Behçet hastalığında nazal staphylococcus aureus taşıyıcılığı ve etiopatogenezdeki rolü

Küçük Resim Yok

Tarih

2003

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Ege Üniversitesi

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/closedAccess

Özet

ÖZET BH etiopatogenezi tam olarak bilinmeyen sistemik bir vaskülittir. Genetik yatkınlığı olan bir kişide, çeşitli çevresel faktörlerin etkisiyle ortaya çıktığı kabul edilmektedir. Bu çevresel faktörlerin en kuvvetli adayı enfeksiyöz ajanlardır. Virüslerin, streptokokların ve mikobakterilerin en kuvvetli adaylar olduğu çeşitli enfeksiyöz ajanların immün sistemi uyardığı ve sonuçta hastalığın ortaya çıktığı kabul edilmektedir. Stafilokokların adı, olası enfeksiyöz ajanlar arasında pek geçmemesine karşılık, diğer bir sistemik vaskülit olan Wegener granulomatozu (WG)'ndaki etkileri dikkat çekicidir. WG'nda nazal Staphylococcus aureus (SA) taşıyıcılığının hastalık aktivasyonuna neden olduğu ve taşıyıcılığın tedavisinin WG remisyonunun sürmesinde önemli olduğu bilinmektedir. Yine, stafilokokların çeşitli in-vivo ve in-vitro çalışmalarda B ve T hücreleri üzerine uyarıcı etkileri gösterilmiştir. Tüm bu noktalardan yola çıkarak, bu çalışmada, BH'lı olgularda nazal SA taşıyıcılığının sıklığı araştırılmış ve bulunan rakamlar, hem sağlıklı kontroller ile, hem de hasta kontrol grubu olarak ankilozan spondilit (AS)'li olgularla karşılaştırılmıştır. Ancak, BH olgularında nazal SA taşıyıcılığı sağlıklı kontrollerden ve AS grubundan anlamlı bir farklılık göstermemiştir. Hasta kontrol grubu olarak AS'in seçilmesinin nedeni, bu hastalığın da BH gibi erkeklerde biraz daha sık görülmesidir. Bu çalışmada yanıt aranan diğer bir soru, nazal SA taşıyıcılığının, BH aktivitesi ile ilişkili olup olmadığıdır. BH'nda hastalık aktivitesini tanımlamak zor olduğu ve akut faz yanıtları, tam olarak hastalık aktivitesini yansıtmadığı için, bir çok çalışmada olduğu gibi, bu çalışmada da çalışmaya alındığı anda hastanın aktif olup olmadığına, klinik bulgulara bakılarak karar verilmiştir. Bu tanımlamaya göre, nazal SA taşıyıcılığının, mukokutanöz bulgularının ve genelde klinik bulguların aktif olduğu BH olgularında, inaktif olan olgulara göre anlamlı bir farklılık göstermediği de görülmüştür. Yani, nazal SA taşıyıcılığı olan BH olguları, taşıyıcı olmayan BH olgularından göreceli olarak daha da aktif değillerdir. Benzer şekilde, Behçet olgularında, nazal SA taşıyıcılığı ile hastalığın bazı klinik ve laboratuar bulguları arasında birliktelik de bulunamamıştır. Ayrıca, immünosupresif tedavi 35almış olgular ile almamış olgular arasında da, nazal SA taşıyıcılığı açısından anlamlı bir fark bulunamamıştır. 36

Açıklama

Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.

Anahtar Kelimeler

Romatoloji, Rheumatology

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye