Gelişimsel bir bakış açısı ile mülkiyet kavramının değerlendirilmesi
Küçük Resim Yok
Tarih
2024
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Ege Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Mülkiyet, birey ve diğerleri tarafından bilinen ve kabul edilen, ipuçları gizil ve soyut olabilen, nesne ile kişi arasındaki "aitlik ilişkisi"dir. Bu tez çalışmasında mülkiyet kavrayışı mülkiyet bilgisi, sahiplenilebilen nesneler, mülkiyet atfında bilgi kullanımı (yanlılıklar), mülkiyet hakları ve mülkiyet aktarımı boyutları üzerinden gelişimsel olarak incelenmiştir. Birinci çalışma, öncelikle 3 ila 8 yaşları arasındaki çocukların mülkiyet kavrayışını ve bu kavrayışın yetişkinler ile benzerliğini kıyaslamayı amaçlamaktadır. Çalışma 1'de mülkiyetin soyut ve çok boyutlu yapısını anlamak için, ölçmeyi amaçlayan bir soru bataryası geliştirilmiştir. Çalışma 2'nin amacı ise, bilişsel bir beceri olarak tanımlayabileceğimiz mülkiyet kavrayışı ile erken çocuklukta hızlı bir değişim geçiren yürütücü işlev, zihin kuramı ve dil becerileri gibi temel sosyal-bilişsel beceriler arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Çalışma 1'e İzmir'in farklı ilçelerinde okul öncesi eğitim alan ve ilkokula devam eden 451 çocuk (Ortay= 71.30, SS=20.34) ve 242 yetişkin (Ortyaş=30.10, SS=10.67) katılmıştır. Katılımcılardan, Demografik Bilgi Formu ve Mülkiyet Bataryası ölçümleri alınmıştır. İlk çalışmadan elde edilen sonuçlar, mülkiyetin tüm boyutlarında gelişimsel bir örüntü olduğunu ortaya koymaktadır. Özellikle 3 yaşındaki çocukların performanslarının, diğer yaş grubundaki çocukların performansından anlamlı şekilde düşük olduğu; 7 ve 8 yaşındaki çocukların neredeyse tüm mülkiyet boyutlarında en yüksek performansa sahip olduğu görülmüştür. Çocuklara mülkiyet bilgisi verildiğinde, nesne sahibinin odada mevcut olduğu koşulda çocukların nesne ve kişiyi doğru bir şekilde eşleştirebildiği; bununla birlikte nesne sahibinin odada mevcut olmadığı koşulda küçük çocukların bunu yapmakta zorlandığı tespit edilmiştir. Hangi nesnelerin (doğal veya insan yapımı) sahiplenilebildiği incelendiğinde, doğal nesneler "herhangi bir kişiye veya insana ait değil" olarak tanımlanırken, insan yapımı yapay nesnelerin "herhangi bir kişiye veya insana ait" şeklinde tanımlandığı ortaya konmuştur. Mülkiyet atfında kullanılan bilgiler incelendiğinde, görsel ve sözel bilginin tutarlı olmasının, çelişkili olmasına kıyasla tüm yaş grubundaki çocukların performansını artırdığı ortaya konmuştur. Küçük çocuklar görsel bilgiyi büyük çocuklara kıyasla daha fazla kullanırken, 6 yaşından itibaren çocuklar istikrarlı olarak sözel bilgiyi tercih etmektedir. Çocuklar mülkiyet atfında bulunurken, nesneye yakın olmayı bir ipucu olarak kullanırken, nesneyi elinde tutan ilk kişi olmayı bir ipucu olarak kullanmamıştır. Nesne kullanımına izin vermek ve nesne kullanımına ilişkin bilgi vermek mülkiyet atfında bir ipucu olarak kullanılmış ve çocukların mülkiyetin getirdiği ayrıcalıkların (hakların) farkında olduğu şeklinde yorumlanmıştır. Mülkiyet aktarımına ilişkin elde edilen sonuçlar da, hediye etme, verme ve bırakma boyutlarında gelişimsel bir örüntü olduğunu, farklı aktarım türlerinin yaşla birlikte daha fazla kabul edildiğini ortaya koymuştur. Çocukların verileri ile karşılaştırılmak üzere yetişkinlerden de ölçüm alınmış, 7 ile 8 yaşındaki çocukların tüm boyutlarda yetişkinlere yakın veya daha yüksek puanlar aldığı tespit edilmiştir. Çalışma 2'ye ise İzmir'de okul öncesi eğitim alan, 3, 4 ve 5 yaşlarında (Ortay= 53.85, SS=10.29) toplam 150 çocuk ve ebeveynleri (Ortanneyaş= 36.51, SS=4.51, Ortbabayaş= 39.37, SS=4.70) katılmıştır. Çocuklardan, Mülkiyet Bataryası, Gece-Gündüz Görevi, Boyut Değiştirerek Kart Eşleme Görevi, İleri Sayım ve Geri Sayım Görevleri, Görsel Çalışma Belleği Görevi, Hediye Bekleme Görevi, Beklenmedik Yer Görevi, Beklenmedik İçerik Görevi, Görünüş-Gerçeklik Görevi ve Peabody Dil-Kelime Testi ölçümleri alınmıştır. Ebeveynler ise, çocuklarının becerilerini değerlendirmek amacıyla, Demografik Bilgi Formu, Çocukluk Dönemi Yönetici İşlev Envanteri Ebeveyn Formu, Çocuklarda Sosyal Anlayış Ölçeği ve Duygu Ayarlama Ölçeğini doldurmuştur. İkinci çalışmada, çocukların mülkiyete ilişkin cevaplarının ilk çalışma ile tutarlılığı incelenmiş, elde edilen sonuçlar farklı bir örneklemde de mülkiyetin gelişiminin benzer örüntünün olduğunu ortaya koymuştur. Mülkiyet ile sosyal bilişsel beceriler arasındaki ilişkilerin incelendiği korelasyon analizi, mülkiyet bilgisi, görsel ve sözel bilginin çelişkili olduğu koşulda bilgi kullanımı, mülkiyet hakları ve belirli mülkiyet aktarımı türleri (hediye etme, verme, bırakma) arasında anlamlı ilişkiler olduğunu göstermiştir. Dil becerisi, en fazla mülkiyet boyutu ile ilişkili olan beceridir. Dilin, mülkiyet bilgisi, görsel-sözel çelişkili bilgi, doğal nesne, mülkiyet haklarından izin verme, mülkiyet aktarımından hediye etme, verme ve bırakma ile anlamlı ilişkilere sahip olduğu saptanmıştır. Ebeveynden alınan ölçümler ile çocuktan alınan ölçümler arasında ise ilişki bulunamamıştır. Ebeveynlerden alınan duygu düzenleme ölçümleri yalnızca yapay nesne ile, yürütücü işlev ölçümleri ise yalnızca mülkiyet aktarımının verme koşulu ile ilişkili iken, zihin kuramı alt boyutları çelişkili görsel-sözel bilgi, doğal nesne, mülkiyet hakları ve mülkiyet aktarımı ile anlamlı ilişkilere sahiptir. Mülkiyet atfı performansını açıklamak için yapılan regresyon analizleri ise, sosyal-bilişsel becerilerin yordayıcı anlamlı değişkenler olmadığını; dil ve yaşın ise mülkiyetin farklı boyutlarının varyansını açıklayan temel değişkenler olduğunu ortaya koymuştur. Diğer sosyal bilişsel değişkenlerle ilişkinin olmaması bu yapının alana özgü bir beceri olduğunu ifade etmek için yeterli değildir.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Ownership, executive function, theory of mind, language, cognitive development., Mülkiyet, yürütücü işlev, zihin kuramı, dil, bilişsel gelişim.