Yazar "Özdamar, Nurcan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Nörosirürji Yogun Bakim Ünitesinde Hastalardan Izole Edilen Mikroorganizmalar(2003) Derbent, Abdurrahim; Dalbastı, Tayfun; Özdamar, Nurcan; Özenç, Dilek…Öğe Servikal faset kilitlenmesinde tedavi seçenekleri(1998) Zileli, Mehmet; Coşkun, Erdal; İşlekel, Sertaç; Öner, Kazım; Övül, İzzet; Özdamar, Nurcan1978-1992 yılları arasında 14 yıllık bir dönemde Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroşirurji Kliniğinde 45 hasta travmatik servikal faset kilitlenmesi nedeniyle tedavi edilmiştir. Bu olguların 33 ünde unilateral, 12 sinde bilateral faset kilitlenmesi saptanmıştır. Faset kilitlenmesi en sık C6-C7 seviyesinde (%38) görülmüştür. Tüm hastalara öncelikle iskelet traksiyonu ile kapalı redüksiyon denenmiştir. Redüksiyon sağlanan olgulara anterior girişim ile kemik füzyon uygulanmıştır. Son yıllarda kemik grefte ilaveten plak ile tespit de yapmaktayız. Redüksiyon sağlanamayan olgulara ise posterior girişim ile açık redüksiyon ve posterior enstrümentasyon uygulanmıştır. İlk 7 gün içinde uygulanan traksiyonlarla hastaların yaklaşık %40 ında redüksiyon sağlanabilmiştir. Ancak 7 günden sonra görülerek traksiyon uygulanan hiçbir hastada faset kilitlenmesi traksiyonla redükte edilememiştir. Faset kırığının mevcut olup olmaması redüksiyonu ciddi şekilde etkilememektedir. Anterior tespit uygulanan 15 olgudan 5 inde deformite gelişmesi üzerine bu olguların 3 üne daha sonra posterior tespit, 2 sine ise Halo ceket uygulanmıştır. Posterior girişim uygulanan 30 olgudan 9 unda daha sonra tekrar deformite gelişmiş, bu nedenle bu hastaların 3 üne ayrıca Halo ceket uygulanmıştır. Diğer 6 olguya ise anterior girişim ile kemik füzyon uygulanmıştır. Travmatik servikal faset kilitlenmesi ciddi morbiditesi ve tedavi sorunları olan bir travma şeklidir. Bu olgular için tek ve basit bir tedavi formülü yoktur.Öğe Sıçanlarda deneysel stroke modeli(Ege Üniversitesi, 1999) Özdamar, Nurcanİnme insidansı son yıllarda giderek artmaktadır. İnme kalp hastalıkları ve kanserden sonra üçüncü sıklıkta görülen ölüm nedeni olmaya devam etmektedir. Oluşturulan deneysel iskemi modellerinin standart ve okjektif yöntemlerle monitörize edilebilir olması gereklidir. Biz çalışmamızda bu amaçla Pulsinelli tarafından tanımlanan sıçanlarda dört damar oklüzyonu yöntemini kullandık ve bu yöntemle SEP değişikliklerini monitörize ettik. Kullanılan on sıçanda kortikal yanıtların amplitüdünde azalma izlendi ve 10 dakikalık global iskemi ile amaçlanan iskeminin oluştuğu gösterildi. Reperfüzyon döneminde kortikal yanıtlarının amplitüdü iskemi öncesi düzeye yükseldi.Öğe Ultrasonik kemik küretin Nöroşirurji'de kullanımı(Ege Üniversitesi, 2012) Övül, İzzet; Dalbastı, Tayfun; Öner, Kamil Kazım; Özdamar, Nurcan[Abstract Not Available]