Ailevi akdeniz ateşinde moleküler tanı
Küçük Resim Yok
Tarih
2005
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Ege Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/closedAccess
Özet
ÖZET Bu çalışmada; FMF klinik tanı kriterleri ile tanı alamayan hastalarda moleküler analizin önemini ortaya koymak, FMF tanısında moleküler tanı destekli yeni tanı kriterleri oluşturmak amaçlanmıştır. Çalışmada Mart 2002- Mart 2004 tarihleri arasında Ege Üniversitesi Tıp fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Moleküler Tıp Laboratuarına başvuran, yada takip edilen FMF ön tanılı hastalar (n=369) ve FMF'lilerin 1. derece akrabalarından (n=222) toplanan, 591 kan örneğinde MEFV mutasyon analizi çalışıldı. Bu olgulara 80 sorudan oluşan FMF formu dolduruldu. Formda olguların demografik özellikleri, klinik bulguları, eşlik eden hastalıkları, tedavi ve tedaviye yanıtlan değerlendirildi. FMF ön tanılı olgular (n=369) 3 gruba ayrıldı. Tel-Hashomer kriterlerine göre 1 major ve 2 minor veya 2 major kriterini taşıyan olgular Kesin FMF olguları ( n=70), 1 major veya 1 minor kriteri karşılayan olgular Olası FMF olarak adlandırıldı (n=68). Tel-Hashomer kriterlerine göre sınıflandırılamayan, ancak rekürrent 1 major veya 1 minor kriteri bulunan olgular ise Şüpheli FMF olarak adlandırıldı (n=231). Bu olguların dışında sağlıklı 164 kişi kontrol grubu olarak çalışmaya alındı ve MEFV mutasyon analizi çalışıldı. MEFV gen analizi direkt DNA sekanslama ile 2,3,5 ve 10. ekzonlarda çalışıldı. 330 olguda SAA çalışıldı. Istatiksel değerlendirmede T testi, chi-square testleri kullanıldı. Sensitivite, spesifite ve güven aralıkları hesaplandı. Şüpheli FMF olgularına, Kesin FMF olgularından daha kısa sürede tanı konulduğu (Şüpheli FMF olgularında tanı gecikme süresi: 45±62, Kesin FMF olgularında tanı gecikme süresi 82+97) saptandı. Şüpheli FMF olgularının %94'üne moleküler analiz ile tanı konulduğu göz önünde bulundurulursa FMF tanısında moleküler analizin önemi başlangıçta ortaya konuldu. 369 FMF tanılı hastanın tanısal sınıflamaya göre MEFV sıklıkları; Kesin FMF grubunda %94, Olası FMF grubunda %90, Şüpheli FMF grubunda %53 bulunmuştur. Kesin ve Olası FMF olgularında olduğu gibi Şüpheli FMF olgularında da saptanan MEFV sıklığı kontrol grubuna göre istatiksel olarak anlamlı yüksek saptanmıştır (p<0.05). 369 FMF tanılı hastanın allel dağılımları 65değerlendirildiğinde; Kesin FMF grubunda 2 allel taşıyan hastalar %82, Olası FMF grubunda 2 allel taşıyan hastalar %52, Şüpheli FMF grubunda 2 allel taşıyanlar hastalar %50 bulunmuştur. Kontrol grubunda 2 allel taşıyanlar ise sadece %3 idi. Her üç grup içerisinde de homozigot hasta sıklığı, kontrol grubundan istatiksel olarak anlamlı yüksek bulunmuştur. 369 olgunun FMF tanısını nasıl aldıkları retrospektif olarak değerlendirildiğinde görüldü ki; Kesin FMF olgularının % 82'si klinik bulgular ile moleküler analizden önce FMF tanısı almış ve tedavileri başlanmıştır. Moleküler analiz ancak %18'ine tanıda yardımcı olmuştur. Olası FMF olgularının ise %20'si klinik tanı ile tanı alırken, moleküler analiz ile %80 hasta FMF tanısı almıştır. Şüpheli FMF olgularının ise sadece %6'sı klinik bulgular ile tanı alabilmiş, %94'ü moleküler analiz ile tanı almıştır. Kesin FMF olguları klinik bulgular ile, Olası ve Şüpheli FMF olguları ise moleküler analiz ile FMF tanısı alabilmişlerdir ( p<0.05). Kesin FMF olgularında moleküler tanı sensitivitesi %81, spesifitesi %99, klinik tanı sensitivitesi %81, spesifitesi %50 idi. Olası FMF olgularında moleküler tanı sensitivitesi %57, spesifitesi %94, klinik tanı sensitivitesi %20, spesifitesi %71, Şüpheli FMF olgularında ise moleküler tanı sensitivitesi %56, spesifitesi %93, klinik tanı sensitivitesi %5,7, spesifitesi %97 bulunmuştur. MEFV mutasyonu saptanan 250 FMF hastası, 137 FMF'li hastanın 