Yazar "Girgin, Tolga" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Anestezi yoğun bakıma yatan genel cerrahi hastalarında mortalite ile ilişkili faktörlerin araştırılması(Ege Üniversitesi, Tıp Fakültesi, 2024) Girgin, Tolga; Ersin, Muhtar SinanAmaç: Yoğun bakım üniteleri (YBÜ), hayati fonksiyonların devamı için destek ünitelerinin kullanıldığı, ileri sağlık problemleri olan hastaların takip ve tedavi edildiği özel birimlerdir. Genel cerrahide gerçekleştirilen büyük ve özelleşmiş ameliyatlar sonrası veya akut mezenter iskemi, intraabdominal sepsis, şiddetli pankreatit ve travma gibi durumlarda hastaların 3. basamak yoğun bakımda izlenmesi gerekmektedir. Çalışmamızda, hastanemizin genel cerrahi kliniğinde tedavi edilen ve takibinde 3. basamak yoğun bakım ihtiyacı gelişen cerrahi hastaların klinik özelliklerini ve yoğun bakıma yatış anındaki biyokimyasal ve klinik parametrelerin mortaliteyi öngörmedeki etkisini incelemek ve mortalite oranlarını değerlendirmek amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışma Ocak 2018 - Aralık 2023 arasında Ege Üniversitesi Genel Cerrahi Kliniği'nden Anestezi Yoğun Bakım Ünitesi'ne transfer edilen 231 hasta üzerinde yapıldı. Solid organ nakilli hastalar ve <18 yaş hastalar çalışma dışı bırakıldı. Hastaların demografik verileri, klinik ve laboratuvar parametreleri, SOFA ve APACHE II skorları arşiv kayıtlarından retrospektif olarak dokümante edildi. Hastalar mortal ve mortal olmayan olarak iki gruba ayrılarak tüm parametreler açısından incelendi. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen hastaların 90'ı (%39) kadın; 141'i (%61) erkek idi. 150 (%64,9) hasta yatış sırasında mortal seyretmişken; 81 hasta (%35,1) hasta salah ile taburcu edilmişti. Mortal seyreden hastaların yaş ortalaması 65,38 15,89, mortal olmayan grupta ise 48,58 17,93 olarak bulundu (p<0,001). Mortal seyreden hastaların ortalama yatış süresi 11,65 17,9 gün iken; mortal olmayan grupta 10,87 13,92 gün idi (p=0,379). Fakat entübasyon süresini incelediğimizde mortal grupta 11,26 16,97 gün iken; mortal olmayan grupta 5,93 12,93 gün olarak bulundu (p<0,001). Mortal gruptaki beden kitle indeksinin (BMI) mortal olmayana göre anlamlı olarak yüksek olduğu bulundu (p<0,001). Kardiyovasküler, diyabet, serebrovasküler, KOAH hastalıklarının mortal grupta anlamlı olarak daha sık olduğu bulundu (p<0,05). 24 saatten daha uzun süre oligürik seyretme, hemodiyaliz gereksinimi, yüksek doz inotrop ihtiyacı, düşük seyirli ortalama arter basıncı ve bilinç bozukluğu durumu mortal grupta anlamlı olarak yüksek bulundu (p<0,05). Laboratuvar parametrelerinden laktat, lökosit sayısı, absolüt nötrofil sayısı, hemoglobin, albümin, INR, bilirubin, kreatinin, prokalsitonin düzeyi ile mortalite grupları arasında anlamlı fark olduğu bulundu (p<0,05). Yoğun bakıma yatış sırasında GKS skorunun azalması mortalite ile ilişkili iken; CRP/albümin, SOFA ve APACHE II skorlarında skor yüksekliği mortal grupta daha yüksek olarak saptandı (p<0,05). Malignite tanılı cerrahi yoğun bakım hastalarında NLR, TLR, HALP skoru ve CRP/albümin oranı açısından her iki grupta anlamlı fark saptandı (p<0,05). Sonuç: Bu çalışmada, 3. basamak yoğun bakımda izlenen genel cerrahi hastalarının mortalite oranları ve risk faktörleri incelenmiştir. İleri yaş, komorbiditelerin varlığı, obezite, düşük MAP, yüksek doz inotrop ihtiyacı ve oligürik seyretme gibi faktörlerin mortalite ile ilişkili olduğu ve prediktif olarak kullanılabileceği bulunmuştur. NLR, TLR ve HALP skorlarının sepsis ve malignite hastalarında mortalite öngörüsünde kullanılabileceği, APACHE II ve SOFA skorlarının ise etkin skor sistemleri olduğu doğrulanmıştır. Çalışmamız, yüksek mortalite oranları bulunan genel cerrahi yoğun bakım hastasına bütünsel bir bakış açısı sunarak, mortalite üzerine etkili ve prediktif faktörleri ortaya koymaktadır. Heterojen hasta profili, retrospektif ve tek merkezli çalışma olması nedeniyle genel cerrahi yoğun bakım hastasının alt gruplar halinde daha geniş hasta popülasyonlarında incelenerek bulguların doğrulamasını ve hasta sonuçlarını iyileştirmeye yönelik stratejiler geliştirilmesi gerekmektedir.Öğe Impact of pandemic and socioeconomic influences on decision-making for emergency ostomy procedures: Key factors affecting hospital visit decisions(Lippincott Williams & Wilkins, 2024) Umman, Veysel; Girgin, Tolga; Baki, Bahadir Emre; Bozbiyik, Osman; Akbulut, Sami; Yoldas, TayfunEmergency surgeries are linked with increased morbidity and reduced life expectancy, often associated with low socioeconomic status, limited access to healthcare, and delayed hospital admissions. While the influence of socioeconomic status on elective surgery outcomes is well-established, its impact on emergency surgeries, including ostomy creation and closure, is less clear. This study aimed to explore how the pandemic and socioeconomic status affect emergency ostomy procedures, seeking to determine which has a greater effect. It emphasizes the importance of considering socioeconomic factors in patient care pathways for ostomy procedures. A total of 542 patients who underwent emergency ostomy formation between 2016 and 2022 were retrospectively analyzed and divided into pre-pandemic and pandemic periods. The pre-pandemic and pandemic periods were compared between themselves and against each other. Demographic data (age and sex), comorbidities, socioeconomic status, etiology of the primary disease, type of surgery, stoma type, length of hospital stay, ostomy closure time, and postoperative complications were retrospectively analyzed for all patients. In total, 290 (53%) patients underwent surgery during the pandemic period, whereas 252 (47%) underwent surgery during the pre-pandemic period. Emergency surgery was performed for malignancy in 366 (67%) patients. The number of days patients underwent ostomy closure was significantly higher in the low-income group (P = .038, 95% CI: 293,2, 386-945). The risk of failure of stoma closure was 3-fold (95% CI: 1.8-5.2) in patients with metastasis. The risk of mortality was 12.4-fold (95% CI: 6.5-23.7) when there was failure of stoma closure. When compared to pandemic period, the mortality risk was 6.3-fold (95% CI: 3.9-10.2) in pre-pandemic period. Pandemic patients had a shorter hospital stay than before the pandemic (P = .044). A high socioeconomic status was significantly associated with early hospital admission for ostomy closure, and lower probability of mortality. More metastases and perforations were observed during the pandemic period and mortality was increased during pandemic and in patients without ostomy closure. The socioeconomic status lost its effect in cases of emergency ostomy creation and had no impact on length of hospital stay in either the pre-pandemic or pandemic period.Öğe Posterior retroperitoneal versus transperitoneal laparoscopic adrenalectomy in adults: results from the EUROCRINE & REG; surgical registry(Springer, 2023) Van Den Heede, Klaas; Vatansever, Safa; Girgin, Tolga; Van Slycke, Sam; Makay, Ozer; EUROCRINE CouncilPurposeThis study aims to compare posterior retroperitoneal laparoscopic adrenalectomy (PRLA) and laparoscopic transperitoneal adrenalectomy (LTA) in adults using pan-European data as conflicting results have been published regarding length of hospital stay, institutional volume, and morbidity.MethodsThis retrospective cohort study analyzed data from the surgical registry EUROCRINE & REG;. All patients undergoing PRLA and TLA for adrenal tumours and registered between 2015 and 2020 were included and compared for morbidity, length of hospital stay, and conversion to open surgery.ResultsA total of 2660 patients from 11 different countries and 69 different hospitals were analyzed and 1696 LTA were compared to 964 PRLA. Length of hospital stay was shorter after RPLA, with less patients (N = 434, 45.5%, vs N = 1094, 65.0%, p < 0.001) staying more than 2 days. In total, 96 patients (3.6%) developed a complication Clavien-Dindo grade 2 or higher. No statistical difference was found between both study groups. After propensity score matching, length of hospital stay was shorter after PRLA (> 2 days 45.2% vs 63.0%, p < 0.001). After multivariable logistic regression, factors associated with morbidity were age (OR 1.03), male sex (OR 1.52), and conversion to open surgery (OR 5.73).ConclusionThis study presents the largest retrospective observational analysis comparing LTA and PRLA. Our findings confirm the shorter length of hospital stay after PRLA. Both techniques are safe leading to comparable morbidity and conversion rates.