Ailesel Akdeniz ateşi hastalarında toll like reseptör 2 ve 4 ekspresyon düzeyinin akut atakla ilişkisinin incelenmesi
Yükleniyor...
Tarih
2011
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Ege Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Giriş Toll Like Reseptörler (TLR) doğal immün sistemin bir parçasıdır. Bugüne kadar TLR ailesinde 13 üye saptanmıştır. TLR-4 Gram (?) bakterilerin lipopolissakkaridlerini tanırken, TLR-2 Gram (+) bakterilerdeki lipoteikoik asid gibi mikrobiyal ürünleri ve endojen inflamatuar mediatörleri tanır. AAA'nin patogenezindeki araştırmalarda ilerleme kaydedilmesine rağmen atakların kendi kendini sınırlayan doğası ve periyoditesi hala aydınlatılamamıştır. Eksternal bir antijenin etkisi olmadığı düşünülen AAA hastalığında doğal immün sistemin en önemli elemanlarından olan TLR'lerin rolü bilinmemektedir. Bu çalışmadaki amacımız AAA tanılı hastalarda atak sırasında ve ataksız dönemde TLR-2 ve TLR-4 gen ekspresyon düzeylerini değerlendirerek atakların doğasına ışık tutmaktır. Materyal ve Metod Çalışmaya EÜTF Hastanesi İç Hastalıkları Anabilim Dalında AAA tanısıyla izlenmekte olan 30 hasta (18 bayan, 12 erkek) dahil edildi. AAA atağı sırasında akut inflamatuar yanıtı değerlendirmek için C?reaktif protein (CRP), eritrosit sedimentasyon hızı (ESR), fibrinojen, lökosit düzeyleri bakıldı ve kan, idrar ve boğaz kültürleri yapıldı. Akut atak sırasında Light Cycler cihazı (Rosh Diagnostik, model: LC versiyon 3.0, seri no: 1400933) kullanılarak Real time PCR yöntemi ile Beta Aktin geni ekspresyonları ile mukayese edilmek suretiyle TLR-2 ve TLR- 4 gen ekspresyonları ölçüldü. Akut ataktan 20 gün sonra (atağın olmadığı dönemde) bazal inflamatuar yanıtı değerlendirmek için tekrar TLR-2 ve TLR-4 gen ekspresyon düzeyleri ölçüldü. Sağlıklı kontrol grubu olarak 20 gönüllü çalışmaya alındı ve TLR-2 ve TLR-4 gen ekspresyon düzeyleri değerlendirildi. Gruplar arasındaki ekspresyon düzeyleri arasındaki farklılıklar Mann Whitney U ve Kruskal Wallis testi ile karşılaştırıldı ve p<0.05 değerleri anlamlı kabul edildi. Bulgular Hastalığın ortalama başlangıç yaşı 17,33 ± 9,5 yıl ve tanı konma yaşı 24,4 ± 9 yıl olarak bulunmuştur. Hastaların ortanca TLR-2 gen ekspresyon düzeyleri atak sırasında 9,2x10-3 (alt-üst sınır:1,4x10-3?20x10-3), ataktan 20 gün sonra 7,9x10-3 (alt-üst sınır:0?30x10-3), sağlıklı kontrol grubunda ise 5,6x10-3 (alt-üst sınır:2,1x10-3?30x10-3) saptandı. Ortanca TLR-4 gen ekspresyon düzeyleri atak sırasında 4,6x10-3 (alt-üst sınır:0?640x10-3), ataktan 20 gün sonra 4,4x10-3 (alt-üst sınır:0?3320x10-3), sağlıklı kontrol grubunda ise 9,9x10-3 (alt-üst sınır:2,1x10-3?80x10-3) saptandı. Üç grup arasında TLR-2 ve TLR-4 gen ekspresyon düzeyleri açısından istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı(p>0,05). Ataktan 20 gün sonra bakılan TLR-2 ve TLR-4 gen ekspresyon düzeyleri birbiriyle korele saptandı (p<0,05). Kadın hastalarda atak sırasındaki TLR-4 gen ekspresyonun erkek hastalara göre daha yüksek olduğu izlendi (p<0,05). Ataktaki TLR-2 gen ekspresyonu ile şikayetlerin başlama yaşı arasında ve TLR-4 gen ekspresyonu ile hemoglobin ve hematokrit değerleri arasında negatif koralasyon saptandı (p<0,05). Tartışma AAA hastalarında atak sırasında ve remisyon döneminde TLR-2 ve TLR-4 gen ekspresyon düzeylerini sağlıklı kontrol grubundan farklı bulmadık (p>0,05). Ataklar sırasındaki ekspresyon düzeyleri de remisyon dönemlerinden farklı değildi (p>0,05). Hastalarda atak sırasında ve ataksız dönemde TLR-2 ve TLR-4 gen ekspresyon düzeyleri arasında istatiksel açıdan anlamlı fark çıkmamasının olası nedenleri 1- Atak nedenleri enfeksiyon dışı faktörler olabilir ve bu nedenle her üç grup arasında fark tespit edilmeyebilir. Nitekim AAA ataklarını tetikleyen faktörler arasında infeksiyonlar nadiren yer almaktadır. 2- AAA hastalarında TLR-2 ve TLR-4 dışı birtakım inflamatuar yolaklar aktive oluyor olabilir. Ataklar sırasında bir takım inflamatuvar mediatörlerin ekspresyon ve salınımının arttığı kesin olmakla beraber bu yolakların muhtemelen TLR ekspresyonu ile bir ilişkisi yoktur. Literatürde bu verileri karşılaştıracak herhangi bir çalışma bulunmamaktadır. Atak sırasındaki TLR-2 ve TLR-4 ekspresyon düzeyleri ile atak sırasında bakılan CRP, ESR, fibrinojen, lökosit, trombosit düzeyleri arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir ilişki gözlenmedi. Akut faz reaktanları çeşitli immün uyarıların sonunda artan nonspesifik göstergelerdir. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi TLR-2 ve TLR-4 ekspresyonlarının AAA atakları sırasındaki immün aktivasyonla bir ilişkisi yoktur. Doğal olarak artan akut faz reaktanları ile de bir ilişki olması beklenmemektedir. Daha geniş hasta grupları ile yapılacak çalışmalar bu konuya ışık tutabilir.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
İç Hastalıkları A.B.D.