Yazar "Gülgün, Bahriye" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 11 / 11
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Akhisar İlçesi kentsel alan kullanım değişiminin belirlenmesi üzerine bir araştırma(2005) Yörük, İsmail; Gülgün, Bahriye; Türkyılmaz, BaharKentsel yeşil alanların önemi, sosyal ve psikolojik, ekolojik, fiziksel, ekonomik işlevleri ve kent kalitesine olan etkileri nedeniyle her geçen gün artmaktadır. Bu çalışmada Akhisar ilçesinde yıllar içinde değişen arazi kullanım durumu belirlenerek kentsel gelişmenin tarımsal arazilere baskıları ortaya konmuş ve ilçenin kentsel kullanımına nitelik ve nicelik açısından öneriler getirilmiştir.Öğe Arazi kullanım değişimlerinin İzmir-Çeşme Yarımadasının top burun-uç burun kısmı Alibostan Koyu mevkiinde doğa koruma kararları üzerindeki etkilerinin irdelenmesi(Ege Üniversitesi, 2008) Gülgün, Bahriye; Türkyılmaz, BaharBu çalışmada, İzmir-Çeşme Yarımadasında Top Burun ile Uçburun Musa Bey Limanı arasında 1976, 1995, 2000 yıllarına ait hava fotoğrafları ve 2007 yılına ait IKONOS uydu görüntüsü ile Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığına Bağlı Tabiat ve Kültür Varlıklarını Koruma Kurulunca 1979, 1990 ve 2000 yıllarında hazırlanmış olan "1/25.000 ölçekli Koruma Amaçlı İmar Planları kullanılarak, yörenin doğal ve kültürel özellikleri ve arazi kullanım değişimleri ve koruma kararları ile olan bağlantıları alansal olarak saptanmıştır. Bu araştırmada, yıllar içinde arazi kullanımı alansal değişimleri, yıllar içinde değişen koruma kararlarıyla karşılaştırılmış ve ortaya çıkan sonuçlar, benzer araştırmalardan farklı olarak konuya farklı bir bakış açısı getirmiştir.;Çeşme Yarımadası Kıyı Değişimleri, Doğa Koruma, Uzaktan Algılama, Doğal Alanlar, Kültürel Alanlar.;Coastal changes Çeşme Yarımadası, Nature conservation, Remote sensing, Natural sites, Cultural sites.Öğe Efemçukuru yöresinde altın madeni olarak işletilmesi düşünülen sahanın doğa koruma potansiyelinin araştırılması(2004) Türkyılmaz, Zafer Bahar; Güler, Gencer Gülbahar; Gülgün, BahriyeBu çalışma kapsamında Efemçukuru yöresinde altın madeni olarak işletilmesi düşünülen alanın uygunluğu doğa koruma potansiyeli bakımından irdelenmiştir. Bu amaçla, Zafer Türkyılmaz (1991) tarafından hazırlanan "Doğa Koruma Değerlendirme Formu" ndan yararlanılarak oluşturulan kriterler plankare yöntemi ile değerlendirilmiştir. Sonuç olarak, Çevresel Etki Değerlendirmesi'ne (ÇED) altyapı oluşturabilecek veri ve bilgiler elde edilmiş, Efemçukuru yöresinin doğa koruma potansiyeli doğrultusunda koruma önceliği tespit edilmiştir.Öğe Eustoma grandiflorum (Raf. ) shin'in İzmir yöresinde kesme ve saksılı çiçek olarak üretilme ve yetiştirme olanaklarının araştırılması(Ege Üniversitesi, 1997) Gülgün, Bahriye; Hatipoğlu, AdnanVI ÖZ Eustoma grandiflorum (Raf.) Shinn'in İZMİR YÖRESİNDE KESME ve SAKSILI ÇİÇEK OLARAK ÜRETİLME ve YETİŞTİRME OLANAKLARININ ARAŞTIRILMASI. GÜLGÜN, Bahriye Doktora Tezi, Peyzaj Mimarlığı Anabilim Dalı Tez Yöneticisi: Prof. Dr. Adnan Hatipoğlu Eylül 1997, 116 sayfa Bu çalışma kapsamında Eustoma grandiflorum (Raf) Shinn'in üretim ve yetiştiriciliği ile ilgili bir dizi araştırma yapılmıştır. İnvitroya Knudson-C ortamı içerisine ekilen ve fideleri Murashige-Skoog ortamına şaşırtılan 8 farklı çeşidin tohumlarının 8 gün içerisinde % 90.87 si çimlenmiş, çimlenen tohumlardan %66.90 ı yaşamını sürdürmüş, yaşamını sürdüren fidelerin %97.31i rozetleşmiştir. İnvivoda 20°C ve 25°C sabit sıcaklıkta çimlendirme dolaplarındaki filtre kağıdı içeren petri kaplan içerisine ekilen 11 çeşide ait tohumlar 20°C de ortalama %60.09, 25°C de %84 oranında çimlenmişlerdir. 25°C sabit sıcaklıkta 12 saat ışık - 12 saat karanlıkta kalan 3 farklı çeşide ait tohumlar, ortalama %95.33 oranında çimlenirken aynı çeşitlere ait tohumlar 24 saat karanlıkta % 55 oranında çimlenmişlerdir. Serada, bir kısım torf, bir kısım kum karışımı içerisine ekilen 11 çeşide ait tohumlar 20-2 1°C kontrollü sıcaklıkta ortalama %67.698 oranında çimlenmiş, tohumdan çıkan fideler %91.75 oranında yaşamını sürdürmeye devam etmiş, bu fidelerde hiç rozetleşme görülmemiştir.vıı 'Pink Edge', 'Pure White', ' Dark Purple' çeşitlerine ait fideler, 1-3-5 yaprak çiftleri üzerinden budandığında artan budama yüksekliği, gelişme sürelerini kısaltmıştır. Çeşitlerde en uzun boylar, bir sapta oluşan en fazla çiçek ve tomurcuk sayıları, en fazla taze kesme çiçek ağırlığı, 3 yaprak çifti üzerinden budanan bitkilerde görülmüştür. % 0.05-0.10-0.15 konsantrasyonlarında ve N:P:K oranı 14:9:8 olan temel gübre ile gübrelenen parsellere dikilen fideler, 3 gruba ayrılarak vejetasyon süresince N: P205: K20 oranı 1:0.5:1.3 olan sıvı kompoze gübrelerle %0. 05-0. 2-0. 3 konsantrasyonlarında gübrelenmişlerdir. En kısa gelişme süreleri, bir sapta oluşan en fazla çiçek ve tomurcuk sayılan, en uzun boylu bitkiler ile ve en fazla taze kesme çiçek ağırlıklarının elde edildiği parseller, %0.05 ve %0.1 temel gübre verilen bloklardaki %0.2 oranında vejetasyon gübresi verilen parsellerdeki bitkilerde görülmüştür. %0.31ük vejetasyon gübre konsantrasyonları, artan temel gübre konsantrasyonları ile doğru orantılı olarak gelişme sürelerinin uzamasına ve kalitenin düşmesine neden olmuştur. Saksılı bitki yetiştirmek amacıyla kullanılan 'Weiss', 'Rosa', 'Bicolor Purple D' çeşitlerine ait vejetatif olarak üretilen fideler, 15.5.1995 tarihinde 10 cm.lik saksılara alınarak 2 gün sonra budanmış, aynı gün bir grup bitki sulama suyuna %0. 