Yazar "İzci, Hilal" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe ÇEVİRİBİLİMİNDE THEO HERMANS BAĞLAMINDA DİZGE ODAKLI BİR YAKLAŞIM(2021) Yücel, Faruk; İzci, HilalÇeviride dizge odaklı yaklaşım denildiğinde akla ilk gelen isimlerden biri Çoğuldizge (Polysystem) Kuramı ile bilinen Itamar Even-Zohar’dır. Bununla birlikte, Belçikalı çeviribilimci Theo Hermans 1999’da yayımlanan Translation in Systems adlı eseriyle çeviride dizge odaklı yaklaşımları irdeleyip dizge kavramını açımlayarak Alman sosyolog Niklas Luhmann’ın dizge yaklaşımını çeviribilime uyarlamasıyla farklı bir bakış açısı getirmiştir. Bu makalede, Hermans’ın çeviride seksenli yıllardan itibaren tartışılan dizgesel yaklaşımları nasıl değerlendirdiğini ve özelde çeviri sosyolojisi alanında sınırlı bir ilgiyle karşılanan Luhmann’ın dizge kuramının çeviribilim alanında neden ve nasıl kullanılabileceğine yönelik görüşleri ele alınmıştır. Bu bağlamda, Hermans’ın Çoğuldizge Kuramı’nı hangi açılardan eleştirdiği ve söz konusu kuramdaki kavramsal yaklaşımları nasıl sorguladığı dile getirilmiştir. Çalışmada ayrıca, çeviribiliminde sosyolojiden aktarılan bazı kavramların çeviribilimine nasıl yansıdığı ve bunun çeviri biliminin sınırlarını nasıl genişlettiği irdelenmiştir. Dolayısıyla disiplinler arası ilişkilere açık bir alan olan çeviribilimin sosyolojiden nasıl etkilendiği Luhmann’ın kuramı çerçevesinde tartışılmıştır.Öğe “Çeviri” ve “Arada Kalmışlık” Metaforu Olarak “Kafes”(2023) İzci, Hilal; Yağcı, Selin ErkulEdebi eserlerde hem yazarın hem de okurun gerçeklikle kurgu arasında bir ölçüde bağ kurması olağandır. Bu bakımdan, bir toplumdaki çevirmen algısı hakkında fikir edinmek için kurgusal eserlerde çevirmenlerin, çevirinin ve çevirmenlik mesleğinin ne şekilde yansıtıldığına bakmak çeviribilime yeni bakış açıları kazandırır. Özellikle, kavramların giderek bulanıklaştığı, ikili karşıtlıkların yerini çok boyutluluk ve karmaşıklığa bıraktığı günümüz dünyasında, kurgusal eserlerde çevirmen figürü arada bulunuşluğun, yeni oluşan melez kültürlerin ve yerleşik kalıplara oturtulamayan kavramların simgesi haline gelmiştir. 20. yüzyılın sonları itibariyle oluşturulan kurgusal eserlerde çevirmen karakterlere sıklıkla rastlanması bu bakımdan tesadüf eseri değildir. Bu çerçevede, bu makalede ana karakter Neveser’in çevirmen olduğu Selim İleri’nin Kafes (1987) adlı romanındaki çevirmen karakterler daha önce bu alanda yapılmış çalışmalar ışığında incelenerek, toplumda bir birey olarak çevirmenin, çeviri faaliyetinin ve çevirmenlerin kendi mesleklerine ve toplumun diğer fertlerinin bu mesleğe yaklaşımına dair veriler metin incelemesi yöntemiyle tartışılacaktır. Osmanlı İmparatorluğunun son yıllarından 1980’lere uzanan geniş bir zaman aralığında çevirmenlere, çeviri pratiklerine, yayıncılık piyasasının değişen koşullarına yaklaşımı ve toplumun geçirdiği köklü değişimleri romanın ana karakteri Neveser’in gözünden okuduğumuz Kafes çeviriyi karmaşık kadın-erkek, eski-yeni, arada kalmışlık metaforlarıyla işlemektedir. Bu makalenin iki temel amacı vardır. Biri kurgusal eserlerin gerçekliğe ayna tuttukları yaklaşımından yola çıkarak romanı anlatılan döneme ait alternatif bir tarihsel anlatı olarak irdelemektir. İkinci amaç ise, Kafes’i ve tüm eserin ana izleğini oluşturan çeviriyi “transmesis” kavramı ışığında ele almaktır.