Adalet, pratik akıl, eylem: Bir Antigone okuması
Küçük Resim Yok
Tarih
2015
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Bu yazı Sophokles’in Antigone tragedyasını “eylem” ve “anlam” arasındaki çetrefil ilişkinin tartışıldığı bir oyun olarak okumayı öneriyor. Bir eylemi “anlamlı” ve dolayısıyla “anlaşılabilir” kılan şey nedir? Antigone’yi okurken özellikle sormak durumunda olduğumuz bir soru bu çünkü Antigone’nin eylemi ne kendisi ne de başkaları tarafından tam olarak anlaşılır oyunda. Başka bir deyişle, eylemin anlamı onu gerçekleştiren failin kendisi de dahil olmak üzere hiç kimse için apaçık değildir oyun boyunca. Bu motifi nasıl anlamalıyız? Eylemi anlamlandırma konusunda oyun boyunca süregiden kargaşayı nasıl yorumlamalıyız? Bu yazıda önerilen cevap şöyle özetlenebilir: Antigone’nin eylemi, içinde gerçekleştiği “bağlamda” anlaşılmamaya mahkumdur çünkü bu bağlamın önkabullerine ve sınırlarına meydan okuyan bir eylemdir. Antigone’nin eylemi kendi “anlaşılabilirlik koşullarını” yaratır. Dolayısıyla, içinde gerçekleştiği bağlamın, sınırlarına meydan okuduğu dünyanın perspektifinden değil, ama ortaya çıkmasına önayak olduğu yeni bir dünyanın perspektifinden, yani retrospektif olarak anlaşılabilir ancak. Bu yeni perspektif, krize tanıklık eden ve söz konusu krizden öğrenerek/dönüşerek çıkan Thebai’nin, Antigone sonrası Thebai’nin perspektifidir.
This essay reads Sophocles’ Antigone as a play that negotiates the complicated relationship between “action” and “meaning”. What is it that makes an action “meaningful” and renders it “intelligible”? This is a question that we must especially ask in reading Antigone since the meaning of the heroine’s action remains opaque both for herself and for others. How are we to interpret this confusion that runs like a red thread throughout the play? My short answer is that the meaning of an action is context-bound. Antigone’s deed lacks a stable meaning in the play precisely because it defies the fundamental assumptions of the very context in which it is performed. In other words, it is the kind of action that creates its own conditions of intelligibility. The deed becomes meaningful only in retrospect, that is, not in the context of Thebai as it stands, but from within the perspective of a new (post-Antigone) Thebai that Antigone’s action helps bring about.
This essay reads Sophocles’ Antigone as a play that negotiates the complicated relationship between “action” and “meaning”. What is it that makes an action “meaningful” and renders it “intelligible”? This is a question that we must especially ask in reading Antigone since the meaning of the heroine’s action remains opaque both for herself and for others. How are we to interpret this confusion that runs like a red thread throughout the play? My short answer is that the meaning of an action is context-bound. Antigone’s deed lacks a stable meaning in the play precisely because it defies the fundamental assumptions of the very context in which it is performed. In other words, it is the kind of action that creates its own conditions of intelligibility. The deed becomes meaningful only in retrospect, that is, not in the context of Thebai as it stands, but from within the perspective of a new (post-Antigone) Thebai that Antigone’s action helps bring about.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Sosyal Bilimler Tarihi
Kaynak
Toplum ve Bilim
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
0
Sayı
133