anjiografisi (DSA)'dır. (2,4) Bu teknikler, damar lümenindeki anormallikleri ortaya çıkarmaktadır; ancak damar duvarında bulunan hastalığı tamamen karakterize edememektedirler. Yüksek çözünürlüklü intrakraniyal "Damar Duvarı Manyetik Rezonans Görüntüleme" (vW-MRI) ile damar duvarının doğrudan değerlendirilmesi ve hastalığın karakterize edilmesi mümkündür. (1,4) Çalışmamızda bu görüntüleme yöntemi ile damar duvarlarının daha net değerlendirilebileceğini mevcut literatür bilgileri eşliğinde düşünmekteyiz. GEREÇ VE YÖNTEM: Klinik, DSA, CTA ve MRA değerlendirmede %30 üzeri darlık mevcut olan toplam 33 olguya ait 12.03.2018 - 12.11. 2019 tarihleri arasında gerçekleştirilen "Damar Duvarına Yönelik Manyetik Rezonans Görüntüleme" (vW-MR görüntüleme) retrospektif olarak incelendi. Tüm hastalar akut veya kronik inme geçirmiş olup anterior ve posterior dolaşımda mevcut olan 33 stenotik segment değerlendirildi. Multisegmental tutulum gösteren vasküler yapılarda her olguda en yüksek darlık derecesi mevcut olan segment değerlendirilmiş olup darlık mevcut olan vasküler yapının en dar yerinden darlık derecesi ölçüldü. 33 olgunun vW-MR görüntüleme ile elde edilen MRG tetkikleri incelenmiş, aterom plağı mevcut ise plağın kontrastlanması, plak içi hemoraji, konsantrik - eksantrik yerleşimi ve plak uzunluğu değerlendirildi. Akut veya kronik iskemi geçirmiş olgularda literatür eşliğinde stabil veya anstabil plak ile kategorize edilen aterom plakları ile korelasyonu değerlendirildi. Ayrıca aterosklerozun patofizyolojisinde rolü olan olgunun diabetes mellitus, kolesterol düzeyi ve sigara paket yılı ile stabil - anstabil plak, plak içi hemoraji ilişkisi araştırıldı. Çalışmamızın etik kurul onayı ve işlem öncesi tüm hastalardan aydınlatılmış yazılı onam formu alındı. BULGULAR: Toplamda 33 olguya ait BTA, MRA veya DSA ile saptanan 33 intrakranial vasküler yapıda mevcut olan darlık "Damar Duvarı Manyetik Rezonans Görüntüleme" ile incelenmiştir. Altta yatan etiyoloji ateroskleroza bağlı olan hastalarda retrospektif olarak stenoza neden olan aterom plağının segmental tutulumu, anterior veya posterior sirkülasyon lokalizasyonu, tutulan segment uzunluğu, plak içi hemoraji mevcut olup olmadığı ve plağın kontrast tutulumu değerlendirilmiştir. Aterosklerozun patofizyolojisinde rol oynayan hasta ile ilgili diabetes melitus varlığı, HbA1C düzeyi, total kolesterol, trigliserid, HDL düzeyleri, sigara kulanım öyküsü, statin kulanım öyküsü, hemoglobin düzeyi ile literatür eşliğinde kategorize edilen stabil ve anstabil plak, plak içi hemoraji arasındaki ilişki araştırılmış olup anlamlı ilişki saptanmamıştır. İstatistiksel olarak plak uzunluğu ile eksantrik - konsantrik plak arasında anlamlı ilişki bulunmuştur. SONUÇ: Bilgisayarlı tomografi anjiografi (BTA), manyetik rezonans görüntüleme anjiografi (MRA) ve dijital subtraksiyon anjiografisi (DSA) yöntemleri ile vasküler yapıların lümeni değerlendirilebilir. Ancak bu klasik yöntemler ile damar duvarını değerlendirmek pek mümkün değildir. Damar duvarı görüntülemesiyle intrakraniyal ve servikal karotid arterlerdeki aterosklerotik plaklar, arter duvarlarının ve çevresindeki yapıların morfolojileri, geleneksel luminal değerlendirmeyle gözlemlenebilen basit lüminal değişiklikler ve damar duvarındaki değişiklikler değerlendirilebilir. Tetkik süresi uzun olduğundan her hastaya damar duvarına yönelik MR ile değerlendirme önerilmese de seçilmiş hastalarda etiyolojiyi aydınlatma ve tedavinin düzenlenmesinde faydalı olabilir.
OBJECTIVE: The traditional imaging techniques for the imaging of intracranial arteries are Computed Tomography Angiography (CTA), Magnetic Resonance Imaging Angiography (MRA) and Digital Subtraction Angiography (DSA). (2,4) These techniques could identify the abnormalities in vessel lumen. However, characterization of the disease in the vessel wall itself could not be determined with any of these techniques. With high resolution intracranial vessel wall Magnetic Resonance Imaging, it is possible to directly evaluate the vessel wall and characterize the disease process. Along with the current literature about this topic, we think that evaluating vessel wall with this imaging technique looks promising. MATERIALS AND METHODS: After ethics committee approval and written informed consent obtained from all of the participating patients, we retrospectively reviewed the vessel wall Magnetic Resonance (VW-MR) images between 12.03.2018 - 12.11.2019 of 33 consecutive patients with 30% or above stenosis in clinical, DSA, CTA and MRA evaluation. All patients had a history of stroke and 33 stenotic vessel segments in anteriorposterior circulation were reviewed. On the vW-MR images, atheroma on a vessel wall segment, if any, was evaluated for plaque eccentricity, presence or absence of intraplaque hemorrhage, contrast enhancement pattern and plaque length. RESULTS: 33 vasculer stenoses in 33 patients detected with CTA, MRA or DSA were evaluated via vW-MRI. Of all, the ones with an underlying etiology of atherosclerosis in which the cause of stenosis is atheroma were evaluated for the diseased segment being either in anterior or posterior circulation, length of the diseased segment, presence or absence of intraplaque hemorrhage and contrast enhancement pattern of the plaque. As causes of atherosclerosis, presence of diabetes mellitus, HbA1c levels, total cholesterol, trigliserid and HDL levels, history of smoking habit, history of taking Statin drugs and Hemoglobin levels were acquired and correlation between these variables and plaques labeled as stable or unstable in these patients was investigated. CONCLUSION: Vessel lumen can be evaluated with CTA, MRA, DSA but vessel wall can not be evaluated with these traditional techniques. Vessel wall imaging is helpful in identifying atheromas on intracranial and cervical carotid arteries, morphologies of vessel walls and the surrounding structures. Along with simple luminal changes detectable with traditional luminal techniques, changes in the vessel wall can be delineated. Given the long scanning time, using MRI for vessel wall imaging is not recommended for every patient. However it might be useful for clarifying epidemiology and deciding treatment strategy.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Aterom Plağı, Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG), Dijital Subtraksiyon Anjiografisi (DSA), Damar Duvarı Manyetik Rezonans Görüntüleme (vW-MR görüntüleme)

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye