Yazar "Murat Pehlivan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Evde hiperhidroz tedavisi için geliştirilmiş bir iyontoforez cihazı(2006) Murat Pehlivan; Tuğrul DereliPalmoplantar hiperhidroz (PPH) hastanın yaşam kalitesini azaltan bir hastalıktır. Çeşme suyu iyontoforezi, PPH tedavisinde mutlaka önerilen yöntemlerin başında gelmektedir. Günde 20 dakika ve toplam 20 seans olarak uygulanması çoğunlukla yeterlidir. Hastaların çeşme suyu iyontoforezini, her seansta bir tıp merkezine gitmesine gerek kalmadan evlerinde tek başına yapabilmeleri tedaviye uyumu arttıracak ve zaman kazandıracaktır. Bu çalışmada, mikroişlemci kontrollü, tamamen otomatik olarak çalışan bir iyontoforez cihazı tasarlanmış ve geliştirilmiştir. Cihaz, hastanın el ve ayaklarının suya teması ile çalışmaya başlamakta, akım şiddetini önceden belirlenen şiddete kadar yavaş yavaş yükseltmekte, önceden belirlenen süre sonunda da akımı yavaş yavaş sıfıra düşürerek tedaviyi sonlandırmaktadır. Şehir cereyanı ile çalışan bu cihaza elektrik şoku ve olası arızalara karşı hastayı koruyan çeşitli özellikler de eklenmiştir. Geliştirilen cihaz diğer tedavilerden yarar görmeyen ve herhangi bir sistemik hastalığı bulunmayan on bir hastaya evlerinde kullanmak üzere verilmiştir. Yirmi seanslık tedaviden sonra tedavinin etkinliği, yan etkileri, uyguladıkları akım şiddetleri ile cihazdan ve uygulamadan dolayı memnuniyetleri değerlendirilmiştir. Hastaların tümü cihazın kullanımı sırasında zorluk çekmediklerini veya herhangi bir elektrik şoku yaşamadıklarını belirtmişlerdir. On (%91) hastada normo veya hipohidroz sağlanmıştır. Dokuz (%82) hasta, idame tedaviyi cihazla sürdürmek istediğini belirtmiştir. Evde kullanılmaküzere geliştirilen bu cihaz, otomatik çalışma özellikleri ile palmoplantar hiperhidrozun iyontoforez ile tedavisine hasta uyumunu kolaylaştırmaktadır.Öğe Larenks kanser cerrahisi sonrası ses kalitesi değerlendirme kriterleri(1998) Fatih Öğüt; Atilla Yavuzer; Derya Kolcular; Murat PehlivanLarenks solunum ve yutma gibi yaşamsal fonksiyonların yanında insan sosyal yaşamının vazgeçilmez bir fonksiyonu olan fonasyonda da önemli bir rol oynamaktadır. Larenks kanser cerrahisinden sonra yutma ve solunum fonksiyonları önemli derecede korunurken operasyonun tipine bağlı olarak fonasyonda önemli değişiklikler olmaktadır. Larengeal cerrahiden sonra fonasyon fonksiyonunun değerlendirilmesi bazı özellikler göstermektedir. Bu çalışmanın amacı değişik tip larenks cerrahilerinden sonra fonasyonun değerlendirilmesi için bir standardizasyon geliştirmektir.Öğe Long-term effectiveness of biofeedback therapy with and without electrostimulation in patients with genuine stress incontinence(1997) Yeşim Şahin; Simin Hepgüler; Yeşim Kirazlı; Ramazan Akşit; Bülent Semerci; Murat PehlivanBu çalışmanın amacı, stress inkontinansii hastalarda biofeedback tedavisinin elektrostimülasyonla kombine olarak veya tek başına kullanımının etkinliğini araştırmaktadır. Birinci gruptaki 13 hastaya, 28 gün süreyle günde 15-20 dk. biofeedback eşliğinde pelvik zemin egzersizleri yanısıra ev egzersiz programı uygulandı. 2. gruptaki 13 hastaya biofeedback tedavisine ilaveten 28 gün süreyle anal elektrostimülasyon uygulandı. Her iki gruptan 1 'er hasta tedaviyi tamamlayamadı. Hastalar tedavi öncesi ve sonrası; günlük miksiyon sıklığı, haftalık inkontinans sıklığı, pad test ile ölçülen idrar miktarı, sübjektif değerlendirme skalası ve biofeedback ile saptanan pelvik zemin kaslarının kontraksiyon gücüne göre değerlendirildi. Hastalar tedaviden sonra 2 yıl süreyle izlendi. Tedaviden sonra, 1. gruptaki günlük miksiyon sıklığı (p>0.05) dışındaki tüm değerlendirme parametreleri, her iki grupta istatistiksel olarak anlamlı düzelme gösterdi (p<0.01). 2 grup karşılaştırıldığında, günlük miksiyon sıklığı ve sübjektif değerlendirme skalasındaki düzelme, 2. grubun lehine istatistiksel olarak anlamlı düzeydeydi (p<0.05). Her iki grupta tedaviden sonra hastaların % 91'i iyileşti ya da düzeldi. Ancak, 2 yıllık izlemde bu.oran 1. grupta % 58, 2. grupta %66'ya düştü.Öğe Nonlinear approach to characterization of temporomandibular joint vibrations(1999) Murat Pehlivan; Ahmet Saraçoğlu; Yeşim Şahin; Alexander Andrushchenko; Gürbüz Çelebi; Birgül Özpınar; Simin Hepgüler; Berran ÖztürkA new approach is proposed to characterize and discriminate temporomandi-bular joint vibrations. It consists of three steps. First, signals recorded during each cycle of mandibular movement are unified into a single time series. Second, this time series is embedded in some multidimensional space. Third, nonlinear analysis methods are applied to extract the pertinent signal characteristics. In this way two groups of signals have been characterized; those in the first group were recorded from patients whose post-treatment results werebad and the ones in the second group were recorded from patients whose post-treatment results were good. But patients in both groups had the same clinical features before treatment. It was shown that the two groups can be discriminated from each other by one parameter of the signals recorded from patients comprising the groups, the coefficient of nonlinear forecasting. It was also found that signals of the bad prognosis group share certain nonlinear characteristics although the patients comprising the group may have different pathologies.Öğe Physiological changes in oropharyngeal swallowing with age:An electrophysiological study(2007) İbrahim Aydoğdu; Nur Yüceyar; Nefati Kıylıoğlu; Sultan Tarlacı; Yaprak Seçil; Murat Pehlivan; Cumhur ErtekinNormal yaşlanmanın orofaringiyal yutma üzerine olan etkilerini disfaji ile ilişkili olan bozukluklarından ayırt etmek önemlidir. Bu çalışmada farklı yaş gruplarından oluşan normal erişkin bireylerde orofaringiyal yutmanın yaşla birlikte ortaya çıkan nörofizyolojik değişikliklerini saptamak amaçlanmıştır. Bu çalışma yaşları 17-81 arasında değişen 3 farklı yaş grubundaki toplam 110 sağlıklı erişkinde elektrofizyolojik yöntemler kullanılarak yapılmıştır. Kuru ve 3 ml su yutma sırasında submental/suprahyoid kasların EMG aktivitesi (SM-EMG) yüzeyel elektrodlar aracılığıyla yazdrılımış ve larinks hareketleri bir piezo-elektrik sensor kullanılarak kayıtlanmıştır. Bu yöntem ile yutma sırasında SM-EMG total süre ve amplitüdü, larinksin yukarı pozisyonda kalış süresi, yutmanın değişkenliği (yutma jitteri) ve yutma refleksinin tetiklenme süresi (A-0 intervali) 3 farklı yaş grubunda ölçülerek karşılaştırılmıştır. Tüm bu parameterler yaş ile birlikte etkilenmektedir. SM-EMG amplitüdü dışında tüm parametrelerde yaş artışı ile uzama ortaya çıkmaktadır. SM-EMG total süresi, yutmanın tetiklenme süresi ve yutma jitteri genç grub ile karşılaştırıldğında yaşlı grupta anlamlı olarak artış göstermektedir. SM-EMG amplitüdü ise yaşlı grupta anlamlı olarak düşüktür. Yutmanın faringiyal refleks fazının tetiklenmesinde gecikme ve orofaringiyal fazın total süresinin uzaması yaşlı grupta değişen en önemli parametrelerdir. Sonuç olarak, bu çalışmada artan yaş ile birlikte orofaringiyal yutmada önemli fizyolojik değişiklikler ortaya çıkmasına karşın yutmanın temel paterninde bir değişiklik olmadığı saptanmıştır.