Meme kanseri moleküler genetik alt sınıflarının ≤35 ve >35 yaş kadınlarda karşılaştırılması
Yükleniyor...
Dosyalar
Tarih
2014
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Ege Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Giriş ve Amaç: Dünya çapında, meme kanseri kadınlarda kanserden ölümlerin önde gelen nedenidir. Meme kanseri riski yaşla birlikte artış göstermektedir. Literatür bilgilerine göre, ≤35 yaş olan hastalarda 5 yıllık hastalıksız sağkalım ve genel sağkalım süreleri,>35 yaş olan hastalardan büyük oranda daha kısadır. Yeni moleküler patolojik sınıflamaya göre, triple negatif ve HER-2 (+) meme kanseri subgrupları, luminal olanlara göre daha kötü prognostik özelliklere sahip olduğu bilinen bir gerçektir. Bu rasyonelden yola çıkılarak, yaşın moleküler subgrupları belirlemede bir etkisi olup olmadığının, ≤35 yaş ve > 35 yaş olan hastalardaki farklı prognostik gidişin, farklı iki gruptaki moleküler subgrupların dağılım farkından kaynaklanıp kaynaklanmadığının gösterilmesi amaçlanmıştır. Metod Çalışmaya Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Medikal Onkoloji Bilim Dalı'na 2000-2011 yılları arasında meme kanseri tanısı ile başvuran ≤35 yaş olan toplam ikiyüz on altı (N=216), >35 yaş olan hastalar içinden randomizasyon yoluyla ikiyüzoniki (N=212) meme kanseri hastası alınmıştır. Çalışmaya alınan hastaların her birinin demografik, klinik, patolojik ve tedavi ile ilgili verileri takip dosyaları ve patoloji raporları incelenerek kayıt altına alındı. Moleküler subtiplemeyi belirlemek amaçlı, östrojen reseptörü (ER), progesteron reseptörü (PR), cerb-B2 ve Ki-67 proliferasyon indeksleri kullanıldı. Buna göre, Luminal A hastalık ER(+), PR(+),cerb-B2 (-),Ki -67≤ %15 olarak belirlendi. Luminal B için, ER ya da PR (+) liği yanı sıra cerb-B2 (-)/(+),Ki -67> %15 kabul edildi. Triple negatif hastalıkta, her üç reseptör negatif olarak, HER-2 pozitif hastalıkta ise sadece cerb-B2 (+) olarak kabul edilerek sınıflama yapıldı. Bulgular Moleküler subtipler açısından değerlendirme yapıldığında ; ≤35 yaş 216 hastadan moleküler subtipi belli olan 166 hastada ve > 35 yaş 212 hastanın da 154 tanesinde uygun moleküler değerlendirme yapılabilecek sonuçlara patolojik olarak ulaşılabildi. Buna göre, {600}35 yaş grubunda 87'si (%40.3) Luminal B, 32'si (%14.8) Triple negatif subtipler vakaların yarısından fazlasını oluşturmaktaydı. Geri kalan hastaların 29'u (%13.4) luminal A, 18'i (%8.3) HER-2 pozitif olarak saptandı. > 35 yaş hasta grubunda ise benzer şekilde ensık görülen grup (%28.3) Luminal B iken, bu grubu iyi prognostik özelliklere sahip olan Luminal A (%22.6) takip etmekteydi. Geri kalan vakaların ise, 28'i (%13.2) Triple negatif, 18'i (%8.5) HER2 + olarak saptandı. Bizim çalışmamızda, iki farklı yaş grubu arasında moleküler subtipler açısından istatistiksel anlamlı fark saptanmadı. Ancak daha kötü prognostik özelliklere sahip olduğu bilinen triple negatif subtip ≤35 yaş grubunda rakamsal olarak daha fazla olarak belirlendi. Sonuç Meme kanserinin, genç kadınlarda daha kötü bir prognostik gidişata sahip olduğu bilinen bir gerçektir. Yeni moleküler sınıflama ile prognoz arasında sıkı bir ilişki olduğu da bilinmektedir. Ancak, bizim çalışmamızda, iki farklı yaş grubu arasında moleküler subtipler arası istatistiksel anlamlı bir fark saptanamıştır. Bu durum, çalışma popülasyonun küçüklüğü ile açıklanabileceği gibi, yaşın diğer klinikopatolojik verilerden bağımsız bir prognostik faktör olma özelliği taşıdığının da göstergesi olabilir. Konuyla ilgili, genotipik analiz bazlı daha geniş hasta serileriyle yapılmış çalışmalara gereksinim vardır.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Meme kanseri, genç yaş, moleküler subtip, prognoz., Breast cancer, young age, molecular subtype, prognosis., İç Hastalıkları A.B.D.