1. derece akrabası, 38 kontrol olgusunda MEFV dağılımları değerlendirildiğinde ; FMF hastaları ve akrabalarında M694V ve M680I aileleri kontrol grubuna göre yüksek saptanırken, E148Q, V726A, Diğer minor alleller (M694I.P369S, K695R, A744S, R761H, R314R, F479L, T267M, L2023L) kontrol grubunda daha yüksek bulundu (p<0,05). M694V MEFV mutasyonunun güçlü penetrasyon ve şiddetli klinik tablo ile uyumlu olduğunu gösterirken, E148Q, V726A, diğer minor MEFV mutasyonların düşük penetrasyon ve semptomsuz seyredebileceği gösterilmiş ve daha önce yapılan çalışmalar ile uyumlu bulunmuştur. 250 FMF hastasının klinik sınıflandırmaya göre MEFV allel dağılımları, kontrol grubu ile karşılaştırıldığında, Kesin, Olası, Şüpheli FMF olgularında 66M694V ve M680I allelinin, kontrol grubuna göre daha sık bulunduğu, V726A, E148Q ve diğer minor allellerinin ise kontrol grubunda daha sık görüldükleri saptandı. (p<0.05). Kesin, Olası ve Şüpheli FMF olgularının allel dağılımları kendi aralarında değerlendirildiğinde ise yüksek penetrasyon ve şiddetli klinik bulgu ile seyreden M694V allelinin en sık Kesin FMF olgularında, düşük penetrasyon ve klinik bulgular ile seyrettiği genel kabul gören E148Q ve diğer minor mutasyonlar ise daha çok Şüpheli FMF olgularında olduğu saptandı. Orta derecede penetrasyon ve klinik bulgu ile seyreden V726A alleli ise Olası FMF olgularında daha sık saptandı. (Kesin, Olası, Şüpheli FMF sırasıyla, M694V; %69- %50- %39, M680I; %14- %16- %17, E148Q; %6,4- %14- %18, V726A; %6,6- %11,7- %9,5, diğer minor mutasyonlar; %4- %8,5- %16,3). Bir genelleme yapacak olursak; M694V allelini daha çok taşıyan olgular şiddetli klinik bulgu ile seyrediyorlar ve fenotipleri ile Kesin FMF'li olgularını oluşturuyorlar. E148Q ve diğer minor mutasyonları taşıyan olgular, silik klinik bulgular ile seyrediyorlar ve fenotipleri ile Şüpheli FMF olgularını oluşturuyorlar. M694V allelini Kesin FMF'li olgulara göre, E148Q ve diğer minor mutasyonları Şüpheli FMF olgularına göre daha az taşıyan, V726A allelini en fazla taşıyan Olası FMF olguları ise orta derecede klinik bulgular ile seyrediyorlar. Düşük penetrasyon ve silik klinik bulgular ile birlikteliği olan aileleri daha sık taşıyan Şüpheli ve Olası FMF olguları, kinik bulguları ile FMF tanısı alamıyorlar. Çalışmamızda da gösterildiği gibi, yüksek penetrasyon ve şiddetli klinik bulgu ile seyreden M694V allelinin amiloidoz gelişimi için diğer MEFV mutasyonları ile karşılaştırıldığında yüksek bir risk taşıdığı doğrulanmıştır. Orta şiddette klinik bulgular ile seyreden M680I ve V726A aileleri, düşük penetrasyon ve silik klinik bulgular ile seyreden E148Q ve diğer minor allelleri, amiloidoz gelişimi yönünden M694V'ye göre daha düşük bir risktir. Çalışmamızda da, M694V dışındaki diğer mutasyonlara sahip hastalarda (V726A dışında) amiloidoz gelişmiştir. Klinik tanı kriterleri ile FMF tanısı alamayan Şüpheli ve Olası FMF olguları, genotipleri nedeniyle Kesin FMF olguları kadar olmasa da yinede amiloidoz riski altındadırlar. 67Sonuç olarak; Klinik tanı kriterlerine uymayan ancak 3 veya daha fazla rekürrens gösteren karın ağrısı, ateş yüksekliği, artrit, artrali, göğüs ağrısı, yakınması olan olgular Şüpheli FMF adı altında klinik tanı kriterleri içerisinde yer almalıdır. Kesin FMF olgularında tanı klinik tanıdır, ancak erken tanı, tanının doğrulanması (klinik tanı spesifitesi düşük olduğundan) ve bu olgularda prognozun belirlenmesi için yinede moleküler analize ihtiyaç vardır. Olası ve Şüpheli FMF olgularında klinik tanının sensitivitesi düşüktür. Bu olgular klinik bulgular ile tanı alamamaktadır. Şüpheli FMF ve Olası FMF olgularında ise moleküler analize her zaman için ihtiyaç vardır. 68
Açıklama
Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.
Anahtar Kelimeler
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases