Planlı davranış teorisine dayalı kadına yönelik eş şiddeti eğitim programının hemşirelerin/ebelerin şiddet olgularına yönelik yaklaşımlarına etkisi
Yükleniyor...
Dosyalar
Tarih
2018
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Ege Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Giriş: Kadına yönelik eş şiddeti neden olduğu akut morbidite, mortalite ve kadın sağlığındaki kronik etkilerinden dolayı önemli bir halk sağlığı sorunudur. Hemşire ve ebelerin kadına yönelik şiddetteki rol ve sorumlulukları şiddeti saptamak, mağdurlara bakım vermek ve uygun kaynaklara yönlendirmektir. Bu açıdan hemşire ve ebelerin şiddet olgularına yönelik yaklaşımlarının belirlenmesi, farkındalıklarının arttırılması ve şiddete uğrayan kadına destekleyici ve yardım edici girişimlere yönelik çalışmaların yapılması şiddetle mücadelede önemlidir. Araştırmanın amacı; planlı davranış teorisine dayalı kadına yönelik eş şiddeti eğitim programının hemşirelerin ve ebelerin şiddet olgularına yönelik yaklaşımlarına etkisini değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Bu çalışma, randomize kontrollü ön test-son test düzeninde deneysel tasarımda yapılmıştır. Araştırma Denizli il merkezindeki 58 Aile Sağlığı Merkezinde aile sağlığı elemanı kadrosunda çalışan hemşire ve ebelerle Aralık 2016-Ağustos 2017 tarihleri arasında yürütülmüştür. Araştırma girişim grubundan 50, kontrol grubundan 49 hemşire ve ebe ile tamamlanmıştır. Hemşire ve ebeler çalıştıkları Aile Sağlığı Merkezlerine göre yaş ve eğitim durumları göz önünde bulundurularak randomize edilmiştir. Veri toplamada, Birey Tanıtım Formu, Sağlık Çalışanlarının Kadına Yönelik Eş Şiddeti Konusunda Tutum ve Uygulamaları Ölçeği, Sağlık Çalışanlarının Kadına Yönelik Eş Şiddeti Bildirimi Yapma Niyeti/Davranışı Ölçeği ve kadına yönelik eş şiddeti bildirim formu kullanılmıştır. Araştırmanın başında girişim ve kontrol grubuna ön test değerlendirilmesi yapılmış, daha sonra girişim grubuna haftada bir kez, 60 dakikadan oluşan dört haftalık eğitim programı uygulanmıştır. Her iki gruba da eğitim programından iki hafta sonra son test, üç ay sonra 1. izlem, altı ay sonra 2. izlem değerlendirmeleri yapılmıştır. Araştırma verileri yüzyüze görüşme ve kâğıt kalem tekniği kullanılarak araştırmacı tarafından toplanmıştır. Araştırma için Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik Araştırmalar Etik Kurulu'ndan, araştırmanın yürütüldüğü kurumdan ve katılımcılardan etik izin alınmıştır. Veriler; sayı-yüzde dağılımı, ortalama-standart sapma, ² analizi, tekrarlı ölçümlerde çift yönlü varyans analizi, bağımsız gruplarda t testi, tekrarlı ölçümlerde tek yönlü varyans analizi ve Bonferroni düzeltmeli eşleştirilmiş iki grup arasındaki farkın t testi ile SPSS 22.0 programında analiz edilmiştir. Bulgular: Girişim grubu hemşire ve ebelerin yaş ortalaması 39.660.61, kontrol grubunun 39.360.54, girişim grubunun %14.0'ı hemşire, %86.0'ı ebe, kontrol grubunun %8.2'si hemşire, %91.8'i ebedir. Girişim grubunun %52.0'ı lisans, kontrol grubunun %51.0'ı ön lisans mezunudur. Grupların kadına yönelik eş şiddeti konusundaki tutum ve uygulamaları ölçeği puan ortalamalarında grup, zaman ve grup*zaman etkileşimi açısından anlamlı düzeyde farklılık (p<0.001) bulunmuştur. Ölçeğin "hazır hissetme", "kendine güven", "uygulayıcının kontrol eksikliği", "profesyonel destekler" ve "şiddet araştırması" alt boyutlarında, kontrol grubuna göre ön test değerlendirmesi dışında tüm ölçüm zamanlarında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur. Ölçeğin "konuyu açmada rahatlık", "uygulamadaki engeller" ve "uygulayıcının sonuçları sorgulaması" alt boyutlarının puan ortalamalarının analizi sonucunda ise gruplar arasında anlamlı farklılık bulunmazken (p>0.005), zaman ve grup*zaman etkileşimi açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık (p<0.001) saptanmıştır. Grupların kadına yönelik eş şiddeti bildirimi yapma niyeti/davranışı ölçeği puan ortalamaları karşılaştırıldığında gruplar arasında anlamlı farklılık bulunmazken (p>0.005) zaman ve grup*zaman etkileşimi açısından anlamlı farklılık (p<0.001) bulunmuştur. Kadına yönelik eş şiddeti bildirim formu doldurmada, girişim ve kontrol grubu arasında yapılan istatistiksel analizde her iki grup arasında ön test ve izlemler sonunda istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmuştur (p<0.05). Programın, hemşire ve ebelerin kadına yönelik eş şiddeti konusundaki tutum ve uygulamaları puan ortalamalarına etki düzeyinin büyük (d=0.886), kadına yönelik eş şiddeti bildirimi yapma niyeti/davranışı ölçeği puan ortalamalarına etki düzeyinin küçük (d=0.434) olduğu saptanmıştır. Sonuç: Bu sonuçlar eğitim programının hemşire ve ebelerin kadına yönelik eş şiddeti olgularına yönelik yaklaşımlarını geliştirmede etkili olduğunu göstermektedir.
Introduction: Intimate partner violence against women is an important public health problem due to acute morbidity, mortality and its chronic effects on women's health. The fundamental roles of nurses and midwives include recognizing violence and providing care and suitable services for victims of violence. Determining nurses and midwives' approaches toward violence, raising their awareness and conducting supportive studies regarding initiatives to help women who are exposed to violence are important steps toward the elimination of violence. This study aims to analyze the effect of intimate partner violence against women training program based on the theory of planned behavior on nurses' and midwives' perceptions of violence. Material and Method: This is a randomized, controlled study, and with a pretest-posttest and an experimental design. It was conducted with nurses and midwives working as family health personnel in 58 family health centers in Denizli from December 2016 to August 2017. The study was carried out with nurses and midwives: 50 in the experimental group and 49 in control group. The nurses and midwives were randomly assigned considering their age and educational level according to the family health center where they work. An individual description form, the Health Care Provider Survey of Intimate Partner Violence Attitudes and Practices, the Scale of Health Professionals' Intentions/Behaviors Regarding Reporting Intimate Partner Violence and the Notification Form for Intimate Partner Violence were used to collect data. A pretest was administered to the experimental and control groups, and then the experimental group participated in a 60-minute training program once a week for four weeks. Both groups did a posttest, first observation and second observation two weeks, three months and six months after the training program relatively. The data were collected in face-to-face interviews and questionnaires. Ethical approval for the study was obtained from the Faculty of Medicine Clinical Research Ethical Board of Ege University, the institution conducting the study and the participants. The data were analyzed using number and percentage distributions, means, standard deviations, ²analysis, two-way variance analysis for repeated measures, independent samples t-test, one-way variance analysis for repeated measures, and the Bonferroni corrected paired sample t-test through SPSS 22.0 software. Results: The mean ages of nurses and midwives in experimental and control groups were 39.660.61 and 39.360.54, respectively. In the experimental group, 14.0% of the participants were nurses, and 86.0% were midwives. In the control group, 8.2% were nurses, and 91.8% were midwives. In the experimental group, 52.0%, and in the control group, 51.0% had earned associate's degrees. Significant differences were found in mean scores on the Health Care Provider Survey of Intimate Partner Violence Attitudes and Practices by group, time and group*time interaction (p<0.001). There were statistically significant increases in the experimental group's subscale scores for preparedness, self-confidence, practitioner lack of control, professional support and abuse inquiry in all measurements except the pretest. No significant differences were found between the groups' scores on the comfort following disclosure, practice pressures and practitioner consequences of asking subscales (p>0.005), but statistically significant differences were found by time and group*time interaction (p<0.001). No significant differences were found in the groups' mean scores on the Scale of Health Professionals' Intentions/Behaviors Regarding Reporting Intimate Partner Violence (p>0.005), but significant differences were found by time and group*time interaction (p<0.001). The statistical analysis conducted between the intervention and control groups for filling notification form for intimate partner violence found statistically significant differences in pretest and observations (p<0.05). The effect size of the Health Care Provider Survey of Intimate Partner Violence Attitudes and Practices mean scores was high (d=0.886), and the effect size of the Scale of Health Professionals' Intentions/Behaviors Regarding Reporting Intimate Partner Violence mean scores was low (d=0.434). Conclusion: These results show that this training program effectively developed the nurses' and midwives' knowledge about intimate partner violence.
Introduction: Intimate partner violence against women is an important public health problem due to acute morbidity, mortality and its chronic effects on women's health. The fundamental roles of nurses and midwives include recognizing violence and providing care and suitable services for victims of violence. Determining nurses and midwives' approaches toward violence, raising their awareness and conducting supportive studies regarding initiatives to help women who are exposed to violence are important steps toward the elimination of violence. This study aims to analyze the effect of intimate partner violence against women training program based on the theory of planned behavior on nurses' and midwives' perceptions of violence. Material and Method: This is a randomized, controlled study, and with a pretest-posttest and an experimental design. It was conducted with nurses and midwives working as family health personnel in 58 family health centers in Denizli from December 2016 to August 2017. The study was carried out with nurses and midwives: 50 in the experimental group and 49 in control group. The nurses and midwives were randomly assigned considering their age and educational level according to the family health center where they work. An individual description form, the Health Care Provider Survey of Intimate Partner Violence Attitudes and Practices, the Scale of Health Professionals' Intentions/Behaviors Regarding Reporting Intimate Partner Violence and the Notification Form for Intimate Partner Violence were used to collect data. A pretest was administered to the experimental and control groups, and then the experimental group participated in a 60-minute training program once a week for four weeks. Both groups did a posttest, first observation and second observation two weeks, three months and six months after the training program relatively. The data were collected in face-to-face interviews and questionnaires. Ethical approval for the study was obtained from the Faculty of Medicine Clinical Research Ethical Board of Ege University, the institution conducting the study and the participants. The data were analyzed using number and percentage distributions, means, standard deviations, ²analysis, two-way variance analysis for repeated measures, independent samples t-test, one-way variance analysis for repeated measures, and the Bonferroni corrected paired sample t-test through SPSS 22.0 software. Results: The mean ages of nurses and midwives in experimental and control groups were 39.660.61 and 39.360.54, respectively. In the experimental group, 14.0% of the participants were nurses, and 86.0% were midwives. In the control group, 8.2% were nurses, and 91.8% were midwives. In the experimental group, 52.0%, and in the control group, 51.0% had earned associate's degrees. Significant differences were found in mean scores on the Health Care Provider Survey of Intimate Partner Violence Attitudes and Practices by group, time and group*time interaction (p<0.001). There were statistically significant increases in the experimental group's subscale scores for preparedness, self-confidence, practitioner lack of control, professional support and abuse inquiry in all measurements except the pretest. No significant differences were found between the groups' scores on the comfort following disclosure, practice pressures and practitioner consequences of asking subscales (p>0.005), but statistically significant differences were found by time and group*time interaction (p<0.001). No significant differences were found in the groups' mean scores on the Scale of Health Professionals' Intentions/Behaviors Regarding Reporting Intimate Partner Violence (p>0.005), but significant differences were found by time and group*time interaction (p<0.001). The statistical analysis conducted between the intervention and control groups for filling notification form for intimate partner violence found statistically significant differences in pretest and observations (p<0.05). The effect size of the Health Care Provider Survey of Intimate Partner Violence Attitudes and Practices mean scores was high (d=0.886), and the effect size of the Scale of Health Professionals' Intentions/Behaviors Regarding Reporting Intimate Partner Violence mean scores was low (d=0.434). Conclusion: These results show that this training program effectively developed the nurses' and midwives' knowledge about intimate partner violence.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Kadına Yönelik Eş Şiddeti, Planlı Davranış Teorisi, Eğitim Programı, Hemşirelik, Ebelik, Intimate Partner Violence, Theory Of Planned Behavior, Training Program, Nursing, Midwifery