Zwischen sehnsucht und überdruss
Yükleniyor...
Dosyalar
Tarih
2008
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Bu tez çalışmasında Avusturya Edebiyatı’nın Birinci Dünya Savaşı sonrasına ait üç yazarı ve bu yazarların üç eseri ile ilgili araştırma ve incelemesi yapılmıştır: Stefan Zweig Rausch der Verwandlung, Joseph Roth Radetzkymarsch ve George Saiko Auf dem Floss. Ortaya çıkan gerçek şudur ki, her üç yazara ait adı geçen eserlerin tematik yönden birbirleriyle bağlantılı olduğudur. Konu bakımından eserlerdeki geçmişe yönelik anlatımlar onları ortak bir paydada buluşturuyor. Şöyle ki; bu eserler Birinci Dünya Savaşı sonrası Avusturya Edebiyatı’nın karakteristik özelliklerini taşıyorlar. Bu karakteristik özellik imparatorluğun çöküş temasını içermektedir. Romanlar üzerindeki çalışmanın ana omurgasını Avusturya İmparatorluğu’nun temel taşları olan Provinz (Taşra), Militär (Habsburg Ordusu) ve Milieu (Sosyal Çevre) öğeleri oluşturmaktadır. Tez çalışmamda Habsburg Imparatorluğu’nun temel taşları niteliğinde olan bu unsurlar imparatorluğun yıkılması ile ilişkilendirilmiş ve ortaya konulmaya gayret edilmiştir. Bütün bu aşamalarda, araştırmacı yazar Claudio Magris’in 1966 yılında yazdığı Der Habsburgische Mythos adlı edebiyat araştırması niteliğinde olan yapıtından yola çıkılmıştır. Claudio Magris’in teorisine göre Habsburg İmparatorluğu zamanında yaşananların yüzyıllar boyu, yazar Grillparzer'den başlayarak Birinci Dünya Savaşı ve hatta sonrasına kadar olan yazarlar tarafından, bilinçli bir şekilde mitleştirilmesidir. Bu mitleştirmenin ana sebebi imparatorluğu ve imparatorluk yıkılıncaya dek içerisinde barındırdığı çok ulusluluğu (Vielvölkerstaat) bir arada tutma gayretidir. Ancak imparatorluğun yıkılmasından sonra mitleştirme son bulmamış ve devam etmiştir. Aslında, bu mitleşme Claudio Magris’e göre böylece en anlamlı ve en etkili sürece gelmiştir. Geçmişe yönelik anlatımın sebepleri kolay anlaşılır gibi değildir. Çünkü artık imparatorluğun yıkılışından dolayı kendisini ayakta tutmanın gereği kalmamış ve tek gerçeklikle olan bağ, yani Habsburg İmparatorluğu’nun varlığı da son bulmuştur. Her ne kadar yazarlar tarafından geçmişe yönelik anlatımlar devam etmiş olsa da, artık gerçeği tam anlamıyla yansıtmak mümkün değildir. Claudio Magris’e göre daha sonra yazılı edebiyata aktarılanlar Monar'inin bir zamanlar var olduğu şekliyle değil yazarların hayallerindeki şekliyle ortaya konmuş olmasıdır. Bu tezdeki amaç; yukarıda adı geçen yazarların nasıl, neden ve niçin geçmişe yönelik yazılı anlatımlar yaptığını saptamaktır. Üzerinde çalışılan edebi romanların yazım tarihlerinin Birinci Dünya Savaş sonrası 1930’lu yıllar olduğu mektup arşivlerinden ortaya konmuştur. Yapılan çalışmada yalnızca edebiyat eserlerinden yola çıkılmamış aynı zamanda tarihsel gerçeklere değinilmiş ve dönemsel özelliklerde ayrıntılı bir şekilde araştırılıp incelenmeye çalışılmıştır. Bu çalışmanın bana önemli katkılar sağladığını düşünüyorum. Stefan Zweig, Joseph Roth ve George Saiko gibi Batı ve Avusturya edebiyatının büyük üstatlarını çok daha iyi anlıyor ve eserlerini yorumlayabiliyorum. Umarım bu çalışma birçok edebiyat çalışmasına ışık tutar ve ilham kaynağı olur.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Alman Dili ve Edebiyatı A.B.D.