1 oranında Paclobutrazol, diğer bir grup bitki ise %0.5 oranında CCC karıştırılmış su ile sulanmışlardır. Bu uygulama, 1 hafta sonra yeni. gelen sürgünler 1 cm boya eriştiğinde tekrarlanmıştır. Sonuçta, CCC, 'Weiss' çeşidinde etkili olmadığı halde 'Rosa' ve 'Bicolor Purple D' çeşitlerinde kontrol bitkilerine göre bitki boylarının kısalmasına neden olmuştur. Paclobutrazol, tüm çeşitlerde boyu kısaltmada etkili olduğu gibi, CCC uygulamasına göre boyu kısaltmada daha etken olmuştur. Nitekim kontrol bitkilerine göre 'Weiss' çeşidinde 10.8 cm 'Rosa' çeşidinde 19.6 cm., 'Bicolor Purple D' çeşidinde ise 28.8 cm boy kısalmalarına neden olmuştur. Anahtar kelimeler: Eustoma grandiflorum, çimlendirme, budama, çeşit, gübreleme, Paclobutrazol, CCC, rozetleşmeÖğe Eustoma Grandiflorum (Raf.) Shinn'nin İzmir yöresinde kesme ve saksılı çiçek olarak üretilme ve yetiştirilme olanaklarının araştırılması(Ege Üniversitesi, 1997) Gülgün, Bahriye; Hatipoğlu, AdnanBu çalışma kapsamında Eustoma grandiflorum (Raf.) Shinn'in üretim ve yetiştiriciliği ile ilgili bir dizi araştırma yapılmıştır. İnvitroya Knudson-C ortamı içerisine ekilen ve fideleri Murashige-Skoog ortamına şaşırtılan 8 farklı çeşidin tohumlarının 8 gün içerisinde %90.87 si çimlenmiş, çimlenen tohumlardan %66.90 - ı yaşamını sürdürmüş, yaşamını sürdüren fidelerin %97.31 - i rozetleşmiştir. İnvivoda 20 - C ve 25 - C sabit sıcaklıkta çimlendirme dolaplarındaki filtre kağıdı içeren petri kapları içerisine ekilen 11 çeşide ait tohumlar 20 - C 'de ortalama %60.09, 25 - C de %84 oranında çimlenmiştir. 25 - C sabit sıcaklıkta 12 saat ışık- 12 saat karanlıkta kalan 3 farklı çeşide ait tohumlar, ortalama %95.33 oranında çimlenirken aynı çeşitlere ait tohumlar 24 saat karanlıkta %55 oranında çimlenmişlerdir. Serada, bir kısım torf, bir kısım kum karışımı içerisine ekilen 11 çeşide ait tohumlar 20-21 - C kontrollü sıcaklıkta ortalama %67.698 oranında çimlenmiş, tohumdan çıkan fideler %91.75 oranında yaşamını sürdürmeye devam etmiş, bu fidelerde hiç rozetleşme görülmemiştir. - - Pink Edge - - , - - Pure White - - , " Dark Purple - - çeşitlerine ait fideler, 1-3-5 yaprak çiftleri üzerinden budandığında artan budama yüksekliği, gelişme sürelerini kısaltmıştır. Çeşitlerde en uzun boylar, bir sapta oluşan en fazla çiçek ve tomurcuk sayıları, en fazla taze kesme çiçek ağırlığı, 3 yaprak çifti üzerinden budanan bitkilerde görülmüştür. %0.05-0.10-0.15 konsantrasyonlarında ve N:P:K oranı 14:9:8 olan temel gübre ile gübrelenen parsellere dikilen fideler, 3 gruba ayrılarak vejetasyon süresince N: P205:K20 oranı 1:0:5:1:3 olan sıvı kompoze gübrelerle %0.05-0.2-0.3 konsantrasyonlarında gübrelenmişlerdir. En kısa gelişme süreleri, bir sapta oluşan en fazla çiçek ve tomurcuk sayıları, en uzun boylu bitkiler ile ve en fazla taze çiçek ağırlığının elde edildiği parseller, %0.05 ve %0.1 temel gübre verilen bloklardaki %0.2 oranında vejetasyon gübresi verilen parsellerdeki bitkilerde görülmüştür. %3'lük vejetasyon gübre konsantrasyonları ile doğru orantılı olarak gelişme sürelerinin uzamasına ve kalitenin düşmesine neden olmuştur. Saksılı bitki yetiştirmek amacıyla kullanılan - - Weiss - - , - - Rosa - - , Bicolor Purple D - - çeşitlerine ait vejetatif olarak üretilen fideler, 15.5.1995 tarihinde 10 cm.lik saksılara alınarak 2 gün sonra budanmış, aynı gün bir grup bitki sulama suyuna %0.1 oranında Paclobutrazol, diğer bir grup bitki ise %0.5 oranında CCC karıştırılmış su ile sulanmışlardır. Bu uygulama, 1 hafta sonra yeni gelen sürgünler 1 cm boya eriştiğinde tamamlanmıştır. Sonuçta, CCC, "Weiss - - çeşidinde etkili olmadığı halde "Rosa - - ve "Bicolor Purple D'2 çeşitlerinde kontrol bitkilerine göre bitki boylarının kısalmasına neden olmuştur. Paclobutrazol, tüm çeşitlerde boyu kısaltmada etkili olduğu gibi, CCC uygulamasına göre boyu kısaltmada daha etken olmuştur. Nitekim kontrol bitkilerine göre "Weiss - - Çeşidinde 10.8 cm "Rosa - - çeşidinde 19.6 cm, "Bicolor Purple D" çeşidinde ise 28.8 cm boy kısalmasına neden olmuştur. Anahtar Kelimeler: Eustoma grandiflorum, çimlendirme, budama, çeşit, gübreleme, Paclobutrazol, CCC, rozetleşmeÖğe İzmir Kent Örneğinde Bazı Kentsel Sitlerdeki Antropojenik Baskıların İrdelenmesi Üzerine Bir Araştırma(2012) Gülgün, Bahriye; Tahta, Bahar Türkyılmaz; Esetlili, Mustafa Tolga; Aktaş, Erden…Öğe Kalanchoe blossfeldiana (V. Poelln)'nin fotoperiyodik tepkilerinden yararlanarak bölgemiz koşullarında sürekli çiçekli bitki elde etme yöntemleri üzerinde çalışmalar(Ege Üniversitesi, 1990) Gülgün, Bahriye; Hatipoğlu, Adnan94 6. ÖZET. Kalanchoe "blossf eldi ana anaç bitkilerinden alınarak köklendirilen 60 tepe ve 60 gövde çeliğinden 30 adet tepe ve 30 adet gövde çelikleri, 30 eylül (1. dikim zamanı), 30 ekim (2, dikim zamanı), 20 aralık (3. dikim zamanı), 20 ocak (4. dikim zamanı), ve 25 şubat (5. dikim zamanı) gibi 5 fark lı dikim zamanında saksılara alınmış ve bu târihlerden iti baren 1 ay süre ile kritik gün uzunluğunun üzerinde ve m 2' ye 50 watt gelecek şekilde aydınlatılmışlardır, Sonra çi çeklerime zamanına kadar kısagün koşullarına alınmışlardır. Aynı şekilde 30 adet tepe ve 30 adet gövde köklü çeliği de saksılara alındıktan sonra yukarıda belirtilen tarihlerde doğalgün koşullarında bırakılmışlardır. Denemeye alınan bitkilerde çiçeklenme süreleri, çi çek sayıları, çiçek sapı boyları ve bitkide yaprak sapları ölçülmüş ve aşağıdaki sonuçlar alınmıştır. - Dikim zamanları (4.- dikim zamanı da dahil olmak ü- zere) geciktikçe, gelişme süreleri kısalmıştır. Kısagünde kalmaya devam eden bitkilerde (kontrollü koşullarda) 5. di kim zamanında bitkiler 4-, dikim zamanına göre ortalama 4-0 gün gecikerek çiçeklenmişlerdir. Doğal günde kalan 5. dikim zamanına ait bitkiler çiçek açmamıştır. - Gerek kontrollü gerekse doğal gün koşullarında bu lunan tepe çelikleri gövde çeliklerine göre kontrollü koşul-95 lard'a ortalama 10 gün doğal gün koş -ullarında ise 8 gün önce çiçek açmıştır. - Doğalgün koşullarında kalan "bitkiler kontrollü ko şullarda kalan "bitkilere göre daha erken çiçek açmışlardır. - Gerek kontrollü gerekse doğalgün koşullarında di kim zamanları geciktikçe çiçek açan bitkilerin çiçek sayıla rında önemli azalmalar görülmüştür. Kontrollü koşullarda bu fark 1. dikim zamanı ile 5. dikim zamanı arasında 40 adet tir..- Kontrollü koşullarda gelişen bitkilerin çiçek sa yıları doğal koşularda yetişen, gelişen bitkilerin çiçek sa yılarından dana fazla olmuştur (16 adet) ' - Gerek kontrollü gerekse doğalgün koşullarında göv de ¦ çeliklerinden.elde edilen, bitkilerin çiçek sayıları, t epe çeliklerinden elde edilen bitkilerin çiçek sayılarından da ha fazla olmuştur (7-10 adet ) - Gerek kontrollü gerekse doğalgün koşullarında tepe çeliklerinden elde edilen bitkilerin çiçek saplarının boy ları gövde çeliklerinden elde edilen bitkilerin çiçek sapı boylarından daha fazla olmuştur (3-5 cm.). - Kontrollü koşullarda gelişen bitkilerin çiçek sap larının boyu doğalgün koşullarında gelişen bitkilerin çiçek sapı boylarından ortalama olarak tepe çeliklerinde 4 cm. gövde çeliklerinde 3 cm. kadar daha fazladır.96 - 2. ve 3. dikim zamanına ait bitkilerin yaprak sa yılarında 1. dikim zamanına göre bir azalma görülmüş ve 4. dikim zamanından sonra yaprak sayıları tekrar artmaya başlamıştır. - Gövde çeliklerindeki yaprak sayıları tepe çelik- lerindeki yaprak sayılarından daha fazladır. -. Bitkilerin kontrollü koşullarda veya doğal gün ko şullarında kalması bitkilerdeki yaprak sayılarını etkile memiştir. ; - Yaz aylarında çiçekli kalanchoe yetiştirme amaç- lıyan bu araştırmada uygulanan kültür yöntemi ile 2-Û Nisan- 25 Ağustos tarihleri arasında çiçekli bitki elde- adilmiş- tirÖğe Kent kimliği kodlarının oluşturulması:(Ege Üniversitesi, 2009) Altuğ Turan, İpek; Gülgün, BahriyeCity, Identity, Identity Code, Konak and Karabaglar Subdistricts of Izmir.;Hızlı ve çarpık kentlesmenin sonucu olan artan kimlik sorunsalının incelendigi bu arastırmada Konak ilçesinin (6 Mart 2008 tarih / 5747 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla Konak lçesi sınırları aynı kalmak suretiyle, Konak ve Karabaglar olmak üzere iki ayrı ilçeye ayrılmıstır); merkez ilçe olması, zmir ilinde gerçeklesen degisimlerin büyük bölümünün merkezi olması ve pek çok döneme ait eseri barındırması arastırma alanı olarak belirlenmesinde etkili olmustur. Bu baglamda öncelikle arastırma alanında tarihsel süreçte öne çıkan mekan ve ögeler belirlenmistir. Çalısma alanı sınırları içerisinde yer alan 168 adet mahalle, 105 adet cadde / bulvar gözlenmis ve mahalle sınırları içerisinden seçilen 394 kullanıcı ile hane anketi gerçeklestirilmistir. Gözlem çalısmaları kapsamında, mahalle ve cadde / bulvar gözlem formu olmak üzere 2 farklı gözlem formundan yararlanılmıs, mahalleler "Mahalle Gözlem Formu" aracılıgıyla; "Algısal" "Sokak Dokusu" ve "Kimlik Tipi" yönüyle degerlendirilmistir. Arastırma alt alanlarında fiziksel kimlik kodları arasına girebilecek potansiyelde örnekler bulunması durumunda, bu örnekler de degerlendirmeye alınmıstır. "Cadde / Bulvar Gözlem Formu" yardımıyla cadde ve bulvarların sınırları belirlenmis ve fiziksel dokusu degerlendirilmistir. Gözlem çalısmalarını takiben gerçeklestirilen anket çalısmaları ile kullanıcıların, arastırma alanını imgesel yönden nasıl degerlendirdigi ve imgelemlerinde öne çıkan ögeler belirlenmistir. Tarihsel süreçte öne çıkan pek çok öge ve mekanın, günümüzde hala önemini korudugu, restorasyon ve koruma çabalarının bu baglamda devam ettigi ancak çarpık kentlesmenin baskısı altında ve yönetsel hataların etkisiyle islevini tam olarak yerine getiremeyerek kent kimligine olan etkisinin kaybolma tehlikesine girdigi görülmektedir. Çalısma sonucunda arastırma alanının, kimlik kodu olabilecek pek çok mekan ve ögeye sahip oldugu ancak gerek kullanıcılar gerekse arastırmacı tarafından, yerlesim ölçeginde olumsuz imgesel etki tasıdıgı saptanmıstır.;Kent, Kimlik, Kimlik kodu, İzmir Konak ve Karabaglar İlçeleri.Öğe Kentsel Kimlik ve Kentli İlişkisi Üzerine Bir Araştırma(2016) Turan, İpek Altuğ; Gülgün, BahriyeEndüstri devriminin etkisiyle hızlanan plansız kentleşme sonucunda kimliği olumsuz yönde değişim süreci içine giren günümüz kentleri, karakteristik özelliklerini kaybederek birbirine benzeyen yerleşimler haline dönüşmektedir. Söz konusu bu kentlerin kimliğinde öne çıkan pek çok öğe ve mekânın, günümüzde hala önemini korumasına karşın çarpık kentleşmenin baskısı altında ve yönetsel hataların etkisiyle işlevini tam olarak yerine getiremeyerek kent kimliğine olan etkilerinin kaybolma tehlikesine girdiği görülmektedir. Bu araştırmanın konusu, benzer bir sorunla karşı karşıya olan İzmir Kentinde kimlik sorunsalının Konak-Karabağlar İlçesi örneğinde değerlendirilmesidir. Gerek yerleşimin kendisinin gerekse yerleşimin parçası olan sembolik öğelerin (kimlik kodlarının) kent kimliğine olan imgesel etkisinin araştırıldığı bu çalışmada uzman ve kullanıcı değerlendirmesi ana ölçüt olarak kabul edilmiş ve bu perspektiften hareketle gözlem ve anket yöntemleri kullanılmıştır. Çalışma sonucunda; söz konusu negatif etkilerin sebeplerini ortadan kaldıracak ve yerleşim genelindeki algının iyileştirilmesine yönelik çözüm önerileri getirilmiştir.Öğe Kesme Çiçeklerin Önemi ve Tokat Kentinde Tüketicilerin Tercihlerinin Belirlenmesi(2020) Gülgün, Bahriye; Yazici, KübraAmaç: Kesme çiçek istihdam olanakları sağlaması dekoratif, kolay taşınabilen bakımgerektirmemesinden dolayı Türkiye’de tüketim potansiyeline sahiptir. Tokat kentindekesme çiçek ürünlerine yönelik tüketim eğilimleri, desenleri ve satın alma davranışlarınısaptamaktır. Kesme çiçeklerin tüketimi ve tercih yöneliminin belirlenmesi ile kesmeçiçek alanında bilimsel altlık oluşturulacağı düşünülmektedir.Materyal-Metot: Araştırmanın materyalini Mart-Aralık 2019 tarihleri arasında Tokatkentindeki kesme çiçek bitkileri tüketicilerinden elde edilen veriler oluşturmaktadır.Tüketicilerin kesme çiçek ürünlerine olan eğilimleri ve satın alma davranışlarınıele alan bu çalışma, yüz yüze yapılan anket çalışması yoluyla elde edilen veriler ilegerçekleştirilmiştir. Çalışmada tüketiciye 5’li Likert ölçeğinde yöneltilen ifadelerin faktöranalizi, ifadelerin güçlülüğü incelenmiştir.Bulgular: Yaş ortalaması olarak bakıldığında en çok tüketici grubu, %43,8 oranı ile31-45 yaş aralığındaki tüketici grubudur. Bekar bireyler evli bireylere oranla ve şehirmerkezinde yaşayan bireyler ilçelerde yaşayanlara oranla daha fazla kesme çiçektüketimi gerçekleştirmektedir. Kesme çiçeği en fazla tüketen yaş gurubu %43,8 oranıile 31-45 yaş aralığındakiler iken 60 yaş ve üzerinde bu oranın %11 lere düştüğügörülmektedir.Sonuç: Kesme çiçek satışı yapanlar, kesme çiçek talebini artırmak amacıyla vazoömrü, sertifikasyon gibi özelliklere dikkat çekerek çiçek reklamları verebilir. Pazarlamakampanyaları, tazelik garantilerinin yanı sıra çiçeklerin vazo ömrünü uzatacak ürünlerve diğer önlemler vurgulanarak yapıldığında, tüketici tercihlerini olumlu etkileyeceğibir gerçektir.Öğe Ulaşım peyzajının işlevsel kullanımının değerlendirilmesi; Gebze - İzmir otoyolu(2021) Yazici, Kübra; Gülgün, BahriyeAmaç: Günümüzde ulaşım mesafelerinin arttığı ve kısa tatillerin büyükçoğunluğunun yollarda geçtiği düşünüldüğünde, turizme katkıları bakımındanulaşım peyzajının öne çıktığı görülmektedir. Ulaşım peyzajından; doğal peyzajlarısunması, emniyetli bir güzergah oluşturulması ve karayolunu teşvik edici özellikteolması beklenir. Alana ait arazi gözlem verileri ve literatür araştırmaları iledesteklenen bu çalışmada; emniyet ve konforu içerisinde barındıran, kaliteli kentselmekanları oluşturmada Gebze-İzmir Otoyolu ulaşım peyzajının olumlu ve olumsuzyönleri ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır.Materyal ve Yöntem: Gebze-İzmir otoyol güzergahında yapılan peyzaj uygulamave bakım işleri kapsamında, bitkilendirme çalışmalarının fonksiyonel ve estetikyönden uygunluğu; inşaat tekniği yönünden, trafik tekniği yönünden, peyzaj içindekiişlevlerine katkıları, biyolojik işlevleri bakımından 4 grup olarak 10 uzman tarafındanpuanlanarak değerlendirilmiştir. Puanlamada 5’li likert ölçeği kullanılmıştır. Eldeedilen verilerin, peyzaj planlama ile ilişkisini belirlemek amacıyla Q-sort analizi iledeğerlendirilmiştir.Sonuç: Elde edilen verilere göre en yüksek puanlar gruplarına göre; inşaat tekniğiyönünden değerlendirilmesi sonucunda toprağın stabilizasyonu açısından 8 puan,heyelan ve kaymalara mani olma açısından ise 4 puan almıştır. Yolbitkilendirmelerinin trafik tekniği yönünden değerlendirilmesi sonucunda kaza veyanılmaları engellemek veya hafifletmek açısından 8 puan, far ışıklarına karşıperdeleme açısından 10 puan, peyzaj içindeki işlevleri parametresinde yer alanyeniden yeşil bir çevrenin yaratılması açısından 16 puan alırken; biyolojik işlevleriaçısından en düşük puanı almıştır.