Periventriküler lökomalazili olgularda manyetik rezonans görüntüleme bulguları ile klinik bulguların karşılaştırılması

Küçük Resim Yok

Tarih

2002

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Ege Üniversitesi

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

ÖZET Periventriküler lökomalazi prematürelerde oluşan nörolojik morbiditenin önemli bir nedenidir. Bu çalışmada kraniyal MRG ile PVL saptanan hastalann lezyon lokalizasyonu, lezyon ağırlığı (derecesi), korpus kallozum incelmesi, serebral atrofi varlığı ile hastalann klinik bulguları arasındaki ilişkinin araştırılması amaçlandı. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD, Çocuk Nörolojisi polikliniğinde izlenen yaşlan 1-14 arasında değişen 89 hasta çalışmaya alındı. Doğum şekli, ağırlığı, gestasyon yaşı, gelişim basamaklan soruldu, serebral felç tipi sınıflandınldı. Fonksiyonel açıdan hastalar Mizrahi klinik değerlendirme sınıflaması uygulanarak değerlendirildi. Nöbet varlığı araştınldı. Göz dibi incelemeleri, EEG ve VEP incelemeleri yapıldı. Radyolojik değerlendirmede MRG bulgulan şu şekilde derecelendirildi: Derece I: 1-3 sayıda hiperintensite ; derece II: üçten fazla sayıda hiperintensite; derece IH: üçten fazla sayıda hiperintensite+ ventrikül duvar düzensizliği ve derece IV: ventrikül dilatasyonun da olması. Lokalizasyon frontal, body, periatrial ve oksipital olmak üzere 4 bölgeye aynldı. Aynca korpus kallozum incelmesi ve serebral atrofi varlığı değerlendirildi. Hastalann gelişimini değerlendirmek için Ankara Gelişim Tarama Envanteri kullanıldı. Yaşı 6 üzerinde olan 5 hastaya WISC-R uygulandı. Altmış hasta normal spontan yolla, 29 hasta C/S ile doğmuştu. Kırkbeş hastada (%50.6) asfiktik doğum öyküsü alındı. Hastalanmızda spastisite prematüre doğan 63 hastanın %84. l'inde, matür 26 hastanın %30.8'inde saptandı (pO.001). Matür hastalann sadece %16'sında spastik diparezi saptanırken, prematüre hastalann %55'inde spastik diparezi saptandı. Ellidokuz hastada epileptik nöbet gözlenmezken, 30 hastada nöbet vardı. Gözdibi 72 hastada normaldi, 17 hastada optik atrofi saptandı. Periventriküler lökomalazi derecesine göre 22 hasta PVL 1, 18 hasta PVL H, 30 hasta PVL m ve 19 hasta PVL IV olarak değerlendirildi. Lokalizasyon sayışma göre 20 hastada 1 lokalizasyon, 23 hastada 2 lokalizasyon, 24 hastada 3 lokalizasyon ve 22 hastada 4 lokalizasyon saptandı. Gelişim testleri ile değerlendirmede T puanlan 21 hastada >40, 32 hastada 21-39, 31 hastada ise <20 bulundu. WISC-R testi ile değerlendirilen hastalarda iki hasta kunt normal, bir hasta sınır zeka, bir hasta hafif mental retardasyon olarak değerlendirildi. Doğumda asfiksi varlığı ile yürümede gecikme ve VEP patolojisi arasında anlamlı ilişki 78saptandı (p=0.005, p=0.032). Nöbet görülmesi ve EEG patolojisi ile asfiksi varlığı arasında istatistiksel anlamlı ilişki saptanmadı. Periventriküler lökomalazi derecesi ile temel kaba motor gelişim basamaklarında gecikme arasında anlamlı ilişki saptandı (p<0.005). Göz dibi bulguları ve VEP patolojisi ile PVL derecesi arasında istatistiksel anlamlı ilişki saptandı (p=0.001). PVL I hastaların hepsinde VEP normal iken, PVL IV hastaların %42. l'inde normal, %57.9'unda patolojik bulundu. PVL I hastaların %63.6'sında kas tonusu normal iken, PVL IV hastaların sadece %12.4'ünde kas tonusu normaldi, %56.3'ünde spastik tetraparezi saptandı. Fonksiyonel kayıp incelendiğinde PVL IV hastaların %73.7'sinin tamamen yatağa bağımlı olduğu görüldü. Gelişim testleri ile değerlendirildiğinde PVL I hastaların %75'inin yaşla uyumlu gelişim gösterdiği, PVL IV hastaların hepsinin %30 yaş çizgisinin altoda yer aldığı görüldü (pO.001). Periventriküler lökomalazi lokalizasyon sayısı ile doğum ağırlığı arasında istatistiksel anlamlı negatif bir korelasyon saptandı (r=-0.29, p=0.006). Fonksiyonel olarak normal değerlendirilen hastalarda ve kaba motor, ince motor, dil bilişsel, sosyal beceri ve genel gelişim alanlarında yaşma uygun gelişim gösterenlerde lokalizasyon sayısı medyan bir iken, ağır fonksiyon kaybı olan ve %30 yaş çizgisi altmda gelişim gösterenlerde lokalizasyon sayısı medyan değeri 3 idi (p<0.001). Korpus kallozum incelmesi ve serebral atrofi varlığı ile hastalardaki fonksiyon kaybı ve genel gelişim T puanlarının <20 olması arasında istatistiksel anlamlı ilişki saptandı (p<0.001). Genel gelişim T puanlarının yaşa göre düşüklüğü ile ilgili risk faktörleri asfiksi varlığı, PVL ni-IV olması, frontal, oksipital ve body varlığı, PVL lokalizasyon sayısının 3 üzerinde olması, korpus kallozum incelmesi ve serebral atrofi varlığı saptandı. 79

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye