Güneş Enerjisi Enstitüsü Tez Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 20 / 28
  • Öğe
    Pasif direkt kazanç yönteminde zamana ve yere bağlı sıcaklık profilleri üzerine deneysel ve teorik incelemeler
    (Ege Üniversitesi, 1992) Gökçen, Gülden
    ÖZET Gülden GÖKÇEN, Pasif Direkt Kazanç Yönteminde Zamana ve Yere Bağlı Sıcaklık Profilleri Üzerine Deneysel ve Teorik incelemeler. (Tez Yöneticisi : Prof.Dr.- Ing. Gürbüz ATAGÜNDÜZ ) Pasif güneş enerjisi sistemleri, enerjinin pahalı olduğu günümüzde geleneksel mimari ve hacim ısıtma yöntemlerine önemli bir alternatif olmaktadır. Konutlarda gerekli olan enerjinin tamamının veya bir kısmının pasif güneş enerjisi sistemleri ile karşılanması, hem enerji tasarrufu açısından hem de yeni mimari tarzlar geliştirilmesi açısından önemlidir. Bu çalışmada, ülkemizde pek tanınmayan bu sistemin, ısı transferi yönünden incelemesi yapılmıştır. Güneş Enerjisi Enstitüsü Laboratuvar Binası 'nın zemin katında bulunan ve direkt kazanç yöntemiyle ısıtılan Konferans Salonu 'nun güney cephesindeki çift cam duvar üzerindeki sıcaklık profilleri bir yıl boyunca ve her ayın ortalama günü için incelenmiştir. Yapılan matematiksel modelleme sonlu farklar yöntemine uygulanarak bilgisayar paket programı hazırlanmış tır. Modelden alınan sonuçlar, pasif güneş enerjisi sistemlerinin mekanizması konusunda bilgi vermektedir. Ayrıca yapılan deneysel çalışma sonucu, modelden alman sonuçlar ile deneysel verilerin karşılaştırılması da mümküm olmuştur
  • Öğe
    Güneş enerjisiyle tarımsal ürünlerin kurutulmasında kullanılacak endüstriyel kurutucu tasarımı
    (Ege Üniversitesi, 1992) Ayvaz, Hakkı; Güngör, Ali
    215 Kurutucunun kapalı devre çalışabilmesi için arka ve alt kısmında 50 nan genişliğinde kanal yapılmış olup hava ısıtıcında ısınan hava raflardan geçtikten sonra arka kanaldan alt kanala gelmekte buradan 100 mm çaplı iki adet cam yünü ve naylon ile izolasyonu yapılmış plastik borudan geçe rek fanın emiş kısımlarına gelmektedir. Kurutucunun açık sistem olarak kullanılabilmesi ve güneş enerjisin den daha fazla yararlanabilmek için ayarlanabilen kapağı bulunan tavan sacının üst kısmına 20.75° eğimli L30x30x3 köşebentten iskelet yapılmış yan yüzeyleri 0.75 mm kalınlığında alüminyum levhalar arasına cam yünü ko nulmuştur.Arka yüzeyde ise 2 mm kalınlığında 30 mm mesafe ile yer leştir i len galvanizli sacların arasına cara yünü yerleştirilmiştir. Ayrıca 50 mm genişliğinde ayarlanabilen kapak yapılmıştır. İskeletin üzerine 4 mm kalın lığında sızdırmazlığı sağlanmış cam konulmuştur. Kurutucunun alt yüzeyine 2 mm kalınlığında iki adet sac yerleştirilmiş ve aralarına 30 mm cam yünü konulmuş, taze havanın girişini sağlamak için ka paklı ve ayarlanabilen ızgara yerleştirilmiş, ızgara içinede izovat dolgu takılarak içeriye tamamen temiz havanın girişi sağlanmıştır, kurutucu imalatı ocak 1992 yılı itibariyle 1.750.000 TL malzeme ve 1.000.000 TL işçilik olmak üzere toplam 2.750.000 TL malolmuştur Kurutma deneyleri hava koşullarına, ışınım miktarına, kapaklar m açık veya kapalı durumlarına bağlı olarak iki ile beş gün arasında sürmüş dört deney sonucunda kurutucu içerisinde kurutulan elmalar ile dış ortamda ku rutulan elmalar hemen hemen aynı zaaanda kurumaktadır lar. Kurama süresine etki yapan en önemli faktörlerden birisi cam yüzeylerde oluşan yoğusma dır. Kurutucu içerisinde bulunan havalandırma kapaklarının yoguşmayı önli214 üzerini kaplayacak şekilde üç sıra halinde üst üste rulosu açılmış ve si yana boyanmış bulaşık teli yerleştirilmiştir. Fan ile sağlanan hava akımı yutucu yüzey ile cam arasında bulunan boşluğun ve tellerin arasından geçmektedir. Yutucu yüzey arkası ve yan kenarları 30 mm cam yünü ile yalıtılmış olup geçirgen örtü malzemesi olarak 4 mm kalınlığında cam kullanılmış tır. Güneşli hava ısıtıcısının kasa malzemesi alüminyum olup, sızdırmazlık contaları, örtü muhafaza kenarlığı ve lastik contaları olarak su ısıtıcılı toplayıcı malzemeleri kullanılmıştır. Hava ısıtıcı girişine fan bir davlumbaz ile bağlanmıştır. Hava ısıtıcısı 900x55 mm ölçülerindeki bir kanal ile kurutucuya eğim açısıda ayarlanabilen menteşeler ile tutturulmuş tur. Kurutucunun 1010x785x955 mm ölçülerinde L30x30x3 demir köşebentten iskeleti yapılmış, arka ve yan yüzey 0.75 mm kalınlığında iki alüminyum levha arasına 30 mm cam yünü konularak kapatılmıştır. Diğer yan yüzey ise 3 mm kalınlığında 785x955x30 mm ölçülerinde içine cam yünü ve iç yüzeye karton yerleştirilerek vede iskelete menteşe ile tutturularak kapak yapılmıştır. ön yüzey aralarında 50 mm mesafe bulunan sac ve camdan oluşmakta dır. sac levha ile cam (4 nen) 150 mm mesafelerle 5 parçaya ayrılmış ve ay rılan bölmelerin sızdırmazığı sağlanarak 5 adet hava ısıtıcısı elde edil mistir. Her hava ısıtıcısı düz levhasında alt ve üstte olmak üzere 5 mm genişliğinde 2 adet kanal yapılmıştır. Kuratucu içine iki sıralı beş katlı 275x937 mm net ölçülerinde 10 adet raf 150 mm mesafelerle yerleştirilmiş olup, hava geçişini kolaylastırmak için çelik kare gözlü (5 mm göz aralığı) elek teli kullanılmıştır. Raflar gerektiğinde ölçümler için çıkarılmak üzere hareketli bırakılmıştır.215 Kurutucunun kapalı devre çalışabilmesi için arka ve alt kısmında 50 nan genişliğinde kanal yapılmış olup hava ısıtıcında ısınan hava raflardan geçtikten sonra arka kanaldan alt kanala gelmekte buradan 100 mm çaplı iki adet cam yünü ve naylon ile izolasyonu yapılmış plastik borudan geçerek fanın emiş kısımlarına gelmektedir. Kurutucunun açık sistem olarak kullanılabilmesi ve güneş enerjisin den daha fazla yararlanabilmek için ayarlanabilen kapağı bulunan tavan sacının üst kısmına 20.75° eğimli L30x30x3 köşebentten iskelet yapılmış yan yüzeyleri 0.75 mm kalınlığında alüminyum levhalar arasına cam yünü konulmuştur.Arka yüzeyde ise 2 mm kalınlığında 30 mm mesafe ile yerleştirilen galvanizli sacların arasına cara yünü yerleştirilmiştir. Ayrıca 50 mm genişliğinde ayarlanabilen kapak yapılmıştır. İskeletin üzerine 4 mm kalın lığında sızdırmazlığı sağlanmış cam konulmuştur. Kurutucunun alt yüzeyine 2 mm kalınlığında iki adet sac yerleştirilmiş ve aralarına 30 mm cam yünü konulmuş, taze havanın girişini sağlamak için kapaklı ve ayarlanabilen ızgara yerleştirilmiş, ızgara içinede izovat dolgu takılarak içeriye tamamen temiz havanın girişi sağlanmıştır, kurutucu imalatı ocak 1992 yılı itibariyle 1.750.000 TL malzeme ve 1.000.000 TL işçilik olmak üzere toplam 2.750.000 TL malolmuştur Kurutma deneyleri hava koşullarına, ışınım miktarına, kapaklar m açık veya kapalı durumlarına bağlı olarak iki ile beş gün arasında sürmüş dört deney sonucunda kurutucu içerisinde kurutulan elmalar ile dış ortamda ku rutulan elmalar hemen hemen aynı zamanda kurumaktadırlar. Kurama süresine etki yapan en önemli faktörlerden birisi cam yüzeylerde oluşan yoğusma dır. Kurutucu içerisinde bulunan havalandırma kapaklarının yoguşmayı önli216 yecek şekilde ayarlarının yapılması durumunda kuruna zamanı iki ile üç günde tamamlanabilmektedir. Kurutucu içerisinde 37 adet kütle ve enerji bilançosu kurularak bir bilgisayar programı yapılmış kararlı hal için bilinmiyen sıcaklık ile nemlilik değerleri her saat için bulunmuştur. Kontrol hacimlerinde teorik olarak bulunan sıcaklık değerleri ile deneyde ölçülen sıcaklık değerleri uyumlu olmasına rağmen arka kanal sıcaklıkları ve günlük buharlaşan nem miktarları- cam yüzeylerindeki yoguşmadan ve ürün taşınım katsayısının uygun olmamasından dolayı istenen uyumlulukta olmamıştır. Yoguşmanın giderilmesi, uygun taşınım katsayısının bulunması,ön cam yüzeyin hafif eğimli olması, ara bölmelerin kaldırılması veya en az gölge oluşturacak biçimde yeniden tasarlanması, raflar arasına saptırıcı konulması durumunda kurutma sürelerinin kısalacağı ve teorik sonuçlarla deneysel sonuçların uyumlu olacağı düşünülebilir. _y
  • Öğe
    Bilgisayar destekli sıvılı düzlemsel güneş kollektörlerinin optimizasyonu
    (Ege Üniversitesi, 1992) Günerhan, Hüseyin; Atagündüz, Gürbüz
    Abstract Of M.S. Thesis COMPUTER AIDED OPTIMIZATION OF LIQUID FLAT-PLATE SOLAR COLLECTORS M.S. Student : Hüseyin GONERHAN Supervisor : Prof. Dr. -Ing. Gürbüz ATAGÜNDüZ Abstract In Turkey the most common usage of natural and inexhaustible solar energy is done by liquid flat-plate collectors. There is no need complicated technology for manufacturing flat-plate collectors. Therefore there are cheaper than the other systems. In general they consist of one glass cover, one absorber plate which bears pipes, insulation material and one frame. Heat ing and hot water demand have been supplied by liquid flat- plate collectors. * Although in Turkey collectors are manufactured according to Turkish Standarts (TS 3680, TS 3817, TS 4801) one can find collectors with different quality and different sizes. In this present work, under all other constant remaining conditions, i.e., one or two parameters are taken variable and the others kept constant, the influence of the number of pipes, the distance between two pipes, the ratio of width/length of the collector and the material of the absorber plate on the thermal efficiency coefficient and the heat collected by the collector has been investigated theoretically using experimental data. The aim of this work is the design of an optimum liquid flat-plate solar collector with suitable properties such as width/lenght ratio, number ofpipes, distance between two pipes and material. In previous research works, the influence of the material, the material of absorbing plate, the thickness of the absorbing plate, the convective heat transfer coefficient in pipes; the liquid velocity in pipes, the geometry of pipes, the distance between the glass cover and the absorbing plate, the liquid properties, the insulation material and their thickness and the overall heat transfer coefficient on the thermal efficiency coefficient has been investigated, but the ratio of width/length, number of pipes and the distance between two pipes have been not discussed. In addition, at the moment, classically manufactured collectors by the firms which are available in the market have been investigated for the months May, June, July, August and September where the thermal efficiency coefficient curves have been compared under each other and the best thermal efficiency coefficient curve has been determined. In the 1st part of the present work mathematical modelling has been done which bases on the fin theory. By means of the fin theory correlation the outlet temperature of the water and the thermal efficiency coefficient have been calculated. In the second part of the work experiments, in the 3rd part the investigations in details and in the 4th part the results have been discussed. At the end this investigation it has been seen that the thermal efficiency coefficient of a liquid flat-plate solar collector is function of following parameters: - Material of absorbing plate and pipes, - Number of pipes, - The distance between two pipes, - The ratio of width/length, - Outside temperature, - The solar radiation intensity. The optimum liquid flat-plate collector has been obtained for the following data: - Width/Lenght = 1.4/1.4 = 1.0, - Number of pipes =13, - The distance between two pipes = 0.1038 m, - Material of the collector = Copper. The months in which the best thermal efficiency coefficient curve has been obtained are June and July
  • Öğe
    Ege Bölgesi iklim koşullarında güneş enerjisinden faydalanılarak entegre seralar yardımıyla konutların ısıtılmasının araştırılması
    (Ege Üniversitesi, 1992) Ülgen, Koray; Aksoy, Şemi
    ÖZLET Koray ÜLGENrEGE BöLGESt tKLtM KOŞULLARINDA GÜNEŞ ENERJİSİN DEN FAYDALANILARAK ENTEGRE SERALAR YARDIMIYLA KONUTLARIN ISITILMASININ ARAŞTIRILMASI (Yönetici: Prof.Dr -A. Semi AKSOY) Geleneksel enerdi kaynaklarının giderek azaldığı günümüzde, geleneksel enerdi kaynaklarına alternatif olarak düşünülen güneş enerjisinden faydalanmanın bir yoluda Pasif sistemlerle ısıtma yöntemidir. Entegre sera sistemlerinin, yapıların ısıt İması veya soğutulması için gerekli enerjinin bir kısmının veya tamamının güneş enerjisinden karşılanmasıyla enerji tasarrufu açısından ülke ekonomisine, çevre kirliliğini önlemesi ve bioklimatik yaşam şartlarını hazırlaması açısından insan sağlığına büyük ve olumlu etkileri vardır. Ülkemizde de uygulamaları yok denecek kadar az olan bu sistemle ilgili çalışmamda, ölçülen sıcaklık ve nem değerlerinin bioklimatik koşulların içersinde kalıp kalmadığı ve sistemle birlikte yan hacimlerin ısı ihtiyaçlarının karşılanıp karşılanmadığı incelenmiştir. Bunun içinde sera içeri sinde ve çevresinde toplam 15 farklı noktadan sıcaklık ölçümü ve 2 farklı noktadan da re latif nem ölçümü yapılmış tır. Alınan bu ölçümler yapılan bilgisayar programlarında hem teorik hemde deneysel yönden incelenmiş ve kıyaslanmıştır. Kıyaslama sonuçlarına göre çizilen grafiklerle seranın özellikle kış aylarındaki davranışları gözlenmiştir. II
  • Öğe
    Türkiye uzun dönemli enerji planlamasında alternatif kaynakların yerinin çok parametreli değerlendirme modeli ile belirlenmesi
    (Ege Üniversitesi, 1992) Tırıs, Mustafa
    ÖZET Bu çalışma, Türkiye uzun dönemli (1990-2010) enerji politikasını analiz etmek ve politikada etkili olması gereken teknik, ekonomik, politik, sosyal ve çevre ile ilgili parametrelerin ışığında, yenilenebilir enerji kaynaklarının yerini tesbit etmek maksadıyla hazırlanmıştır. Önce enerji planlamasının geHşimine ve Türkiye'deki enerji planlaması çalışmalarına kısaca değinilmiştir. Daha sonra, enerji planlama ve modellemesi ile enerji politikası analizindeki başlıca yaklaşımlar anlatılmış ve Türkiye enerji sektörü yapısal yönden analiz edilmiştir. Bu amaçla, Türkiye'deki enerji kaynaklarının rezerv ve potansiyelleri ile sosyo-ekonomik durum ve enerji tüketimi ilişkisi çeşitli şekiller ve tablolarla gösterilmiş, bu konularda genel bir değerlendirme yapılmıştır. Ayrıca, Türkiye uzun dönemli enerji arzı için çok parametreli bir değerlendirme modeli kurulmuş; arz opsiyonlan belirlenip, değerlendirme parametreleri tesbit edilmiş ve anket sonuçlan yardımı ile enerji politikalarının belirlenmesinde etkili olan/olabilecek kişilerin değerlendirmeleri doğrultusunda bu parametreler puarüandınlmıştır. Bütün bu girdiler bir veri tabanına aktarılmış ve bir model kurularak analiz edilmiştir. Sonuç olarak, model çıktılarından gidilerek, Türkiye uzun dönemli enerji planlamasında yenilenebilir enerji kaynaklarının yeri değerlendirilmiş ve bazı öneriler getirilmiştir. X
  • Öğe
    Kabak çekirdeğinin pasif ve doğal güneşli kurutucularda kurutulmasının deneysel incelenmesi
    (Ege Üniversitesi, 1992) Ateş, Tuncay; Atagündüz, Gürbüz
    II ÖZET Bu çalışmada çerez olarak tüketilen kabak çekirdeği bir pasif güneşli kurutucuda ve paralel olarak doğal şartlarda kurutulmuştur. Kurutucuda polietilen ve cam'dan olmak üzere iki ayrı örtü kullanılmıştır. Enstitümüz atölyelerinde imal ettiğimiz pasif güneşli kurutucunun örtü eğim acısı 26° dir. Kurumanın gerçekleştiği hacim 180x90x55 cm ebadındadır. Kuruma odasına bitişik baca ebadı 180x20x160 cm dir. Güneye bakan kurutucuda çalışmalar 3-24 EYLÜL arası ve her günün 9-16 saatleri arasında yapılmıştır. Sıcaklık, havanın ve yas maddenin nemi, yas madde kütle tartımı, rüzgar hızı ve yatayda toplam güneş radyasyonu ölçülmüştür. Kurutucu içinde, bos deneylerde 73"C'a kadar sıcaklık yükselmiştir. Buharlaştırma deneylerinde 1 masu yüzeyinden 3.5 kg'a kadar su buharlaşmıştır. Her iki örtü tipi ile yapılan kurutma deneylerinde m2 'ye 7 kg ve kuru baza göre %135 nem ihtiva eden kabak çekirdeği konmuştur. Depolamadaki yaklaşık nem değeri olan %7 nem değerine cam örtü ile kurutmada 1.5 günde, polietilen örtü ile 2.5 günde ulaşılmıştır. Toplam buharlaşma verimi olarak tanımladığımız, deney süresince buharlaşan suyu buharlaştırmak için teorik olarak gerekli ısı enerjisinin, kurutucu örtüsüne gelen toplam güneş enerjisine oranı, cam örtülü kurutmada l.gün % 25.7 ve 2. gün % 2.7 olmuştur. Polietilen örtü durumunda l.gün %21.1. 2. gün %12.6, 3. gün %2.7 olmuştur. Her günün deney süresinde kurutucuda buharlaşan su kütlesinin, doğal şartlarda buharlaşan suIll kütlesine oranı: Polietilen örtü durumunda; l.gün 0.68, 2. gün 1.1 olmuştur. Cam örtülü durumunda ise aynı oranlar l.gün 1.7 ve 2. ün 1.4 olmuştur. Reflektör vazifesi de gören kurutucu bacasından yansıyarak kurutucu örtüsüne gelen radyasyonun bu yansıma dışında örtüye gelen güneş radyasyonuna oranı %7 civarında olmuştur. Buharlaşan suyun arttırılması için; kurutucu bacası alt kısmından giren havanın doğrudan kuruma odasına verilmesi, ısıl radyasyon kayıplarının azaltılması için çift örtü kullanılması, cam veya polietilen örtü kullanılmasında ise birim zaman için örtü maliyetinin dikkatte alınması önerilmiştir
  • Öğe
    Yerli yapım seralarda havalandırma sistemlerinin araştırılması
    (Ege Üniversitesi, 1991) Kurtman, Nurcan; Keçecioğlu, Galip
    ÖZET" * - - * Bu araştırmanın konusu; Yerli yapım seralarda havalandırma sistemlerinin araştırılmasıdır. Ülkemiz, iklim koşulları ve toprak zenginlikleri ile tarımsal üretime müsaait bir ülkedir. Bununla beraber ülkemizin bol güneşli olması tarımsal üretimin bir: kolu olan seracılığın yaygınlaşmasına neden olmuştur. Sera üretiminde esas amaç; hem kaliteli ürün üretmek, hem de bir bitkiden mümkün olabilecek en yüksek verimi almaktır. Bu nedenle üretime etki eden birçok faktör gibi, havalandırmanın önemi de ortaya konmalıdır. Havalandırma; seralarda bitki gelişmesine ve ürün vermesine etki eden klimatik faktörlerden birisidir. Bu çalışmada öncelikle, sera üretiminde havalandırmanın önemi ortaya konmuştur. Seralarda havalandırma, üç, önemli faktörün ayarlanması açısından önemlidir. Bun lar; 1- Sera içi sıcaklığının ayarlanması 2- Sera içi neminin ayarlanması 3- Sera içi COp-Op oranının ayarlanması Sera içi sıcaklığının ayarlanması konusu, özel likle güneş enerjisi ile ısınan seralar için ele alınmıştır. Bu seralar güneş seralarıdır, ve pasif sistemlerolarak ele alınırlar. Bu seralar güneş enerjisini, ısı,. enerjisi olarak toplayan ve depolayan sistemlerdir. Bu nedenle güneşli zamanlarda, özellikle yaz aylarında sera içi sıcaklığı bitkilerin isteğinden daha fazla ala bilir. Bu çalışmada, bir güneş serasının ne derece ısındığını gösteren grafiklere yer verilmiştir. Yükselen sera içi sıcaklığını düşürmek ve havanın kapalı veya açık olmasına göre sera içi sıcaklığının ayarlanması açısın dan havalandırmanın önemi ortaya konmuştur. Sera içi neminin % 60-80 civarında olması gereklidir. Sıcaklığa bağlı olan sera içi nemi yine havalandırma ile ayarlanır. Sera içi nemi % 60 m altına inerse bitkilerde terleme ve fotosentez, olayı artar. Sera içi nemi % 80 in üzerine çıkarsa, terleme ve fotosentez azalır. Ayrıca sera içi nemi % 100 olduğu zaman özellikle plastik seralarda oluşan konanse su "bitkilerin üzerine damlayarak bitkide olumsuz, etkiler oluşturur. Havalandırma sistemi sayesinde sera içi C0p-0p gazlarının oranı ayarlanabilir. Sera içindeki COp miktarıda sıcaklığa bağlı olarak değişir. Sıcaklık arttıkça fotosentez hızı artar. Bu durumda da sera ortamında ki COp miktarında azalma olur. Bu nedenle havalandırma mekanizması sayesinde sera ortamındaki COp miktarı en azından dış ortamdaki COp seviyesine yükseltilebilir.Ayrıca bu çalışmada konumlarına ve açılma şekiller i ne göre pencere tipleri ele alınmıştır. Çatıda ve yan duvarlarda bulunan bu pencere tiplerinin olumlu ve olumsuz yönleri ortaya konulmuştur. Sonra bu pencere tiplerini hareket ettiren mekanizmaların ana parçaları hususunda bilgi verilmiştir. Bu araştarmada havalandırma sistemlerinin gelişiminden bahsedilmiştir. Özellikle yaz aylarında tabii havalandırmanın yetersiz kaldığı zamanlarda, gelişmiş ülkelerde uygulanan zorunlu havalandırmadan bahsedilmiştir. Zorunlu havalandırmada seranın kirli havasını emen aspiratör veya seraya temiz hava üfleyen vantila tör kullanılır. Ayrıca sera içine su püskürtülerek serada serinletme yapılabilir. Ayrıca bu çalışmada bir havalandırma sisteminden beklenen özellikler ortaya konmuştur. Bütün bu araştırmalar sonucunda bir havalandırma sistemi tasarlanmıştır. Bu havalandırma sistemi 15 m uzunluğunda bir seraya tatbik edilecek şekilde yapılmıştır. Sistem tasarlanırken imalatının ucuz, kullanımının pratik ve ekonomik olmasına özen gösterilmiştir. Bu çalışmanın sonunda Antalya'nın Demre ilçesin de yapılan küçük çaplı bir araştırma sonucunda yerli yapım seralar hakkında bir fikir edinilmiştir. Bu araştırma ışığında modern seracılığın geliştirilmesi için neler yapılması gerektiği hususunda önerilerde bulunmaya Çalışılmıştır
  • Öğe
    Fotovoltaik üreteç parametrelerinin bilgisayar ile ölçüm ve değerlendirilmesinde kullanılacak bir elektronik düzenin geliştirilmesi
    (Ege Üniversitesi, 1991) Bayat, Fatih Bülent; Çolak, Metin
    T.C. ' EGE ÜNİVERSİTESİ -? < GÜNEŞ ENERJİSİ-ENSTİTÜSÜ ENERJİ TEKNOLOJİSİ ANABİLİN DALI FOTOVOLTAİK ÜRETEÇ PARAMETRELERİNİN BİLGİSAYAR İLE ÖLÇÜM VE DEĞERLENDİRİLMESİNDE KULLANILACAK BİR ELEKTRONİK DÜZENİN GELİŞTİRİLMESİ YÜKSEK LİSANS TEZİ Fatih Bülent BAYAT ÖZET Bu çalışmada bir otonom fotovoltsaik üretecin çıkış bü yüklükleri bilgisayar kontrollü bir ölçme sistemi tarafından ölçülmüştür. Otonom PV jeneratör; güneş pilleri, akümülatör ve invertörden oluşur. Güneş pilleri yarıiletken malzemelerden imal edilirler ve güneş enerjisini elektrik enerjisine dönüş türürler. Yarıiletkenler, iletkenler ve yalıtkanlardan farklı bir band yapısına sahiptirler. IV. grup elementleri saf yarıiletkenlerdir. Bunların içi ne III. ve V. grup elementler katkılandırılar ak saflıkları bozulur. Katkı 1 andırma ile kristal içinde yük taşıyabilen serbest elektronlar ve elektron boşlukları (delikler) mey dana gelir. Farklı tipte katkılandırılan iki bölge arasında temas yüzeyi oluşturulursa p-n jonksiyon elde edilmiş olur. Bir p-n jonksiyonda elektrik iletimini hem elektronlar hem de delikler sağlar. Güneş pilleri yapı esasıda bu yük taşıyıcılarını hare kete geçirmeye dayanır. Buda foton enerjisini kullanarak olur. Foton enerjisini alan elektronlar iletim bandına geçerlerken, valans bandında boşluklar bırakırlar. Işık altındaki bir p-n kristalin p yüzeyi pozitif,n-yüzey i negatif olarak kutuplanmış olur. Kristalin iki ucu birleştirilirse devreden bir akım akar. Güneş pilleri akım kaynağı karakteristiğindedir. Değişen güneş radyasyonu ile pil kısa devre akımı değiş irken, pil acık devre gerilimi fazla degişmemektedir. Güneş pillerinden elde edilen enerjiyi depolamak için stasyoner akümülatörler (akü) kullanılır.DC/AC invertör ile akü çıkışı şehir cereyanına dönüştürülür.PV jeneratörde temel büyüklükler olan pil ve akü gerilimleri.akımları ile pil yüzey sıcaklığıdır. Çalışmaya konu olan ölçme sistemi ile bu değişkenler ölçülmüştür. ölçme sistemini oluşturan bölümler aşağıda ' kısaca açıklanmıştır. DSensörler ve ADC uyum devreleri: E.ü.G.E.E. de kurulu bulunan PV jeneratördeki solar modülleri oluşturan Arco Solar M65 tipi güneş pillerinin kısa devre akımı 3.26 A dir.9 tane modül paralel bağlandığından toplam kısa devre akımı 29.34 A olmaktadır. (Pillerin yükteki akımı 26.1 A olmaktadır. ) Sistem maksimum yükte iken aküden de yaklaşık olarak 20-25 A lik akım çekilmektedir. Bu yüksek akımı gerilime dönüştürüp okuyabilmek için mohm mertebesinde direne kullanıl mıştır. Bu sayede direne üzerinde ısıya dönüşecek güc oldukça azaltılmıştır. Direnç üzerindeki gerilim op.amp. devreleri ile maksimum akımda 5 V verecek şekilde yükseltilmiştir. PV modül ve akü gerilimlerini ölçmek için herhangi bir dönüştürücü devre elemanı kullanılmamıştır. 30 V civarında olan bu gerilimler yine op.amp. devreleri ile ADC nin giriş gerilimi olan 5V a düşürülmüştür. Sıcaklık sensörü olarak Texas Instruments firmasının ürettiği STP 35B entegresi kullanılmıştır. Sensörün çalışma aralın -40°C ile 125°C arasındadır. Sensör çıkışı 10mV/°K dir.Nonlineerite yaklaşık ±0.5°C kadardır. (-10° C ile 100 °C arasında ). Sensör çıkışı 25°C de 2.982 V a kalibre edilmiş tir. Sensör çıkışı hiçbir zaman 5V dan büyük olamayacağı için araya bir devre yapılmamış, çıkış direk ADC nin giriş kanallarından birine bağlanmıştır. 2)Analog-Dijital Dönüştürücü ve Programlanabilir Çevre Arabirim Devresi: Analog -Dijital Dönüştürücü (ADO, analog gerilimleri dijital forma dönüştürdüğünden sistemin önemli parçalarından biridir. Daha önce bahsedildiği gibi 0-5 V arasındaki çevre büyüklükleriyle orantılı gerilimler ADC nin analog giriş kanallarına uygulanmıştır. Kullanılan ADC 0808 in 8 tane analog girişi vardır. Bu girişler ADC nin adres hattı ile seçili.-?. ADC 0808 oldukça yüksek bir dönüşüm hızına sahiptir. (lOOus).Ancak bize bu kadar hızlı dönüşüm gerekmemektedir. Analog girişlerden okunan gerilim ADC nin Ref (+) ve Ref (-) uçlarına uygulanan gerili me göre 8 bit çıkış verir. Devrede Ref(+)=5 V,Ref(-)=0 V olarak al inmiş tır. Yani ADC çıkışlarında en değersiz bitin XXdeğeri 5/255 V olmaktadır. Olabilecek dönüşüm hatası ise bunun yarısı kadardır -ADC nin;dönüşümü başlat, adresleri tut »çıkışa izin ver gibi kontrolleri ' bilgisayar tarafından yapılmaktadır. ' '. ' Bilgisayarla ADC arasında programlanabilir çevre arabirim devresi kullanılmıştır. 8255 PPI olarak adlandırılan bu entegre devre bilgisayar ile daha rahat haberleşme sağlanmak tadır. Ayrıca ölçme programımda kolaylaştırmaktadır. 8255 PPI nın üç tane 8 bitlik portu vardır. Bunlar giriş veya çıkış olarak çeşitli şekilde çalıştırılabilir. Yaptığımız uygulamada portun biri ADC nin data hattına bağlan mıştır, ikinci portun 3 biti ADC nin adres hattına, üçüncü portun 3 biti de ADC nin kontrolünü yapmaktadır. ölçme sisteminde bu elemanlardan başka adres, data ve kontrol hatlarını tamponlayıp bilgisayarı dış çevreden yalıtan bir kartta (IBM Prototip kartı) bulunmaktadır. Bilgisayarın expension yoluna (bus) takılan bu kartta adres kod çözme işlemide yapılmaktadır. Bu sayede kullanıcı ya 0300H ile 031FH arasında 32 adres bölgesi ayrılmıştır. 3) ölçme Programı: Program basit ve öğretici olması açısından Basic dilinde yazı İmiş tır. Güneş radyasyonunda çok küçük zaman aralıklarında değişim olmamaktadır. Bu nedenle programın çalışma hızı ölçme peryoduna kısıtlama getirmemektedir. Programın çalışması kısaca şöyledir: Programda ilk yapılacak iş, PPI nın port konfigüras- yonunu içeren kontrol kelimesinin ilgili adrese gönderil mesidir. Daha sonra ADC nin ilk analog giriş kanalı seçimi için data hattından bir başka bilginin gönderilmektedir. ADC ye start emri verilerek dönüşümün bitip bitmediği sorulur. Dönüşüm tamamlandı bilgisi alınınca ADC nin çıkışlarına izin verilir. ikili sistemdeki bu sayı PPI vasıtasıyla bilgisayar tarafından okunur. Bu sayı 5/255 ile çarpılarak önce onlu sistemde bir sayıya dönüştürülür. Daha sonra ilgili sensör ve uyum devre sinin dönüşüm katsayısı ile çarpılarak ölçülen fiziksel büyüklüğün gerçek değerine karşılık gelen sayı bulunur. Bundan sonra ADC nin başka bir giriş kafalı seçilerek aynı işlemler tekrarlanır. Okunan değerler ilgili başlık altında zaman ve tarihle birlikte monitörde gözlebilmektedir. Monitör dolunca printer- den verilerin dökümü alınabilmektedir. III
  • Öğe
    Ege Üniversitesi Güneş Enerjisi Enstitüsü tarafından geliştirilen serada muz yetiştirilmesinde hava sıcaklıklarının optimizasyonunun araştırılması
    (Ege Üniversitesi, 1991) Doğdu, Yıldız; Aksoy, A. Şemi
    EGE ÜNİVERSİTESİ^ GÜNEŞ ENERJİSİ ENSTİTÜ «SÜ TARAFINDAN GELİŞTİRİLEN SERADA MUZ YETİŞTİRİLMESİNDE HAVA SICAKLIKLARININ OPTİMİZASYONUNUN ARAŞTIRILMASI ÖZET Muz bitkisi tropik iklim bitkisidir. Suptropik iklimlerdeki mikro- klimalarda da yetiştiriciliği yapılabilmektedir. Ülkemizde Alanya, Gazipaşa, Anamur ve çevresinde Toros dağlarının Kuzey rüzgarlarını engellediği yerlerde yetiştirilebilmektedir. Buna karşın herzaman soğuktan zarar görme riski vardır. İklim koşullarının uygun olmadığı yıllarda muz plantasyonları büyük ölçüde zarar görmektedir. Muz bitkisi 2 °C de donmakta, 5 °C de üşümektedir. -1 °C nin al tındaki sıcaklıklar toprak üstü organlarını öldürür. Sera içi hava sıcak lığının hiç bir zaman 5 °C nin altına düşmemesi gerekir. Gece - gündüz, yaz - kış sıcaklık farklarının az olduğu yerlerde yetişir. Fizyolojik olarak aktif olması için hava sıcaklığının 12 °C olmasını ister. Bornova meteroloji istasyonundan alınan değerlere göre açık ta muz yetiştiriciliği yapmak riskli olur. İklim koşullarının açıkta muz yetiştirmeye uygun olmadığı kültür bitkilerinin yetiştirilmesini olanaklı kılan yapı, sera' dır. Seralardaki bitkilerin ısı gereksinimleri doğal yada yapay kaynaklardan karşılanır. Doğal kaynaklar açısından en etkin ve yaygın olanı tartışmasız güneştir. Yapay kaynaklar daima doğal kaynak güneşe ek olarak kullanılır. Klasik seralarda ısıtma harcamalarının normal üretim harcamaları içindeki payı % 60 gibi yüksek bir düzeydedir. Klasik tip seralar bitki için gerekli olan ısıyı güneşten sağlamak amacı düşünülerek dizayn edilmemiştir. Bu nedenle ekonomik değildir ve ısı kayıpları çoktur. Güneş ısısı ile ısıtılan seralarda iki ana prensip vardır. Bunlar dan birincisi güneş enerjisinin toplanması, ikincisi ise toplanan enerji nin depolanması ve korunmasıdır. Güneş enerjisi ile ısıtılan seralar üzerine yapılan çalışmalar bu iki ana prensip üzerine yoğunlaşmaktadır.1988 yılında muz bitkisi Ege Üniversitesi Araştırma Fonunca des teklenen 08 no'lu proje ile geliştirilen serada denemeye alınmıştır. Sera 6,6 m yükseklikte, 16.75 m uzunlukta, 6 m genişliğindedir. Güneşten fazla yararlanmayı sağlamak için doğu-batı yönünden inşa edilmiştir. Çatı eğitimi 38° dir. Bunun nedeni güneş ışınlarının seraya dik olarak girmesini sağlamaktır. Kuzey duvarı tuğla ile örülmüş ve styrapor ile içten yalıtılmıştır. Böylece büyük ısı kayıplarına neden olan poyraz ve karayel adlı kuzey rüzgârlarından korunmuştur. Güneş serasında örtü meteryali olarak Paşabahçe Cam Fabrikasında imal edilen 3 mm kalınlığında sera camı kullanılmıştır. Denemede kullanılan muz fidanları Tarım Bakanlığı Alata-Bahçe kültürleri Enstitüsü'nden sağlanmıştır. Çeşidinin adı Ekstra Dwart Cawendish'tir. Dwarf Cawendish çeşidi oldukça geniş şartlarda ürün verir. Serin iklim lere diğer klonlardan daha iyi uyum sağlar. Türkiye dahil tüm suptropik iklimlerde muz üretiminde bu klon seçilir. Dwarf Cawendish klonu kısa boyludur. Bu özelliği sera içinde yetiştirilmesinde avantajdır. Yapılan denemede sera içi hava sıcaklığı tehlike sınırı olan 5 °C ye geldiğinde ek ısıtma yapılmıştır. Bunun için 240 Lt. gaz yağı kullanılmıştır. Yapılan ısıtma muz bitkisinin fizyolojik olarak aktif olmasında yeterli olamamıştır. Bitkinin fizyolojik olarak aktif olması için ne kadar enerji gerektiği bu çalışma ile hesaplanmıştır. Ve enerjiyi sağlamak için ne kadar gerektiği belirlenmiştir. 1988 yılında 12 ay boyunca six termometresi ve termograf ile sera içi hava sıcaklığı ölçülmüştür. Muz bitkisinin gelişme ve meyve yapma zamanı boyu 1.5 m ile 2 m arasında değişmektedir. Sera içi hava sıcaklığı toprak yüzeyinden 2 m yükseklik teki hava siperi içinde ölçülmüştür.Yıl içinde hangi gün ve hangi saatlerde 12 °C nin altında olduğu belirlendi. Bu saatler için toplam ısı kaybı bulundu. Toplam ısı kaybı sera tabanından, sera, kuzey duvarından ve sera örtü yüzeyinden kaybolan ısının toplamıdır. 1988 vegetasyon yılında toplam 3.323.023,9 kcal enerjiye daha gereksinim vardır. Bu enerjiyi elde edebilmemiz için aylara göre nekadar yakıt gerekli olduğu aşağıdaki tabloda belirtilmiştir. AYLAR YAKILMASI GEREKLİ YAKITLAR1988 yılında 240 Lt. gaz yağı yakarak muz verimi bitki başına 16.5-21 kg arasında sağlanmıştır. Dünya ortalamasında verim bitki başına 15-35 kg. 'dır. Sera içi hava sıcaklığını artırmak için harcadığımız 240 Lt gaz yağına ek olarak 113.8 kg fuel oil ve 387.7 kg odun veya 505.6 kg tezek veya tarım atığı yakılsaydı bitki fizyolojik olarak sürekli aktif durum da bulunabilecekti. Böylece optimum verim olan bitki başına 35 kg' a ula şılabilirdi
  • Öğe
    Kabinet tipi, güneşi dikey eksen ve belirli aralıklarla izleyen, güneş enerjili kurutucunun tasarımı ve tarımsal ürünlerin kurutulmasında denenmesi
    (Ege Üniversitesi, 1991) Yaşartekin, Yüksel; Güngör, Ali
    KABÎNET TÎPÎ, GÜNEŞİ DİKEY EKSENDE BELÎRLÎ ARALIKLARLA İZLEYEN, GÜNEŞ ENERJİLİ KURUTUCUNUN TASARIMI VE TARIMSAL ÜRÜNLERİN KURUTULMASINDA DENENMESİ35 YÜKSEL YAŞÂRTEKÎN505ALÎ GÜNGÖR30536 ÖZET Ülkemizde toplam üretimin büyük bir kısmını hala tarım¬ sal ürünler oluşturulmaktadır.Yakın zamanda tam anlamıyla yararlanılmaya başlanacak olan GAP (Güney Doğu Anadolu Pro¬ jesi) ülkemizin tarımsal potansiyelini büyük oranda arttı¬ racaktır. GAP projesinin tamamlanmasıyla Güney Doğu Anadolu ovalarımızda yaklaşık 1.635«000 &2 arazi sulamaya açılacak¬ tır.Bu arazi şu anda yurdumuzda toplam sulanan arazi mikta¬ rından daha f az ladır »-Ülkemi z in önemli bir gelir kaynağı o- lan tarımsal üretimde,ürünlerin değerlendirilmesi,depolan¬ ması, saklanması,kurutulması için verimli,ekonomik,sağlıklı teknolojilerin geliştirilmesi gereği ortaya çıkıyor.Dayan¬ ma süreleri kısa olan bir çok meyve ve sebze, saklanmak üze¬ re veya kuru olarak tüketilmek üzere kurutulmaktadır.Tarım¬ sal ürünlerin hasat ve kurutma zamanı güneş enerjisinin yo¬ ğun olduğu dönemlere rastlamaktadır, K E.Ü Güneş Enerjisi Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi 5535 AYTES Müh.Tes.Tic. Mak.Müh 3Bög E.Ü Güneş Enerjisi Enstitüsü Enerji Teknolojisi Anabilim Dalı Doçent:..Tez yöneticisi.-2-Tarımsal ürünlerin kurutulmasında bilinen en eski ve bu gün hala yaygın olarak kullanılan yöntem güneşten fayda- nılarak yapılan,acık sergilerdeki,doğal kurutmadır.Bu tür kurutma yöntemi ürünler hava değişimierinden,yağmur vb.et¬ kilerden korunamadığı,bunun yanında ürünlere karışan toz, pislik vb.yabancı maddeler kurutulmuş ürünlerin kalitesini düşürerek sağlığa zararlı hale getirdiği için kötü bir ku¬ rutmadır,. Bu tür kurutma yönteminin zararlı etkilerine karşı ve.. güneş enerjisinden daha yoğun yararlanmak için çeşitli gü¬ neş enerjisiyle kurutma yöntemleri geliştirilmektedir. Bu çalışmada kabinet tipi bir kurutucuda,kurutucu belir¬ li periyotlarda güneşi izleyerek ve güneye bakan sabit bir konumda elma kurutulmuştur.Kurutucu bir güneşli hava ısıtı¬ cısı ve bir kabinden oluşmaktadır.Güneşli hava ısıtıcısı l x 0.8 m boyutlarındadır.Hava geçiş kanalı O »12 mdir.Kurut¬ ma amacıyla üst üste dört raftan oluşan ve yaklaşık2m2 raf alanlı kurutucu,kabin hacmi üzerinde güneş ışınımının direkt olarak kurutulacak ürüne aktarıldığı l»5 m2lik geçirgen cam yünü takviyeli polyesterle kaplanmıştır.Deneyler süresince güneş ışınımı,rüzgar hızı,çevre sıcaklığı,toplayıcı çıkış sıcaklığı,raflar arasındaki sıcaklıklar,kurutucu çıkış sı¬ caklığı, dış ortam ve kurutucu içi hava nemlilikleri Ölçül¬ müştür. Kurutma deneyleri Şubat,Mart,Nisan ve Mayıs aylarında gerçekleştirilmiştir.Boş olarak ön denemelerin yapıldığı bu kurutucuda daha sonra tekniğine uygun hazırlanmış,dilim lenmiş elmalarla kur..:'t ma deneyleri yapılmıştır. Şubat ayında gerçekleştirilen deneyde kurutucuya ürün-3- konulmadari kurutucuda oluşan sıcaklıklar ölçülmüştür» Bra deneylerde, kurutucuda çevre sıcaklığından ortalama 10~18°C arası bir sıcaklık artışı gözlenmiştir.Çevre sıcak¬ lığıyla güneşli hava ısıtıcısı çıkışı arasında ise ortala¬ ma 10°G lik bir fark vardır» Elma kurutma deneyleri,kurutucu dikey eksende saatte bir elle güneşe döndürülerek ve güneye bakan sabit bir konumda tutularak yapılmıştır. TS 100 e uygun elmalar TS 3688 e göre kurutulmuştur. El¬ maların kabukları soyulup,çekirdekleri ve çiçek çukurları çıkarılmış,sapları koparılmış dilimlere ayrılmış elmalar sodyumbisülfit çözeltisine daldırılmıştır.Elmalar kurutma raflan-:a eşit oranlarda dağıtılmıştır.Dış ortamdada kurut¬ ma yapılarak karşılaştırılmıştır. Kurutucu dikey eksende güneşi izlerken gölge çubuğu kul¬ lanılmış ve kurutucuelle gölge çubuğunun gölgesine paralel güneşe yönlendirilmiştir.Güneşi izleyen deneylerde kuruma hızı,kurutucunun güneye bakan sabit konumdaki kuruma hıfcın- dan daha büyüktür. Deneyler sonucunda kurutucu içi sıcaklık dağılımı grafik- leri,kurutma hızı zaman,nemlilik-zaman grafikleri çizdiril¬ miş tir. Sonuç olarak, tasarlanan bu kurutucuda,kurutma hızı dış ortamda yapılan kurutmadan daha büyük olmamasına karşın,or- tam koşullarından etkilenmeyen sağlıklı bir kurutma gerçek¬ leştirilmiştir.Kurutucuda basit değişiklerle doğal konvek- siyon arttırılarak kurutma hızı artırılır
  • Öğe
    Türkiye'de stratejik enerji planlamasında güneş enerjisinin yeri
    (Ege Üniversitesi, 1990) Keçecioğlu, Tamer; Atagündüz, Gürbüz
