Palosuranın preeklamptik gebe sıçan ve yavruları üzerine etkileri
Yükleniyor...
Dosyalar
Tarih
2022
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Ege Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/closedAccess
Özet
Preeklampsi, tüm dünyada gebeliklerin yaklaşık %5-7'sini etkilemektedir. Fetal ve maternal morbidite ve mortalitenin önemli nedenlerinden biridir. Preeklampsi; proteinüri, uteroplasental disfonksiyon veya maternal organ disfonksiyonundan bir veya daha fazlasının eşlik ettiği 20. gebelik haftası ve sonrasında başlayan gestasyonel hipertansiyon olarak tanımlanmaktadır. Deney hayvanlarına N-Nitro L-Arjinin Metil Ester (L-NAME) uygulaması iyi bilinen bir deneysel hipertansiyon, kardiyovasküler ve böbrek hastalığı modelidir. Sıçanlarda nitrik oksit sentazın farklı gebelik evrelerinde L-NAME tarafından inhibisyonunun hipertansiyon, proteinüri ve IUGR gibi preeklampsi benzeri semptomlara yol açtığı gösterilmiştir. Ürotensin II (U-II), bugüne kadar tanımlanan en güçlü vazokonstriktör peptiddir. Gprotein ilişkili bir reseptör olan GPR14 aracılığıyla kalp ve arteriyel kan damarlarının düz kas hücreleri üzerinde vazokonstriktör etkisi bulunmaktadır. Kardiyovasküler sistem ve santral sinir sistemi başta olmak üzere böbrek, endokrin sistem ve plasenta gibi birçok dokuda U-II ve U-II reseptörü eksprese edilmektedir. Preeklamptik gebelerde yapılan çalışmalarda plazma UII seviyesi ve plasentada UTR düzeylerinin arttığı bulunmuştur. Preeklamptik gebelerde plazma ve plasenta U-II düzeyleri ile ortalama arteriyel basıncın korele olduğu gösterilmiştir. Palosuran peptid olmayan, selektif bir U-II reseptör antagonistidir. Hayvanlarda renal iskemi, nefrotoksisite ve pulmoner arteriyel hipertansiyon gibi hastalıklarda terapötik rolü çalışılmıştır. Çalışmamızda sıçanlar 4 gruba ayrılmıştır: Kontrol grubu (9. günden itibaren intraperitoneal salin uygulananlar, n=10), Palosuran grubu (14. günden itibaren günde iki kez oral gavaj ile 75 mg/kg Palosuran uygulananlar, n=8) L-NAME grubu (9. günden itibaren 150 mg/kg/gün intraperitoneal L-NAME uygulananlar, n=8) ve Tedavi grubu (9. günden itibaren 150 mg/kg/gün intraperitoneal L-NAME ve 14. günden itibaren günde iki kez oral gavaj ile 75 mg/kg Palosuran uygulananlar, n=8). Tüm gruplardaki sıçanlar östrus siklusunun uygun zamanında çiftleştirilmiş ve gebe oldukları vajinal smearde sperm varlığı ile belirlenmiştir. Gebelik boyunca her sıçanın kuyruğundan kan basıncı ölçülmüş ve metabolik kafes ile 24 saatlik idrar örnekleri toplanmıştır. Bu işlemler üç farklı zaman noktasında tekrarlanmıştır. Sezaryen sonrasında serum kreatinin, BUN, AST, ALT, hemoglobin, hematokrit, trombosit, sFlt-1, PlGF ve U-II düzeyleri ölçülmüştür. Anne böbrek, karaciğer, plasenta ve umbilikal kordu ile yenidoğan beyninde histolojik incelemeler ve eNOS, iNOS, nNOS ve UTR ile immunohistokimyasal boyama yapılmıştır. L-NAME ile artan sistolik basınç, diyastolik basınç, ortalama arteriyel basınç ve proteinüri Palosuran tedavisi sonrası azalmıştır. Serum kreatinini ve ALT L-NAME grubunda artarken BUN, AST, hemoglobin, hematokrit, trombosit sayısı, sFlt-1, PlGF ve sFlt1/PLGF tüm gruplarda benzer bulunmuştur. Ürotensin II düzeyi L-NAME grubunda Kontrol ve Palosuran grubuna göre artarken, Tedavi grubunda azalmıştır. Gruplar arasında yavru sayısı, plasenta ağırlığı ve böbrek ağırlığı açısından anlamlı farklılık bulunmamıştır. L-NAME grubunda Kontrol ve Palosuran grubuna kıyasla yavru ağırlığı azalmıştır. Histolojik incelemelerde L-NAME grubunda böbrek, plasenta, karaciğer ve yavru beyninde histolojik yapının bozulduğu ancak Tedavi grubunda düzeldiği görülmüştür. İmmunohistokimyasal incelemelerde plasenta, böbrek ve karaciğerde eNOS ekspresyonunun L-NAME grubunda azaldığı ancak Palosuran uygulamasıyla arttığı görülmüştür. iNOS'un ise L-NAME ile arttığı ancak Palosuran'la azaldığı gösterilmiştir. Serebral korteks, hipokampus ve serebellumda L-NAME ile azalan nNOS ekspresyonu Tedavi grubunda artmıştır. Sonuç olarak Palosuranın preeklampside gebe ve yavru üzerinde olumlu etkileri olduğuna dair bulgular elde edilmiştir. Altta yatan mekanizmaların daha iyi anlaşılabilmesi ve preeklampside terapötik olarak kullanılması için ileri çalışmalar gerekmektedir.;Preeklampsi; L-NAME; Ürotensin; Palosuran.;Preeclampsia; L-NAME; Urotensin; Palosuran.
Açıklama
Tıp Fakültesi, Tıbbi Farmakoloji A.B.D. Araştırma Projesi
Araştırma Projesi elektronik ortamda bulunmaktadır.
Araştırma Projesi elektronik ortamda bulunmaktadır.