Bizans İmparatorluğı ve batı:

Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşüyle başlayan Bizans İmparatorluğu - Batı ilişkilileri, Komnenos Hanedanlığı döneminde yeni bir soluk kazanmıştı. Bu hanedanlığın ilk üyesi olan I. Aleksios Komnenos döneminde, Batı ile çok sıklaşan ilişkiler başlamıştı. İlk olarak Norman tehlikesine karşı Batı ile girişilen ilişkiler, bu tehlikenin atlatılmasının ardından başka bir boyut kazanmıştı. Bu kez Aleksios, Batı{nın yardımıyla birlikte, Türkleri Anadolu'dan uzaklaştırmayı hedefliyordu. Ancak sıklaşan başvurularının ardından, ortaya pekte onun istemediği bir sonuç çıkmıştı. Bu Haçlı Seferlerinin başlangıcıydı. İlk Haçlı Seferi'nde Batı ile ilişkiler zarar görse de, daha sonradan belirli bir istikrar sağlanmıştı. Lakin Aleksios'un torunu Manuel Komnenos devrinde gerçekleşen İkinci Haçlı Seferinde, tamire imkân vermeyen hatalar yapılmıştı. Dönemin kaynaklarında, Manuel'in Haçlılara karşı yürüttüğü kötü politika, çok net bir şekilde aktarılmaktaydı. Dahası yine büyükbabası Aleksios'un açmış olduğu ticari imtiyaz sorununu, Manuel Komnenos çok kötü bir şekilde yönetmişti. 12 Mart 1171'de Bizans topraklarındaki tüm Venediklileri hapse atarak, önemli bir strateji hatası yapmıştı. Böylece Bizans İmparatorluğu'nun çöküşü hızlanmıştı. Ardından gelen imparatorlarından basiretsiz ve Batı karşıtı yönetimleri, Bizans ile Batı arasındaki ilişkileri iyice germişti. Özellikle I. Andronikos Komnenos zamanında Batı'ya karşı Selahattin Eyyubi ile kurulan ilişkiler ve ardından Isaakios Komnenos devrinde, Batı'nın en güçlü lideri Friedrich Barbarossa ile Üçüncü Haçlı Seferi esnasında meydana gelen sürtüşmeler, Bizans - Batı ilişkilerine telafisi mümkün olmayan sorunlar çıkarmaktaydı. Sonuçta Batı'da artan Bizans düşmanlığı, IV. Haçlı Seferinde kendisini göstererek, Bizanslıların en güzide varlıkları olan başkentleri olan İstanbul'u kaybetmesine yol açmıştı.