Kraniotomi uygulanan nöroşirürji operasyonlarında normoventilasyon ve ılımlı hiperventilasyon uygulamasının rokuronyum ile sağlanan nöromusküler blokaj üzerine etkisi
Küçük Resim Yok
Tarih
2001
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Ege Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/closedAccess
Özet
ÖZET Nondepolarizan nöromusküler bloker ilaçların etkilerinin CO2' e bağlı asit-baz değişikliklerinden etkilenebileceği günümüze kadar olan çalışmalarda gösterilmiştir. Ancak anestezi uygulamasına son yıllarda giren aminosteroid yapıda bir nondepolarizan nöromusküler bloker olan rokuronyum ile ilgili bu yöndeki çalışmalar daha çok hayvanlarda yapılan deneysel çalışmalar olmak üzere sınırlı sayıdadır. Biz bu çalışmamızda, nöroanestezi uygulamalarında kullanılan ventilasyon yöntemleri olan ılımlı hiperventilasyon ve normoventilasyon ile oluşturulan asit-baz değişikliklerinin rokuronyum ile sağlanan nöromusküler bloğa etkilerini karşılaştırdık. Benzer demografik özelliklere sahip 16-71 yaş arası 37 hasta rastgele grup 1 (normoventilasyon grubu) ve grup 2 (ılımlı hiperventilasyon grubu) olarak ikiye ayrıldı. Tüm hastalara atropin, tiopental, fentanil ile standart genel anestezi uygulandı. Anestezi idamesi %50 O2, %50 N20 ve %1 izofluran karışımı ile sağlandı. İndüksiyondan sonra, daha önce iv damar yolu açılmış koldan "arteria radialis"e arter kanülü yerleştirildi. Eş zamanlı olarak diğer koldan "TOF Guard" monitorizasyonu yapıldı. Kalibrasyonun sağlanması ve yanıtların stabilizasyonu için 2 dakika beklendikten sonra her iki gruba da 0,6 mg/kg dozunda rokuronyum iv yolla verildi. Ti %0 olduğunda hasta orotrakeal olarak entübe edildi. Hastaların solunumları volüm kontrol modunda izlendi. Grupl de end- tidal CO2 35-40 mmHg grup 2 de ise 30-35 mmHg olacak şekilde 14 solunum frekansı ile tidal volüm ayarlandı. Entübasyondan 15 dakika sonra alınan kan gazı sonucuna göre, PaCO2 grupl de 35-40 mmHg, grup2 de 30-35 mmHg olacak şekilde tidal volüm ayarlandı. Anestezi indüksiyonu öncesi, indüksiyondan 1 dk, 3 dk, 5 dk,10 dk, 15dk sonra ölçülen kalp atım hızı, sistolik-diastolik, ortalama arter basınçları, SpO2, end-tidal CO2 kaydedildi. Nöromusküler iletimin değerlendirilmesi amacıyla, etkinin başlama süresi, klinik etki süresi, Ti yanıtının %50 ve %75 derlenme süresi, TOF oranının %25, %50, %75 derlenmesine kadar geçen süreler kaydedildi. Tüm bunlara eş zamanlı olacak şekilde arteryel kan gazı alınarak sonuçlar değerlendirildi. 19 hasta içeren normoventilasyon grubu ve 18 hasta içeren ılımlı hiperventilasyon grubu arasında demografik özellikler yönünden anlamlı fark saptanmadı (p> 0.05). 40Klinik etki süresi, Ti yanıtının %50, %75 derlenme süreleri, total etki süresi, derlenme indeksi, TOF yanıtının %25, %50, %75 derlenme süreleri yönünden ılımlı hiperventilasyon grubunda daha kısa olmasına rağmen istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı (p>0.05). Kraniotomi vakalarında, ventilasyon yöntemi olarak ılımlı hiperventilasyon kullanıldığında rokuronyumun nöromusküler bloker etkisinin kısalabileceğini düşünerek daha dikkatli olunması ve nöromusküler monitorizasyonunun yapılması gerektiği sonucuna vardık. 41
Açıklama
Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.
Anahtar Kelimeler
Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
