Tıpta uzmanlık öğrencilerinin bilgilendirme ve rıza konusundaki bilgi düzeyleri

Proje kapsamında; tıpta uzmanlık öğrencilerinin tıbbi uygulamalarda bilgilendirme ve rıza ile ilgili bilgi düzeylerinin belirlenmesi, farkındalıklarının arttırılması ve uzmanlık eğitim süreçlerine hukuki sorumluluklarla ilgili eğitimlerin entegrasyonunun planlanması için önerilerde bulunulması hedeflendi. Proje sürecinde; temel, dahili ve cerrahi bilimler alanında tıpta uzmanlık eğitimi alan öğrencilere gönüllülük esasına dayalı bir anket formu uygulandı. Veriler SPSS v25 istatistik paket programına aktarılarak analiz edildi. Bilgilendirme ve rızayla ilgili soruların %85'inin doğru bilinmesi halinde, bilgi düzeyi "yeterli" olarak değerlendirilmiştir. Araştırmaya 608 tıpta uzmanlık öğrencisi gönüllü olarak katıldı. Katılımcıların %47,9’u kadın, %52,1’i erkek olup yaş ortalaması 28.03±2.38’di. Uzmanlık öğrencilerinin %56,3’ü Dahili Tıp Bilimleri, %38,3’ü Cerrahi Tıp Bilimleri ve %5,4’ü Temel Tıp Bilimleri’ndendi. Tıp bilim alanlarına göre, bilgilendirme ve rıza ile ilgili olarak ayrı ayrı ve toplam puanlara göre bilgi düzeyinin yeterli olmadığı saptandı. Uzmanlık dallarına göre, ayrı ayrı ve toplam tüm puanlamalarda sadece Adli Tıp uzmanlık dalında yeterlilik düzeyine erişildiği, temel tıp bilimlerinden hiçbir uzmanlık dalında ayrı ayrı ve toplamda yapılan değerlendirmede yeterlilik düzeyine ulaşılamadığı görüldü. Günümüzde tıbbi uygulama hataları ile ilgili davalarda bilgilendirme ve rıza en önemli dava konularından biridir. Tıpta uzmanlık dallarının çekirdek eğitim müfredatlarına başta bilgilendirme ve rıza ile ilgili klinik yetkinlik eklenmesinin ileride ya`anabilecek tıpta uygulama hataları ile ilgili iddia ve davalara karşı hekimleri ve sağlık kurumlarını koruyabileceği düşünülmektedir

Within the scope of the project, we aimed to assess the knowledge levels of medical specialty students regarding informed consent in medical practices, to raise their awareness, and to propose recommendations for integrating legal responsibility training into specialty education programs. During the project, a voluntary survey was conducted among medical specialty students in the fields of basic, clinical, and surgical sciences. The data were analyzed using SPSS v25 statistical software. A knowledge level was deemed "sufficient" if 85% of the questions on informed consent were answered correctly. A total of 608 medical specialty students voluntarily participated in the study. Of the participants, 47,9% were female, 52,1% were male, and mean age was 28.03±2.38 years. Among the students, 56,3% were from clinical sciences, 38,3% from surgical sciences, and 5,4% from basic sciences. According to medical science disciplines, knowledge levels regarding informed consent were found insufficient based on both individual and total scores. The results indicated that only forensic medicine students achieved sufficient competency levels in all individual and total evaluations, while none of the specialties within basic medical sciences reached sufficient levels. Today, in medical malpractice cases, issues related to informed consent are among the most critical topics. It is believed that integrating clinical competencies, particularly those related to informed consent, into the core training curricula of medical specialties could protect physicians and healthcare institutions against future claims and cases of medical malpractice.