Kardiyopulmoner bypass sırasında oluşan miyokard iskemi-reperfüzyon hasarının önlenmesinde yüksek doz Askorbik Asit ve Diltiazem'in rolü

dc.contributor.authorDemirağ, Kubilay
dc.date.accessioned2024-08-19T19:41:00Z
dc.date.available2024-08-19T19:41:00Z
dc.date.issued1997
dc.departmentEge Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalıen_US
dc.description.abstractÖZET KPB sırasında miyokard iskemi-reperfüzyon hasarının meydana geldiği, antioksidan ajanlar ve Ca+2 kanal blokerleriyle miyokard hasarından korunma sağlandığı bilinmektedir. Çalışmamızda yüksek doz askorbik asidin iskemi-reperfüzyon hasarını azaltma açısından etkinliğinin askorbik aside bir Ca+2 kanal blokeri olan diltiazem'in eklenmesiyle elde edilecek olan etkinlik ile karşılaştırılması amaçlanmıştır. Çalışma fiziksel özellikleri NYHA sınıf I, n veya UT e uyan, EF %40 veya üzerinde olan 30 hasta üzerinde gerçekleştirilmiştir. Ca+2 kanal blokeri veya antioksidan özelliği olan ilaç kullanan hastalar çalışma kapsamı dışında bırakılmıştır. 10'ar hastadan oluşan K, C ve CD gruplarında premedikasyon ve anestezik yöntem standart tutulmuştur. C grubunda indüksiyondan sonra ve X klemp kaldırılmadan hemen önce 50 mg/kg dozunda İV askorbik asit uygulanmıştır. CD grubunda ise aynı dozda askorbik aside ek olarak indüksiyon sonrası 0.3 mg/kg İV diltiazem uygulanmış ve X klemp kaldırılıncaya kadar 2 ugr/kg/dk dozunda infîize edilmiştir.45 Askorbik asit düzeyi için indüksiyon öncesi ve X klemp kaldırıldıktan l0dk. sonra venöz kan örneği alınmıştır. MDA düzeyi için kan örnekleri ise indüksiyondan önce arter kanülünden, KS kateteri uygulandıktan hemen sonra eşzamanlı olarak arter kanülü ve KS kateterinden, X klemp kaldırıldıktan hemen sonra eşzamanlı olarak arter kanülü ve KS kateterinden ve protamin infüzyonundan 5dk. sonra arter kanülünden alınmıştır. İnsizyon öncesinde, KPB'a girmeden önce, protamin infüzyonundan 5dk. sonra ve postoperatif 2. saatte hemodinamik ölçümler elde edilmiştir. Preoperatif dönemde ve postoperatif 2. saatte CPK, CK-MB ve LDH düzeyleri için venöz kan örneği alınmıştır. Üç grupta demografik özellikler ve intraoperatif parametreler açısından istatistiksel anlamlı fark bulunmamıştır (p>0.05). C ve CD gruplarında peroperatif askorbik asit düzeyleri preoperatif değerlere göre istatistiksel olarak ileri derecede anlamlı artış göstermiştir (p<0.001). Üç grupta da postoperatif CPK, CK-MB ve LDH düzeyleri preoperatif düzeylere göre istatistiksel olarak ileri derecede anlamlı artış göstermiştir (p<0.001) ancak istatistiksel olarak anlamlı olmasa da CD grubunda her üç enzim düzeyi de K ve C gruplarına göre daha düşük bulunmuştur. Arteryel MDA düzeyi K grubunda X klemp ve protamin sonrası preoperatif ve KPB öncesi değerlere göre istatistiksel anlamlı artış gösterirken (p<0.05) C ve CD gruplarında MDA düzeyi istatistiksel anlamlı artış göstermemiştir. Ayrıca KS-MDA düzeyi de K grubunda X klemp sonrasında KPB öncesi değere göre istatistiksel olarak ileri derecede anlamlı artış gösterirken (p<0.001) C ve CD gruplarında anlamlı fark belirlenmemiştir. X klemp kaldırıldığında müdahele gerektiren aritmi K grubunda 6, C grubunda 3 ve CD grubunda 1 hastada gözlenmiş ve K ile CD grupları arasındaki fark istatistiksel anlamlı olarak belirlenmiştir (p<0.05). Üç grupta CI, KPB sonrası ve postoperatif ölçümlerde preoperatif değerlere göre istatistiksel anlamlı artış göstermiştir (p<0.05). İstatistiksel olarak anlamlı olmamakla46 birlikte KPB'dan sonra CI, C ve CD gruplarında K grubuna göre, CD grubunda da C grubuna göre yüksek bulunmuştur. Yüksek doz askorbik asit uygulanması ile MDA düzeyindeki artışın yani lipid peroksidasyonunun engellenmesi kardiyak enzim düzeyleri ve hemodinamik ölçümlere yansımamıştır. İstatistiksel olarak anlamlı olmasa da CD grubunda K ve C gruplarına göre daha düşük kardiyak enzim düzeyleri; KPB sonrasında C ve CD gruplarında K grubuna göre, CD grubunda da C grubuna göre daha yüksek CI belirlenmesi ve CD grubunda K grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı aritmi azlığı dikkat çekmektedir. Sonuç olarak daha fazla miyokard iskemi-reperruzyon hasarı beklenen ve ileri miyokard koruma yöntemlerinin gerekli olduğu yüksek riskli hasta grubunda yüksek doz askorbik asit ve diltiazem'in birlikte uygulanmasının yararlı olabileceği kanısına varılmıştıren_US
dc.identifier.endpage58en_US
dc.identifier.startpage1en_US
dc.identifier.urihttps://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=tqUiYt63sTQLTpozMJ92QipfY-crkpU0ZGA-82G6oB3STaqA5Tm8XlaZECktwBN2
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11454/85928
dc.identifier.yoktezid69613en_US
dc.language.isotren_US
dc.publisherEge Üniversitesien_US
dc.relation.publicationcategoryTezen_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.subjectAnestezi ve Reanimasyonen_US
dc.subjectAnesthesiology and Reanimationen_US
dc.subjectAskorbik asiten_US
dc.subjectAscorbic aciden_US
dc.subjectDiltiazemen_US
dc.subjectDiltiazemen_US
dc.subjectKardiyopulmoner bypassen_US
dc.subjectCardiopulmonary bypassen_US
dc.subjectReperfüzyon lezyonuen_US
dc.subjectReperfusion injuryen_US
dc.titleKardiyopulmoner bypass sırasında oluşan miyokard iskemi-reperfüzyon hasarının önlenmesinde yüksek doz Askorbik Asit ve Diltiazem'in rolüen_US
dc.typeSpecialist Thesisen_US

Dosyalar