Aspekte der Selbstbeobachtung bei Hermann Lenz und Ferit Edgü
Küçük Resim Yok
Tarih
1992
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Ege Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/closedAccess
Özet
"Hermann Lenz ve Ferit Edgü'de Kişisel Gözlemlerin Yazına Dönüşme Biçimleri"ni konu edinen çalışmanın girişinde Hermann Lenz'in Alman edebiyatındaki yerinden ve bu yazarlar üzerine yapılan araştırma ve kritiklerden söz edilmektedir. Çalışma beş ana bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, geçmişi, düşlerinde yaşanmaya değer mekan ve zaman dilimi olarak canlandıran Hermann Lenz'in roman figürleri Anton Wasik ve Eugen Rapp, Marc Aurel kişiliğinde stoist felsefenin temeline oturttukları dünya görüşleri ile içinde yaşadıkları Birinci Dünya Savaşı ve arkasından İkinci Dünya Savaşı Avrupasına karşı tavırlarını, kendi iç dünyalarında alırlar. Yaşadıkları zamandan kaçışın yolu, kendi iç dünyalarına dönmektir. İçe dönük yaşam felsefelerinde her şeyden önemlisi kendi "ben"leridir. Kendi "ben"lerini korumak, onu dokunulmaz kılmak için en kestirme yol da, dış dünyaya karşı mesafe kazanmaktır. "Biedermeier" dönemi ile yüzyıl dönümü Avrupası, geçmişte kalmış olmalarına rağmen, uyumlu yaşam tarzları ile Lenz'in roman figürleri üzerinde etkili olurlar. İkinci bölümün konusu olan otobiyografi, yazarın kendi izlenimleri doğrultusunda işlenmektedir. Otobiyografik figür Eugen Rapp, dörtlü roman dizisinin ana figürü olarak doğumundan itibaren tüm gelişmeleri incelenerek, İkinci Dünya Savaşı sonrası ilk yıllarına kadar ele alınmaktadır. Dizinin ilk romanı "Verlassene Zimmer"de, büyük baba Julius Krumm'dan yola çıkarak üçüncü nesilde Eugen Rapp'ın çocukluk dönemi işlenmiştir. "Andere Tage", gençlik dönemini; "Neue Zeit", 2. Dünya Savaşı yıllarını; "Tagebuch vom Überleben und Leben" de, savaş sonrası üç yılı kapsamaktadır. Bu dörtlü roman dizisinde Eugen Rapp'la ilgili olarak, yazar kişiliğinin oluşumu vurgulanmaktadır. Bu süreci belirleyen olgular Stuttgart, geleneksel aile yapısı, Heidelberg ve Münih Üniversitelerindeki sanat tarihi öğrenciliği, Doğu Rus cephesindeki İkinci Dünya Savaşı yılları, öğrencilik yıllarından arkadaşı Treutlein Hanni ile savaş sonrası evliliği ve yazarlık deneyimleridir. En önemlisi de, kendi içinde yaşadığı düş dünyasında, Habsburg İmparatorluğu'nun çöküş dönemine rastlayan yıllardaki Viyana'ya yer vermesidir. Üçüncü bölümde, Ferit Edgü'nün gözlemlerine, varoluşçu felsefenin izlerini taşıyan bir görüşle "zaman" ve "mekan" kavramları çerçevesinde açıklık getirilmiştir. Dördüncü bölümde, "Kimse" ve "O" romanlarında yer verilen gelenek, inanç ve batıl inançlar incelenmektedir. Bunlar ağıt, başlık parası, Alevilerde musahiplik töreni, tılsım, "Ak-Kuş, Kara-Kuş" ve doğaüstü varolduğu düşünülen bir takım güçlerdir. Beşinci bölümde, Lenz ve Edgü'yü etkileyen yazar ve dünürler ele alınmaktadır. Ayrıca yazarların "dil" ile ilgili görüşleri incelenmiş, her iki yazarda da önemli bir anlatım biçimi olan monolog üzerinde durulmuştur. Son olarak da, Lenz ve Edgü'de düş ve gerçeklik konularına açıklık getirilmiştir. Sonuç bölümünde ise, sözü edilen iki yazarın benzer ve farklı yönlerini bir araya getiren bir karşılaştırma yapılmıştır.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Anahtar kelime mevcut olmadığı için bu alan boş bırakılmıştır.