    XIII KISA ÖZET Çalışmanın amacı, Türkiye'nin uzun vadeli enerji master planının kurulmasında temel oluşturacak çalışmaları yapmaktır. Belirlenecek temel çalışma sonucunda uzun vadede enerji sektöründe izlenecek olası yollar saptanacaktır. Türkiye'nin uzun vadeli enerji master planı için temel çalışmalar Dünya ve Avrupa Ekonomik Topluluğu'nun enerji pazarlarının gerçekçi ve tutarlı olarak izlenmesi ile değer kazanacaktır. Temel enerji ekonomisi verileri ve aralarındaki karşılıklı ilişkiler çalışmanın yöntemini oluşturmuştur. Yöntem içerisinde genel enerji ekonomisi, enerji yoğunlukları., kişi başına enerji tüketimi, sektörel analiz, özel enerji tüketimi, enerji talebi ve fiyat esneklikleri gibi temel kavram lar Dünya ve Türkiye enerji sektörlerinde karşılaştırmalı olarak incelenmişlerdir. Daha sonra enerji planlamasına ilişkin belirlenen 108 değişken bir bilgisayar programı çerçevesinde istatistiksel değerlendir meye tabii tutulmuştur. 1995-2010 yıllarını kapsayan analiz zamanı içerisinde enerji planlamasına temel oluşturacak parametrelerin izleyeceği yollar sayısal olarak belirlenmiştir. Sonuçta sayısal veriler bir senaryo yaklaşımı ile değerlendirilmiştir. Uzun vadede artan petrol tüketiminin enerjide dışa bağımlılığı artırdığı gibi hava kirliliğini de artıracağı, linyit ve taşkömürü rezervlerinin azalacağı, mevcut kurulu güçle elektrik üretiminin tüketimi karşılayamayacağı, odun enerjisi tüketimindeki artışların genel ekolojik denge üzerinde bir tehlike oluşturacağı, güneş enerjisi tüketiminin genel enerji tüketimi içerisindeki öneminin artacağı, nükleer enerjiye geçişin gerekliliği gibi genel makro değerlendirme sonuçları elde edilmiştir. 1995-2010 yılları arasında Türkiye'de birincil enerji tüketiminin %2.5 oranında artacağıda belirlenmiştir
  • Öğe
    Beton kollektör test standı
    (Ege Üniversitesi, 1990) Gökgöz, Şennur; Kavalalı, Semih
    ÖZET Bu çalışmanın amacı, alışılagelmiş düzlemsel kollektörlere alternatif olabileceği düşünülen beton kollektörlerin verimlerinin incelenmesidir. Tezin özünü Enstitümüz tarafından geliştirilen ve Ege Üniversitesi Rektörlüğü Araştırma Fonu Saymanlığı :nın finanse ettiği 1987 /811 no.lu Araştırma Projesi kapsamında inşae edilen çelik ve plâstik borulu betan kollektörlerin verim eğrilerinin elde edilmesi teşkil etmektedir. Verim eğrilerinin karşılaştırılması sonucunda çelik borulu beton kollektör veriminin, plâstik borulu beton kollektör veriminden yüksek olduğu gö-
  • Öğe
    Yeni bir güneşli hava ısıtıcısının geliştirilmesi ve model bir kurutucuda denenmesi
    (Ege Üniversitesi, 1990) Eren, Çiğdem; Özbalta, Necdet
    ÖZET Bu çalışmada yeni bir güneşli hava ısıtıcısı geliştirilmiş ve verim deneyleri ile performansı incelenmiştir. Tarımsal ürünlerin hijyenik bir ortamda, güneş enerjisinden etkin bir şekilde yararlanarak kurutulması amacıyla geliştirilen model bir kurutucuda çeşitli sebze ve meyveler kurutulmuştur. Çeşitli hava debilerinde gerçekleştirilen deneylerden elde edilen sonuçlar, aynı ürünlerin açık havada da kurutulması ile elde edilen sonuçlarla karşılaştırılmıştır. ABSTRACT In this study, a new solar air heater is developed and bjft using the efficiency measurement and calculation results its performance is analyzed. In order to make the agricultural products dry in the hygenic conditions, and also to use the solar radiation effectively, a model drying bin is. constructed and applied to the solar air heater and to check the realisation the aim, some of vegetables and fruits are dried. The experimental results are compared with the simulta neous drying processes in the atmospheric conditions of the same kind of agricultural products
  • Öğe
    Modifiye michel-trombe duvarı uygulamasında çift amaçlı (konut ısıtması+sıcak su üretimi) yeni bir sistemin teorik ve deneysel incelenmesi
    (Ege Üniversitesi, 1990) Gökgöz, Ekrem; Atagündüz, Gürbüz
    KISA ÖZET Bu tez çalışmasında Ege üniversitesi Güneş Enerjisi Enstitüsün de geliştirilen, konut ısıtması ve sıcak su eldesi amacıyla kul lamları yeni bir sistem deneysel olarak incelenmiştir. Bilindiği gibi binaların güneş enerjisi ile aktif olarak ısıtılması ekonomik değildir. Konutların güneş enerjisi ile ısıtılmasında uygulanan pasif sistemlerden birisi de Michel-Trombe duvarıdır. Michel -Trombe duvarında kullanılan kimyasal maddele rin faz değişimi sırasında bozunduğu bilinmektedir. Bu nedenle Enstitümüzde halen uygulanmakta olan pasif sistemlerden elde edilen tecrübelere dayanılarak Michel-Trombe duvarını modifiye Bderek faz değişimi sağlayan maddeler yerine ısı enerjisi depo lama görevini suya vererek, bu sistemden hem konut ısıtma hem de sıcak su eldesi sağlanabileceği görüşü ortaya çıkmıştır. Bu fikrin uygulanması için EgB üniversitesi Araştırma Fonu Sayman İlgınca desteklenen proje kapsamında inşa edilen deney hacmin de yapılan deney sonuçları değerlendirilmiş ve tablolar halin de sunulmuştur. ABSTRACT In the present research the Modified MichBİ-Trombe wall has been invastigated.lt has been used as a multi purpose wall for space heating and production of domestic hot water. As known, active space heating using solar energy is not econo mically compotitive. Michel-lrombe wall is one of the passive solar systems used for space heating.lt is known that the che mical substances used for heat storage in Michel-lrombe walls loos gradually t'heir heat storage properties due to phase changB, The result of experiments carried out in Solar Energy Institute have showed that Glauber-salt ( Na^SO^. 10H»0] is not convenient to use as heat-storage material. Instead of chemical substances water has been used in this present work which has been used also for domestic hot water production. In order to realize this idea a test house of 48 m^ has been built in the Institute open air Laboratory area-Tempsratures he v b been mea sured at 32 points hourly. ThB experimental values have been evaluated and the results have been given in tables 3.1 to 3. 54
  • Öğe
    Türkiye kalkınma planlarında enerji modellerinin yeri
    (Ege Üniversitesi, 1990) Tırıs, Mustafa; Aytekin, Yavuz
    ÖZET Ekonomik aktivitenin önemli bir girdisi olan enerji, ancak doğru tip ve miktarlarda kullanıldığı takdirde ülkelerin kalkınmasında önemli roller üstlenebilir. Bu çalışmada Türkiye Kalkınma Planlarında Kullanılan Enerji Modelleri incelenerek, yukarıdaki gayeye ne derece yaklaşıldığı, kaynak tip ve miktar seçimlerinde isabet derecesi araştırılmıştır. Bunun için önce, modelleme işlemi, enerji sistemi, enerji model türleri ve modelleme metodları, Türkiye enerji planlaması çalışmaları kısaca anlatılmıştır.Daha sonra ' Türkiye Kalkınma Planlarında Kullanılan Enerji Modelleri' tanıtılmış ve model çıktıları değerlendirilmiştir. Türkiye uzun dönem enerji talebinin, ekonometrik yöntemler ve ' MlCROSIA ' paket programı yardımı ile tahmin edildiği kısmı. Genel değerlendimenin yapıldığı sonuç bölümü takibetmektedir
  • Öğe
    Termik güneş santrallarında, sabit yansıtıcı odaklayıcı uzay alanları üzerine teorik ve deneysel incelemeler
    (Ege Üniversitesi, 1990) Oturanç, Galip; Atagündüz, Gürbüz
    ÖZET Fosil yakıtların tükenme sorununa özellikle san yıllarda eklenen çevre sorunları, güneş enerjisi gibi alternatif enerji kaynaklarını araştırma ve uyqulama projelerine hız kazandırmıştır. Elektrik enerjisinin konvansiyonel ve nükleer yollarla üretimine alternatif olarak, güneş enerjisinden yararlanarak elde edilmesi konusundaki çalışmalar birçok ülkede hızla sürdürülmektedir. Bu çalışmada güneşin gün boyunca hareketli olmasına rağmen matematiksel yapıda yansıtıcı sabit bir yüzeye hareketli yüzeyin yaptığı yansıtma yaptırılmaya çalışılmıştır. Başka çalışmalarda da kullanılabilecek yararlı yeni formüller ifa de ve ispat edilmiştir. Herhangi bir düzlemden yansıyan ışının koordinatları bu çalışma ile hesap kontrolüne alınmıştır. Ayrıca düzlemsel almayan yansıtıcı yüzeylerin konum açıları belirli formüllere bağlanmıştır. Bu elde edilen yeni bilgiler, E.Ü.Güneş Enerjisi Enstitüsü Binası Enerji kulesine teorik olarak uygulanarak, gerçek uygulama aşama sına hesaplama açısından bir rahatlık getirilmeye çalışılmıştır
  • Öğe
    Extraterresterial güneş radyasyonunun hesaplanmasında güneş geliş açısının astronomik koodinat sistemlerinde incelenmesi
    (Ege Üniversitesi, 1989) Oturanç, Galip; Ülküdaş, Mehmet E.
    Bu çalışma da, güneş enerjisinin kaynacı ele alınmış, Güneş enerjisi uygulamaları ağısından gerekli olan küresel astronomi bilgisi verilmiş ve bu bilgilerin ışığı altında, konumu belli olan düzlem üzerinde güneş ışının geliş açısı. Belirlenmiştir.Daha sonra çeşitli konumlarda ve çeşitli zaman aralıklarında, yüzeyler üzerine gelen extraterres- terial güneş radyasyonu hesapları formüle edilmiştir. Bu formülasyonlar üç il için uygulanmıştır
  • Öğe
    İzmir (Bornova) mevkiinde (38 derece 28'N) alınan güneş enerjisi ile fotovoltaik dönüşümlü pompalama yoluyla elde edilen potansiyel enerji arasındaki ilişkilerin arttırılması
    (Ege Üniversitesi, 1989) Arsel, İsmail; Çolak, Metin
    KISA ÖZET Bu çalışmada deneme sisteminden elde edilen verilerle, anlık saatlik ve günlük olarak, panele gelen toplam ışınım ile çekilen su arasında ilişki kuruldu. Günlük ilişkiden sağlanan eşitlikle, günlük toplam ışınım ortalamalarından, çekilebilecek su miktarları hesaplandı. Hesaplanan değerler ile seçilen bit kilerin ( Pamuk, mısır, bağ) 1 dekarı için gerekli su miktarları arasında mukayese yapıldı ve her bitki için havuz hacimleri hesaplandı. Yakıtla çalışan motor-pompa sistemiyle, güneş enerjili sistem arasında mukayese yapıldı. ABSTRACT In this investigation j t he relation between the incoming solar energy on the PV panel (371 Wp) and the water output of a given solar submersible pumping system is developed. The results are presented in form o-P Instantaneous, hourly and daily mean^rapha and the equations describing those relations are de-Pined by means o-P regression formula according to the water quantity needed for different typical agricultural pro ducts of the Aegean Region (Cotton, corn and grape), the volume of the water storage in connection with the solar pumping system given has been calculated, using the results of the above mentioned formula
  • Öğe
    Optimum bina ısıtma sistemi seçiminde alternatif kararların ekonomik analizi
    (Ege Üniversitesi, 1989) Akdeniz, Hasan Ahmet; Atagündüz, Gürbüz
    Güneş Enerjisi Enstitüsü Binasının ısıtılmasının ekonomik analizi çalışmasının amacı, Enstitü Binasının pasif yöntemle ısıtılması ile, ı- sıtılacak hacim, karium ve toplam yaşam alanı v.s. bakımından karşılaş- tırılabilir bir binanın aktif ısıtma sistemleri ile mukayesesidir. Pasif ve aktif sistemlerin maliyetlerini karşılaştırmak için, ya şam eğrisi maliyetlemesi modeli seçilmiş ve bu modelde karşılaştırma me todu olarak net şimdiki maliyet yöntemi kullanılmıştır. Güneş pasif sis temlerinin alternatifleri olarak, fuel-oil yanmalı, yüksek ve düşük ka liteli linyit kömürü yanmalı merkezi ısıtma sistemleri seçilmiştir. İki değişik senaryonun sonuçları göstermiştir ki İzmir-Türkiye'de var olan meteorolojik şartlarda, en iyi alternatif güneş peasif sistemleridir. ABSTRACT The aim of the present economic. analysis of the passive solar systems of the solar Energy Institute Building is to compare with active heating systems of a building which is comparable to the Institute- Building with spaces to be heated, orientation and total living area etc. For the economic analysis the life-cycle casting concept has been choosen where net present cost method taken to compare the costs of passive and active systems. Fuel-oil fired, high quality - and low quality lignite fired central heating system have been choosen as active heating systems against the solar passive systems. The results of two different scenarios have showed that the solar passive systems are the best alternative at the existing meteorological conditions in Izmir/Turkey
  • Öğe
    Manisa Sipil Dağı şartlarında otonom tipi fotovoltayik sistem uygulamaları
    (Ege Üniversitesi, 1989) Erkaya, Kubilay; Çolak, Metin
    ÖZET Bu araştırmada, Manisa Sipil dağında (1513 m) aynı zamanda bekçi lojmanı olarakta kullanılan orman gözetleme kulesinde bulunan çeşitli kamu kuruluşlarına (Devlet Su İşleri, Karayolları, Köy Hizmetleri, P.T.T. ve Orman İşletmesine) ait haberleşme rölelerinin halen beslenmekte olduğu akülü sistem ile daha önce yapılması düşünülen ve projelendirilmiş bulunan enter- konnekte sisteme bağlantı ya alternatif olarak fotovoltajik elektrik siste minin dizaynı yapılmış ve maliyeti incelenerek karşılaştırılmıştır. Ayrıca her idarenin kendi rölesini ayrı ayrı PV ile beslemesi veya birlikte beslemesi arasındaki maliyet karşılaştırılması yapılmıştır. ? «i - »?. ;S,.5-«*-* jfef.it.'..S-. =-^l**f*.).y.,.«-«ms'rtSÇ*' 1%*ıfe.*--">tf-.»v.~ il