Üriner sistem obstrüksiyonunun ayırıcı tanısında F-15 renogramı ile standart protokolün karşılaştırılması
Küçük Resim Yok
Tarih
2000
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Ege Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/closedAccess
Özet
ÖZET: Renal obstrüksiyon şüphesi ile gelen ve 24 hasta ile yapılan çalışmada 41 renal ünite değerlendirildi. Bu hastaların 17 sine Tc99m-Mag3 ve 7 sine Tc99m-DTPA radyofarmasötik olarak verildi. Tc99m-Mag3 ile yapılan çalışmada hastaya diüretik 10. dakikada ve Tc99m-DTPA ile yapılan çekimde diüretik 20. dakikada intravenöz olarak enjekte edildi. En az 2 günlük bir aradan sonra hasta ikinci bir çekim (F-15 prokolü) için çağrıldı. Bu uygulamada diüretik radyofarmasötik enjeksiyonundan 15 dakika önce verildi. F-15 protokolü ile yapılan çekimin sonuçları standart protokol ile kıyaslandı. Skorlama yöntemi ve vizüel olarak yapılan değerlendirmeler sonucunda belirgin normal fonksiyonu olan ve belirgin obstrüksiyonu olan renal ünitelerde iki protokol arasında farklılıkların olmadığı tespit edildi. Subtotal wash-out' un görüldüğü şüpheli durumlarda F-15 protokolünde Tmax değerlerinde genellikle azalma olduğu ve farklı bir renogram eğrisi elde edilebileceği bu çalışmada gösterilmiştir. 2 hastada toplam 3 renal ünitede subtotal washout' u olan renogramlarda obstrüktif bir eğri elde edilmiş ve 1 hastada - 1 renal ünitede standart protokolde obstrüktif gibi görünen renogram eğrisinin F-15 protokolü ile nonobstrükte bir görüntü verdiği saptanmıştır. Skorlama yönteminin kullanılması ve üç değişik protokolde çekimin yapılması renogram eğrisini yorumlamada bazı standartların yerleşmesini sağlamıştır. Obstrüktif, equivokal ve normal eğrileri ayırt etmede bu çalışmaların faydalı olduğu görülmektedir. Sonuç olarak F-15 protokolünün equivokal oranını %15 den %2[63] lere düşürmesiyle şüpheli durumlarda faydalı olduğu, ciddi böbrek yetmezliğinin olmadığı ve diüretiğe cevabın olduğu vakalarda avantaj sağladığı tespit edildi. Tek dezavantajı forse diürez ile birlikte mesanenin çabuk dolması ve 30 dakika süren çekimde teknisyeni ve hastayı zor durumda bırakmasıdır. Bunun dışında obstrüksiyon düşünülen hastalarda ilk çekim olarak F-15 protokolünün uygulanmasının bir sakıncası yoktur
Açıklama
Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.
Anahtar Kelimeler
Radyoloji ve Nükleer Tıp, Radiology and Nuclear Medicine