İzmir'in Bornova ilçesinin üç semtinde yaşayan gebelerin doğum öncesi bakım hizmetlerinden yararlanma düzeyi

Küçük Resim Yok

Tarih

2015

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Amaç: İzmir-Bornova Belediyesi'nin üç semtinde yaşayan gebelerin doğum öncesi bakım (DÖB) hizmetlerinden yararlanma düzeylerinin, bakım aldıkları sağlık kurumlarının ve sürekli hizmet kaynağının belirlenmesi. Yöntem: Kesitsel nitelikteki araştırmanın evrenini, Bornova'nın Mevlana, Naldöken ve Altındağ semtlerinde yaşayan ve 2013 yılının Nisan-Haziran aylarında gebeliğinin ikinci veya üçüncü trimestirinde olan 223 kadın oluşturmuştur. Gebelik döneminde ilk görüşmesi yapılan 214 kadından 182'si (%85.0) ile doğumdan sonra ikinci kez görüşülmüştür. Araştırma verileri anket formu ile yüz yüze görüşülerek toplanmıştır. Araştırmanın bağımlı değişkenleri toplam DÖB sayısı, birinci, ikinci, üçüncü basamak ve özel sağlık kurumundan alınan bakım sayısı ve sürekli hizmet kaynağıdır. Bulgular: Gebelerin toplam DÖB sayısı ortalaması 12.41±4.33'dir. En az ilkokul eğitimli, sağlık güvencesine sahip, anadili Türkçe olan, asgari ücretin üzerinde gelire sahip ve çekirdek ailede yaşayan gebelerin toplam DÖB sayısı ve ikinci-üçüncü basamaktan aldıkları bakım sayısı daha yüksektir. Kadının ilkokul ve üzerinde, eşinin ortaokul ve üzerinde eğitimli olması, anadilin Türkçe ve gelirin asgari ücretin üzerinde olması ise özel sağlık kurumundan daha fazla bakım almada etkilidir. Linear regresyon analizi sonuçları, çekirdek ailede yaşama ve sağlık güvencesine sahip olmanın hem toplam DÖB sayısının hem de ikinci-üçüncü basamaktan alınan bakım sayısının bağımsız belirleyicileri olduğunu göstermiştir. Buna ek olarak anadilin Türkçe olması ikinci-üçüncü basamaktan alınan bakım sayısının üçüncü bağımsız belirleyicisi olarak bulunmuştur. Doğum öncesi bakım için sürekli hizmet kaynağının olduğunu belirten kadınların %23.2'si için bu kaynak birinci basamak, %75.0'ı için kadın doğum uzmanıdır. Sonuç: İkinci basamaktan alınan bakım sayısının yüksek olduğu ve hizmet kullanımında sosyodemografik özelliklere bağlı eşitsizliklerin yaşandığı saptanmıştır. Birinci basamak sürekli hizmet kaynağı olarak önemli bir rol oynamamaktadır. İkinci basamaktan DÖB talebini etkileyen hizmet sunum politikalarını ve birinci basamağın eşgüdüm sağlayıcı rolünü değerlendiren çalışmalara gereksinim vardır.

Aim: This study aimed to evaluate the utilization level of prenatal care services by pregnant women living in three different neighborhoods of Izmir's Bornova district. It was also aimed to determine their prenatal care providers and a regular source of care. Method: This cross-sectional study consists of 223 women living in Mevlana, Naldoken and Altindag neighborhoods of Bornova district who were in their second or third trimesters during April - June 2013 period. 214 women were initially interviewed during their pregnancy and 182 (85.0%) of these women were also interviewed after giving birth. Study data was collected by administrating a face-to-face questionnaire. Dependent variables include; the total number of prenatal care visits, the primary, secondary and tertiary care, the total number of private prenatal care visits, and regular sources of care. Results: The mean number of prenatal care visits was 12.41±4.33. Pregnant women with an at least primary school education, a health insurance, speak Turkish as a mother tongue and live in a nuclear family receive more prenatal care and also secondary-tertiary care. If the woman has at least primary school education and her husband secondary school or more, speaks Turkish as a mother tongue and has an income level more than the minimum wage then these are the effective variables for receiving private prenatal care. Linear regression analysis showed that have a health insurance and live in a nuclear family were the independent predictors of the total number of prenatal care visits and have a health insurance, live in a nuclear family and speak Turkish as a mother tongue were the independent predictors of the number of secondary-tertiary care. Among the women women who receive prenatal care from a regular source of care this provider was an obstetrician (75.0%) or primary care (23.2%). Conclusion: It has been determined that the number of secondary care received was high and that there were inequalities in relation to the sociodemographic factors when utilizing the services. The primary care does not play a significant role as a regular source of care. New studies should be made regarding the service policies of the secondary health care providers that affect the prenatal care demand and also the coordination role of the primary care.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Genel ve Dahili Tıp

Kaynak

TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

14

Sayı

5

Künye