Alkol dışı yağlı karaciğer hastalığının fibrozisteki ilerleme hızı ve ilişkili faktörlerin saptanması

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2021

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Ege Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

GİRİŞ: Non-alkolik yağlı karaciğer hastalığı (NAFLD) yetişkinlerin yaklaşık dörtte birinden fazlasını etkileyerek kronik karaciğer hastalığının dünya genelinde en sık nedeni haline gelmiştir. NAFLD sessiz, asemptomatik seyir göstermesine rağmen potansiyel olarak progressif hastalık olması nedeniyle erken teşhisi oldukça önemlidir. NAFLD'da karaciğerle ilişkili genel morbidite ve mortalitenin en önemli göstergesi ilerleyici karaciğer fibrozu gelişmesidir. Karaciğer biyopsisi invaziv işlem olup hastalığının evresini anlık olarak değerlendirmektedir, hastalığın takibinde anlık değerlendirmeden daha önemlisi hastalığın değişim hızının, ilerleme hızının önceden kestirilebilmesidir. Non-invaziv yöntemler tekrarlanabilir oldukları için hem tanı, hem hastaların takibinde kullanılabilirler. Karaciğer fibrozisini değerlendiren non-invaziv birçok skorlama sistemleri vardır ancak en yaygın kullanılanları Fib-4, APRI ve NAFLD-Fibrozis skorlarıdır. APRI diğerlerinden daha zayıf bir skorlama sistemi olarak görünmektedir. Fib-4 ve NAFLD-F skorunu karşılaştıran bazı çalışmalar, bu iki skor arasında fark bulmazken, bazı çalışmalarda seçilen cut-off değerine bağlı olarak Fib-4'ün invaziv ancak altın standart yöntem olan biyopsi ile uyumunu daha yüksek bulmuşlardır. Biz de çalışmamızda daha kolay hesaplanabilen, daha çok hastada verisi olan ve kendi veri tabanımızda biyopsi verileri olan NAFLD hastalarında yaptığımız değerlendirmede biyopsideki fibrozisle en fazla korelasyon gösteren Fib-4 skoru üzerinden hastalığın ilerleme hızını ön görebilecek bir prognostik indeks geliştirmeyi amaçladık. AMAÇ-YÖNTEM: Bu çalışmaya, Ocak 1996 tarihinden Ekim 2020 tarihine kadar Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Gastroenteroloji Bilim Dalı, Hepatoloji Polikliniğinde en az 1 yıl takip edilen alkol dışı karaciğer yağlanması tanısı konan, bazal verileri olan toplam 637 hasta çalışmaya alındı. Fib-4 skorunda yılda en az 0,4 puan ilerleme gösteren hastalar hızlı fibrozis ilerlemesi olan hastalar olarak kabul edildi. Hızlı fibrozis ilerlemesi ile ilişkili olabilecek bazal parametreler araştırıldı. İlişkili bulunan parametreler regresyon analizlerine alındı. Fib-4 skoru üzerinden hastalığın ilerleme hızını ön görebilecek bir prognostik indeks geliştirmek amaçlandı. BULGULAR: Hastaların 356'sı (% 55,9) kadın, 281'i (% 44,1) erkektir. Takip süresi: 5.9 ±4,7 yıl, median: 4,4 yıldır (1-23 yıl). Başvuru esnasında yaş: 51,6±11,5, median:53 yaş, x BMİ: 30,18±4,76 median:29,7 kg/m2 dir. Hastaların başvuru esnasında % 40,2'si kilolu, %47,7'si obez bireylerdir. Biyopsi verileri olan 161 NAFLD hastasında yaptığımız değerlendirmede APRI, Fib-4 ve NAFLD-fibrozis skorlarının biyopsideki fibrozisle korelasyonu araştırılmış ve en yüksek uyumun Fib-4'te görüldüğü hesaplanmıştır. Fib-4 skorunda yılda 0,4 puan ilerlemeyle ilişkili bulunan pekçok bazal parametre arasında AKŞ (OR: 1,0081, %95 CI: 1,0024 - 1,0139), potasyum düzeyi (OR: 0,2075, %95 CI: 0,0574 - 0,7503), ve trombosit sayısı (OR: 0,9832, %95 CI: 0,9765 - 0,9899) çok değişkenli lojistik regresyon analizinde bağımsız olarak ilişkili saptanmıştır. Regresyon analizleri sonrasında elde edilen prognostik indeks = 6,36769 + 0,008084×AKŞ (mg/dL) – 1,57261×Potasyum (mEq/L) - 0,01696×Platelet (x109 /μL) olarak saptanmış ve ROC analizi ile elde edilen cut-off değerinden (0,0453 puandan) yüksek olmanın Fib-4 skorunda yıllık 0,4 puan ilerlemesini ön görmedeki sensitivitesi %96,0, spesifisitesi %78,9 olarak hesaplanmıştır (AUC: 0,916). SONUÇ: Oluşturulan skor, takip sonunda ileri Fib-4, APRI ve NAFLD-F-skoruna sahip olmayı yüksek oranda öngörmektedir ancak oluşturulan bu prediktif indeksin karaciğer histolojisindeki progresyonla ilişkisi araştırılarak valide edilmesi gerekmektedir.
INTRODUCTION: Non-alcoholic fatty liver disease (NAFLD) affects more than a quarter of adults, making it the most common cause of chronic liver disease worldwide. Although NAFLD has a silent and asymptomatic disease, early diagnosis is very important because it is a potentially progressive disease. The most important indicator of general liver-related morbidity and mortality in NAFLD is the degree of liver fibrosis. Liver biopsy is an invasive procedure and it evaluates the stage of the disease instantaneously. However, determining the rate of change in hepatic fibrosis is prognostically more important than the instantaneous assessment of fibrosis. Since noninvasive methods are reproducible, they can be used both in diagnosis and in the follow-up of patients. There are many non-invasive scoring systems that evaluate liver fibrosis, but the most commonly used are Fib-4, APRI and NAFLD-Fibrosis scores. APRI appears to be a weaker scoring system than others. While some studies comparing Fib-4 and NAFLD-F scores did not find a difference between these two scores, some found a higher agreement of Fib-4 with biopsy. In our study, we aimed to develop a prognostic index that can predict the rate of progression of the disease over the Fib-4 score, which is the most correlated with fibrosis in the biopsy in our evaluation of NAFLD patients, which can be calculated more easily, have data on more patients and have biopsy data in our database. AIMS & METHODS: A total of 637 patients with baseline data and diagnosed with non alcoholic fatty liver disease, followed for at least 1 year in Ege University Medical Faculty Hospital Gastroenterology Department Hepatology Polyclinic from January 1996 to October 2020 were included in the study. Patients with a progression of at least 0,4 points per year in the Fib-4 score were considered as patients with rapid fibrosis progression. Basal parameters that may be associated with rapid fibrosis progression were investigated. The related parameters were included in the regression analysis. We aimed to develop a prognostic index that can predict the progression rate of the disease based on the Fib-4 score. RESULTS: Of the patients, 356 (55.9%) were female and 281 (44.1%) were male. Follow-up period: 5,9 ± 4,7 years, median: 4,4 years (1-23 years). Age at admission: 51,6±11,5, xii median:53 years, BMI: 30,18±4,76 median: 29,7 kg/m2. At the time of admission, 40,2% of the patients were overweight and 47,7% were obese. In our evaluation of 161 NAFLD patients with biopsy data, the correlation of APRI, Fib-4 and NAFLD-fibrosis scores with fibrosis in biopsy was investigated and it was calculated that the highest agreement was seen in Fib-4. Among the baseline parameters associated with an improvement of 0,4 points per year in the Fib-4 score, FAB (OR: 1,0081, 95% CI: 1,0024 – 1,0139), potassium level (OR: 0,2075, 95% CI: 0,0574 – 0,7503), and platelet count (OR: 0,9832, 95% CI: 0,9765 – 0,9899) were independently associated in multivariate logistic regression analysis. According to the multivariate logistic regression study, a prognostic index was developed (The prognostic index = 6.36769 + 0.008084×FPG (mg/dL) – 1.57261×Potassium (mEq/L) - 0.01696×Platelet (x109/L)). ROC analysis established a cut-off (>0,0453) level with 96,0% sensitivity and 78,9% specificity in predicting annual progression of 0,4 points in the Fiv-4 score (AUC=0,916). CONCLUSION: The generated score highly predicts to have advanced Fib-4, APRI and NAFLD-F-scores at the end of the follow-up, but this predictive index should be validated with the histological follow-up studies.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

NAFLD, Fib-4, NAFLD Fibrozis Skoru, APRI, Prognostik İndeks, NAFLD, Fib-4, NAFLD Fibrosis Score, APRI, Prognostic Index

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye