Türkiye'deki diş hekimlerinin oral kanser farkındalığının ve bilgi düzeyinin değerlendirilmesi

Küçük Resim Yok

Tarih

2020

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Ege Üniversitesi

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Amaç: Ağız boşluğunda görülen kanserlerin tanı ve tedavisinde diş hekimlerinin önemli bir rolü vardır. Erken tanı prognozu olumlu yönde etkilediğinden, oral kanserlerin klinik görünümleri diş hekimi tarafından ayırıcı tanıları ile birlikte bilinmelidir. Dünyada diş hekimlerinin ağız kanserine ilişkin farkındalığına ve tutumlarına yönelik birçok anket çalışması yapılmış olmasına rağmen, Türkiye genelinde bu konuyla ilgili kapsamlı bir araştırma yapılmamıştır. Çalışmamızın Türkiye geneline yayılabilmesi amacı ile Türkiye Dişhekimleri Birliği (TDB) ile birlikte çalışılması planlanmıştır. Oral kanser farkındalık anketinin TDB aracılığı ile diş hekimlerine ulaştırılması ile yüksek bir katılım oranı sağlanması ve konu ile ilgili mevcut durum tespitinin yapılması amaçlanmıştır. Ayrıca anketin sonunda oral kanserler ile ilgili güncel bilgilerden oluşan kısa bir bilgilendirme metninin katılımcılara ulaşması sağlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Dijital ortamda hazırlanan oral kanser farkındalığı anket formu, Türkiye Dişhekimleri Birliği'ne kayıtlı 19.575 diş hekimine elektronik posta yolu ile gönderilmiştir. Anket formunda demografik bilgiler, oral kanser risk faktörleri, diyagnostik faktörler ve bilgiler, oral kanserin yayılımı ve tedavisi ile klinik uygulamalar ve hastaya yaklaşım başlıkları altındaki sorular bulunmaktadır. Verilerin değerlendirilmesinde Pearson ki-kare, Fisher'ın kesin testi, korelasyon analizi ve deskriptif istatistik kullanılmıştır. İstatistiki anlamlılık düzeyi p < 0.05 olarak kabul edilmiştir. Bulgular: 19.575 diş hekiminin 1167'si anketi yanıtlamıştır. Risk faktörlerinden yüksek puan alanların oranı %22,7, diyagnostik faktörler ve bilgiler alanından yüksek puan alanların oranı %26, klinik uygulamalar ve hastaya yaklaşım alanından yüksek puan alanların oranı %14,9'dur. Hem risk faktörleri hem de diyagnostik faktörlerden yüksek puan alanların oranı ise %8,4'tür. Buna göre, oral kanser için risk faktörleri genel olarak bilinmekle birlikte, gerçekte risk faktörü olmayan durumların da risk faktörü olduğu düşünülmektedir. Ayrıca gerçek risk faktörlerinin bilinmesine rağmen, diş hekimlerinin yarısından fazlası bu risk faktörleri konusunda hastalarını bilgilendirmediklerini belirtmişlerdir. Yeni mezun diş hekimlerinin oral kanserler ile ilgili bilgi düzeyi eski mezunlara göre daha yüksek bulunmuştur; ancak klinik uygulamalar ve hastaya yaklaşım konusunda eski mezunların daha iyi olduğu tespit edilmiştir. Uzmanlık öğrencileri ve uzman diş hekimlerinin oral kanser farkındalık ve bilgi düzeyleri pratisyen diş hekimlerine göre daha yüksek bulunmuştur. Oral kanser farkındalığı ve bilgi düzeyi yaşa, mezuniyet yılına, işyerine ve uzmanlık durumuna göre değişmektedir. Sonuç: Premalign ve malign oral lezyonlar konusunda diş hekimlerinin bilgi ve uygulamalarının sürekli eğitim ve kurslar ile güncellenmesinin bir ihtiyaç olduğu açıktır. Lisans müfredatında oral mukoza muayenesinin önemi vurgulanmalı ve diş hekimlerine oral mukoza muayenesini rutin uygulamaya dahil edebilmeleri için fırsatlar sağlanmalıdır. Eğitim oral kanserlerin erken tanısında ve/veya önlenmesinde fayda sağlayabilecek bir araç olarak kullanılmalıdır. Erken tanıyı kolaylaştırmak için, eğitim stratejileri geliştirilmeli ve eğitim programları oral kanser için risk faktörlerini, oral mukoza muayenesini, yardımcı diyagnostik araçları ve hasta takibi ile ilgili güncel bilgileri kullanarak şekillendirilmelidir
Objective: Dental professionals play an imperative role in the diagnosis and treatment of oral cancer. Early diagnosis has a positive impact on prognosis, therefore dentists should be familiar with clinical signs, symptoms and differerantial diagnosis of oral lesions. Plenty of research is carried out regarding oral cancer awareness of dentists in other countries, however there are a few national studies regarding the subject. Accordingly we prepared a questionnaire that was e-mailed to every dentist registered with the Turkish Dental Association. The aim of this study is to present the current status of oral cancer awareness among dentists who are registered to the Turish Dental Association. Materials and Methods: Oral cancer awareness questionnaire was e-mailed to 19.575 dentists via e-mail by the Turkish Dental Association. The questionnaire consisted of sections regarding demographic information, oral cancer risk factors, diagnostic factors, cancer spread and treatment, questions about the dentists' attitudes and clinical applications. Pearson chi-square, Fisher's exact test, bivariate correlation analysis and descriptive statistics were used to evaluate the data. Statistical significance level was accepted as p <0.05. Results: 1167 people out of 19.575 answered the questionnaire. The percentage of those who scored higher in risk factors was 22.7%, diagnostic procedures was 26%, and the attitudes and clinical practice was 14.9%. The percentage of those who scored higher in both risk factors and diagnostic factors was 8.4%. Although the true risk factors for oral cancer is generally appreciated, participants reported non-risk factors as risk factors. In addition more than half of dentists stated that they did not inform their patients about these risk factors. Newly graduated dentists have a deeper understanding of oral cancers; however, older graduates were found to be superior in terms of patient management and clinical practice. Specialist registrar and specialist dentists were found to have higher levels of awareness and knowledge of oral cancer than general practitioners. Oral cancer awareness and level of knowledge vary according to age, year of graduation, workplace and existence of a post-graduate diploma in one of the dental specialities. Conclusion: The importance of a thorough oral examination can not be over emphasized. Every effort should be made to develop sound practical skills and habits during the undergraduate training years while creating plenty of opportunities for dental practitioners to ensure that such examinations become a routine practice and arrive at an accurate diagnosis. There is a need to update dentists' knowledge and practical skills on premalignant and malignant oral lesions through continuous training. Training strategies should be updated to provide current information on risk factors, oral examination, adjunctive diagnostic aids and patient referrals to facilitate early diagnosis.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Diş Hekimliği, Dentistry, Ağız, Mouth, Ağız neoplazmları, Mouth neoplasms, Bilgi düzeyi, Level of knowledge, Diş hekimleri, Dentists, Diş hekimliği, Dentistry, Diş hekimliği eğitimi, Education-dental, Farkındalık, Awareness, Neoplazmlar, Neoplasms

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye