Koroner arter hastalığının tanısında, dobutamin stresi ile yapılan Tc-99m MİBİ miyokard perfüzyon sintigrafisi ve ekokardiyografinin karşılaştırılması

dc.contributor.advisorÖzkılıç, Hayal
dc.contributor.authorDağlıöz, Gözde
dc.date.accessioned2024-08-19T19:51:29Z
dc.date.available2024-08-19T19:51:29Z
dc.date.issued2005
dc.departmentEge Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Nükleer Tıp Ana Bilim Dalıen_US
dc.descriptionBu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.en_US
dc.description.abstractÖZET İskemik kalp hastalığı çok geniş insan kitlelerini etkileyen yaygın, ciddi, kronik ve hayatı tetdit eden bir hastalıktır. Bu durum diğer hastalıklardan çok daha fazla mortalite ve morbiditeye neden olmakta ve artan ekonomik tedavi maliyetlerini de beraberinde getirmektedir. Bir hastanın koroner arter hastalığı olup olmadığının belirlenmesi oldukça zor bir karardır. Bu tez çalışmasında, noninvaziv iki yöntem olan, dobutamin stresi ile yapılan miyokard perftizyon sintigrafısi ile stres ekokardiyografinin koroner arter hastalığını ortaya çıkarma ve farklı koroner damarlardaki lezyonları tespit etme başarısı açısından karşılaştırılması amaçlanmıştır. Ayrıca birbirinden oldukça farklı bu iki tetkikin aynı miyokard bölgeleri üzerindeki değerlendirmelerinin birbiri ile uyumu sorgulanmıştır. Mart 2004-2005 tarihleri arasında koroner arter hastalığı olan ya da araştırılan, 21 olgu çalışmaya dahil edildi. Hastalara 5 mikrog/kg/dk dozdan başlatılmak üzere 40 mikrog/kg/dk dozuna dek dobutamin infüzyonu yapılarak stres ekokardiyografi uygulandı. Maksimal kalp hızına aşılamadığı durumlarda Atropin eklendi. Dobutamin stres testinin sonlandınlmasmdan yaklaşık bir dakika kadar önce hastalara Dobutamin intravenöz yoldan 20 mCi MIBI enjeksiyonu yapılarak 1 saat sonra görüntü alındı. 2 gün protokolü şeklinde yapılan miyokard perftizyon sintigrafisinde, istirahat görüntüleri stres görüntülerinden en az 24 saat sonra elde edildi. Her iki yöntemde de miyokard duvarı 16 segmente ayrılarak 1-4 arası puanla skorlandı. 16 segment 3 damar bölgesine ayrılarak incelendi. Tetkik ve her damar bölgesi normal, iskemik ve infart olarak sınıflandı. Hastalara en fazla 2 ay içerisinde koroner anjiografi uygulandı. Kalp atım hızının, sistolik kan basıncının ve nabizxkan basıncı çarpımları dobutamin stresi ile istatiksel olarak anlamlı bir şekilde arttı (p<0.001, p<0.05, p<0,001). Dobutamin stres tesit 17 hastada 40 mikrog/kg/dk dozunda uygulanırken; 4 hastada 30 mikrog/kg/dk dozunda uygulandı. Atropin 1 1 hastada uygulanırken, 3 hastanın kalp hızı submaksimal düzeyde kaldı. Hastalar dobutamin stresini genel olarak iyi tolere ettiler. Dobutamin stresi 1 hastada angina, 1 hastada S-T yükselmesi sebebiyle erken sonlandınldı. Miyokard perfüzyon sintigrafisinde LAD ve LCx alanında 13, RCA alanında 3 hastada normal bulundu. Bu sayılar dobutamin stres ekokardiyografi için 72sırasıyla; 1 1,13,9 idi. İskemik hasta sayısı sintigrafide; LAD için 7, LCx için 6, RCA için 11 idi. Stres ekokardiyografîde ise iskemik hasta sayıları LAD için 6, LCx için 4 ve RCA için 8 bulundu. Sintigrafide LAD alanında 1, LCx alanında 2, RCA alanında 7 infarkte segment mevcuttu. İnfarte segment sayıları stres ekokardiyografi için her 3 damar alanında da 4 idi. Anjiografik olarak %50 ve üzerinde stenoz olan damar sayıları, LAD'de 13; LCx'de 11 ve RCA'da 6 idi. %50 ve üzeri darlıklar anlamlı kabul edildiğinde, koroner arter hastalığını göstermesi açısından miyokard perflizyon sintigrafisinin sensitivitesi %92.86, spesifitesi %28.57 olarak bulundu. Aynı değerler stres ekokardiyografi için %78.57 ve %42.86 idi. %50 ve üzeri darlıklar anlamlı kabul edildiğinde; 21 hastaya ait 63 segment üzerinden herhangi bir damarda koroner arter hastalığını göstermesi açısından dobutamin miyokard perfüzyon sintigrafisinin sensitivitesi %63.33, spesifitesi %54.54 olarak bulunurken dobutamin stres ekokardiyografi için bu değerler %60 ve %57.57 olarak bulundu. Her koroner arter için ayrı ayrı sensitivite ve spesifite değerleri hesaplandığında sırasıyla sintigrafî ve ekokardiyografilerin sensitivite değerleri; LAD için %46.15, %69,23; LCx için %63.63, %45.45; RCA için %100, %66.66 idi. Spesifite değerleri ise; LAD için %75,%75; LCx için %90, %60; RCA için %20, %46.66 bulundu. Toplam 336 segmentten 212'si (%62.4) sintigrafide ve ekokardiyografîde uyumlu bulundu. Ancak istatiksel olarak segmentler arasında uyum araştırıldığında Kappa değeri 0.2 p<0.001 hesaplandı. Tetkikler arasında segment değerlendirmelerinin uyumu açısından zayıf korelasyon mevcut idi. Sintigrafî ile değerlendirilebilen perfüzyon anomalileri, stres ekokardiyografi ile değerlendirilebiliren sistolik disfonksiyondan önce ortaya çıkmaktadırlar. Bu patofîzyolojik mekanizmadan da hareketle sintigrafînin stres ekokardiyografiden daha sensitif olması gerkmektedir. Literatürde myokard perfüzyon sintigrafisi için ortalama sensitivite ve spesifite değerleri %88 ve %74 olarak belirtilmektedir. Bizim çalışmamızda bu değer sırasıyla; %92.86, %28.57 olarak bulunmuştur. Literatürde sensitivite açısından sintigrafi üstün bulunurken; spesifite açısından ekokardiyografi üstün kabul edilmektedir. Aynı kural genel olarak bizim çalışmamızda da geçerli iken; spesifite değerlerinin ekokardiyografîde biraz daha yüksek olmakla birlikte oldukça düşüktür. Bölgesel değerlendirmede sintigrafide LAD alanının, ekokardiyografide LCx alanının sensitivite değerleri düşük bulunmuştur. Her iki tetkikin de RCA alanında spesifitesi oldukça 73düşüktür. Tetkikler arasında segment değerlendirmelerinin uyumu açısından zayıf korelasyon mevcut idi (Kappa değeri 0.2 p<0.001). Her iki tetkikin sensitivitesini ve spesifitesini etkileyebilecek birçok değişken mevcuttur. Spesitivitenin oldukça düşük olduğu inferior duvarın daha doğru olarak değerlendirilebilmesi için teknik, hastadan kaynaklanan nedenler ve değerlendirme kriterleri tekrar gözden geçirilmesi uygun olacaktır. İki tetkik arasında stres ekokardiyografînin oldukça kişiye bağımlı bir değerlendirme olduğu bilinmektedir. Bu tez çalışmasında hasta sayısının kısıtlı olduğundan, bu iki tetkiki karşılaştırma amacıyla daha kapsamlı çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır. 74en_US
dc.identifier.endpage85en_US
dc.identifier.startpage1en_US
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11454/88205
dc.identifier.yoktezid171249en_US
dc.language.isotren_US
dc.publisherEge Üniversitesien_US
dc.relation.publicationcategoryTezen_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/closedAccessen_US
dc.subjectRadyoloji ve Nükleer Tıpen_US
dc.subjectRadiology and Nuclear Medicineen_US
dc.titleKoroner arter hastalığının tanısında, dobutamin stresi ile yapılan Tc-99m MİBİ miyokard perfüzyon sintigrafisi ve ekokardiyografinin karşılaştırılmasıen_US
dc.typeSpecialist Thesisen_US

Dosyalar