Hemşire ve ebelerin üriner inkontinans ile ilgili bilgi ve tutumları

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2021

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Ege Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Amaç: Üriner inkontinans, yaş ile beraber görülme sıklığı artan, yaşam kalitesinin bozulmasına neden olan, sosyal ve hijyenik problemlere yol açan istemsiz idrar kaçırma durumudur. Kadınlarda görülme sıklığı erkeklere göre daha fazladır . Sağlık ekibi içerisinde yer alan ebe ve hemşirelerin üriner inkontinansın önlenmesi ve bu sorunun giderilmesine ilişkin aktif rol almaları, özellikle üriner inkontinansın gelişmesinde risk olarak kabul edilen gebelik, doğum, doğum sonu dönemde pelvik taban kaslarının güçlendirilmesi ve diğer risk faktörlerine ilişkin eğitim ve danışmanlık hizmetlerinde etkin bir şekilde rol almaları gerekmektedir. Profesyonel sağlık çalışanı olarak inkontinanslı bireylere yaklaşımda bireylerin tedavi sürecini olumsuz yönde etkileyen bu durumu göz önünde bulundurmaları da değerlendirmelidir. Bu çalışmanın amacı hemşire ve ebelerin üriner inkontinansa yönelik bilgi ve tutumları değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Araştırmanın evrenini Gaziemir Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi (n=107) ve Buca Seyfi Demirsoy Devlet Hastanesinde (n=364) çalışan 471 hemşire ve ebe oluşturmaktadır. Örneklemini ise araştırmaya katılmayı kabul eden ve araştırmanın dahil edilme kriterlerini karşılayan 292 ebe ve hemşire oluşturmuştur. Katılımcılara Birey tanıtım formu, Üriner İnkantinas Bilgi Formu ve Üriner İnkontinans Davranış Skalası (Urinary Incontinence Attitude Scale) doldurulmuştur. Bulgular: Çalışma kapsamına alınan hemşire ve ebelerin yaş ortalaması ağırlıklı olarak 40-49 yaş aralığındadır. Katılımcıların 280’i (%95,7) kadın, 12’si (%4,3) erkektir; Katılımcıların 40’ı (%13,7) idrar kaçırma durumuna evet derken 252’si (%86,3) hayır demiştir. Hemşire ve ebelerin Bilgi Puan Ortalamaları =19,95, Davranış Puan Ortalamaları =45,49 ve bilgi puanları ile davranış puanları arasındaki ilişkiyi saptamak amacıyla korelasyon analizi yapılmış, analiz sonucunda da korelasyon katsayısı 0,36 saptanmış ve α=0,01 düzeyinde istatiksel olarak orta düzeyde pozitif yönlü anlamlı bir ilişki bulunmuştur (r=0.361, P<0.01). Bilgi puan ortalamaları arttıkça davranış puan ortalamaları artmaktadır. Katılımcıların %73,9’u, ilk zamanlarda yaşanan idrar kaçırmanın önemsenmeyebileceğine katıldıkları, %51,7’si utanç verici bir konu olduğundan, idrar kaçırma üzerine konuşmanın zor olduğuna katıldıkları, %74,3’ü idrar kaçırmanın kişinin kendi suçu olduğuna katıldıkları, düşünmektedir. Katılımcıların %27,1’i idrar kaçırmanın önemsenmesi gereken bir sorun olduğunu ve %74,0’ı idrar kaçırmanın iyileştirilebileceğini düşünmektedir. Ayrıca %91,1’i idrar kaçırmanın sosyal hayatı olumsuz yönde etkilediğini düşünürken, %94,2’si üstesinden gelinebileceğini belirtmiştir. Doğum yapma durumu ile bilgi puan ortalamaları arasında yapılan istatiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur (U=-2,26 p<0,05). Doğum yapmayan katılımcıların bilgi puan ortalamalarının diğerlerinden daha yüksek olduğu saptanmıştır. Hemşire ve ebelerin idrar kaçırmaya yönelik eğitim alma durumları ile bilgi puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmuştur (U=-3,84, p<0,05). Eğitim alan katılımcıların bilgi puan ortalamaları eğitim almayan katılımcılardan daha yüksek olduğu saptanmıştır. Hemşire ve ebelerin idrar kaçırmaya yönelik eğitim alma durumları ile davranış puan ortalamaları arasında yapılan analiz sonucunda istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur (t=2,27, p<0,05). Eğitim alan hemşire ve ebelerin davranış puan ortalamaları eğitim almayan katılımcılara oranla daha yüksektir. Sonuç: Çalışmanın sonucunda, katılımcıların çoğunluğu idrar kaçırmayı bir sorun olarak görmezken, tedavi edilebileceğini, önlenebileceğini; katılımcıların yarıdan fazlası idrar kaçırma üzerinde konuşmanın utanç verici olabileceğini ve sağlık sorunları sorgulanırken idrar kaçırma şikayetlerinin de sorgulanması gerektiğini düşünmektedir. . Sağlık ekibi içerisinde en önemli yere sahip ebe ve hemşirelerin üriner inkontinansın önlenmesi ve bu sorunun giderilmesine ilişkin aktif rol almaları, özellikle üriner inkontinansın gelişmesinden risk olarak kabul edilen gebelik, doğum, doğum sonu dönemde pelvik taban kaslarının güçlendirilmesi ve diğer risk faktörlerine ilişkin eğitim ve danışmanlık hizmetlerinde etkin bir şekilde rol almaları gerekmektedir.

Objective: Urinary incontinence is an involuntary urinary incontinence that increases with age, causes deterioration in quality of life, and causes social and hygienic problems. The incidence in women is higher than in men. The active role of midwives and nurses in the health care team regarding the prevention of urinary incontinence and the elimination of this problem is an effective way of providing training and consultancy services regarding pregnancy, childbirth, strengthening of the pelvic floor muscles and other risk factors, which are considered as a risk in the development of urinary incontinence. they need to take a role. In approaching individuals with incontinence as a professional health worker, it should also be evaluated that individuals should consider this situation, which negatively affects the treatment process. The aim of this study is to evaluate the knowledge and attitudes of nurses and midwives towards urinary incontinence. Materials and Methods: The population of the study consists of 471 nurses and midwives working in Gaziemir Nevvar Salih İşgören State Hospital (n=107) and Buca Seyfi Demirsoy State Hospital (n=364). The sample consisted of 292 midwives and nurses who accepted to participate in the study and met the inclusion criteria of the study. Individual information form, Urinary Incantinas Information Form and Urinary Incontinence Attitude Scale were filled in to the participants. Results: The average age of nurses and midwives included in the study is mainly between the ages of 40-49. 280 (95.7%) of the participants were female and 12 (4.3%) were male; hile 40 (13.7%) of the participants said yes to urinary incontinence, 252 (86.3%) said no. Nurses and midwives Knowledge Scores Mean =19.95, Behavior Mean Scores =45.49, and correlation analysis was performed to determine the relationship between knowledge scores and behavior scores. Statistically, a moderately positive and significant relationship was found (r=0.361, P<0.01). As the knowledge score averages increase, the behavior score averages increase. 73.9% of the participants agreed that incontinence experienced in the early days may be ignored, 51.7% agreed that it is difficult to talk about urinary incontinence because it is an embarrassing issue, 74.3% agreed that incontinence is one's own fault, thinks. 27.1% of the participants think that urinary incontinence is a problem to be considered and 74.0% think that urinary incontinence can be cured. In addition, while 91.1% thought that urinary incontinence had a negative impact on social life, 94.2% stated that it could be overcome. A statistically significant difference was found between the state of giving birth and the mean knowledge score (U=-2.26 p<0.05). It was determined that the knowledge score averages of the participants who did not give birth were higher than the others. A statistically significant difference was found between the education status of nurses and midwives on urinary incontinence and their knowledge score averages (U=-3.84, p<0.05).It was determined that the knowledge point averages of the participants who received the training were higher than those who did not receive the training. A statistically significant difference was found between the nurses' and midwives' training on urinary incontinence and their behavioral score averages (t=2.27, p<0.05). Behavior mean scores of nurses and midwives who received training were higher than those who did not receive training. Conclusion: As a result of the study, while the majority of the participants did not see urinary incontinence as a problem, it could be treated and prevented; More than half of the participants think that it can be embarrassing to talk about urinary incontinence and that incontinence complaints should also be questioned when their health problems are questioned. . The midwives and nurses, who have the most important place in the health care team, take an active role in preventing urinary incontinence and eliminating this problem, especially in training and consultancy services regarding pregnancy, birth, strengthening of the pelvic floor muscles in the postpartum period and other risk factors, which are considered as risks from the development of urinary incontinence. must take an active role.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Üriner İnkontinans, İnkontinans, Üriner İnkontinas ve Hemşirelik, Urinary Incontinence, Incontinence, Urinary Incontinence and Nursing

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye