Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Murat Ersel" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 13 / 13
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Acil servise başvuran akut iskemik inmeli 124 hastanın geriye yönelik bir yıllık incelenmesi
    (2009) Selahattin Kıyan; Murat Özsaraç; Murat Ersel; Ersin Aksay; Aslıhan Yürüktümen; Ekrem Musalar; Özgür Çevrim
    AMAÇ: Bu çalışmayla Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Acil Servisine bir yıl boyunca başvuran akut iskemik inme hastalarının etyolojik, epidemiyolojik, demografik ve klinik özelliklerini tanımlamak ve bu sayede ülkemiz akut inme verilerine katkıda bulunmaktır. GEREÇ-YÖNTEM: Tanımlayıcı nitelikte çalışma geriye yönelik planlandı. 2008 yılında, ICD-10 tanı koduna göre serebrovasküler hastalık tanısı alan hastalara ulaşıldı. BULGULAR: Çalışmaya toplam 124 hasta alındı. Hastaların %56.5’i (n=70) erkekti ve yaş ortalaması 67.5 ± 11.8’ di. Hasta şikayetlerinin ortalama 13.0 ± 18.5 saat önce başladığı bulundu. Hastaların %20.5 ‘inin (n=25) şikayetlerinin başlangıcından itibaren ilk 3 saat içinde başvurduğu görüldü. Hastaların özgeçmişlerinde; %58.8’ de (n=73) hipertansiyon, %35.0’ ında (n=43) diyabet, %25’ de (n=31) koroner arter hastalığı, %20.1’ inde (n=25) daha önceden geçirilmiş SVH, saptandı. Hastaların %80.6’ sının (n=100) beyin tomografileri normaldi. %15.3’ ünde (n=19) anteriyor serebral arter infarktı, %4.8’ inde (n=6) orta serebral arter, %6.5’ inde (n=8) posteriyor serebral arter infarktı saptandı. Acil serviste izlemi yapılan SVHlar için mortalite oranı %0.8, morbidite oranıysa %6.5 olarak bulundu. Hastaların acil serviste ortalama 21.5 ± 30.5 saat izlendiği belirlendi. %41.1’ i (n=51) nöroloji yoğun bakıma, %4.8’i (n=6) nöroloji servise yatırıldı. %11.3’ ü (n=14) sevk edildi. %12.1’i (n=15) kendi isteğiyle başka bir hastaneye gitti. %24.2’ siyse acil serviste izlem ve tedavileri sonucunda taburcu edildi. SONUÇ: Akut iskemik inme erkeklerde, ileri yaşlarda sık görülmektedir. En önemli risk faktörleri hipertansiyon ve diyabettir. Hastalar acil servise geç başvurmaktadır. Acil serviste izlemi yapılan iskemik inmelerin akut dönem mortalite ve morbidite oranları düşüktür. Akut iskemik inmeli hastalar acil serviste uzun süre izlenmektedir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Acil serviste “Genişletilmiş Acil Travma Ultrasonografisi” uygulamalarının klinik karar üzerine etkisi
    (2013) İlhan Uz; Aslıhan Yürüktümen; Bahar Boydak; Selen Bayraktaroğlu; Enver Özçete; Özgür Çevrim; Murat Ersel; Selahattin Kıyan
    AMAÇÇalışmamızda, “Genişletilmiş Acil Travma Ultrasonografi” (GATUS) uygulamasının, çoklu travma hastasında, karıniçi yaralanma, hemotoraks, yanı sıra pnömotoraks saptamada duyarlılığını, ayrıca invaziv işlem gerekliliğiyle ilişkisini göstermeyi amaçladık.GEREÇ VE YÖNTEMAcil servise başvuran, çoklu travmalı hastalar çalışmaya alındı. Hasta hakkında klinik bilgisi olmayan araştırmacı acil hekimi tarafından yatakbaşı GATUS yapıldı. Supin akciğer grafiği bulguları, yapılan invaziv girişimler kaydedildi. Karın ve toraks bilgisayarlı tomografi (BT) (pnömotoraks düzeyine göre skorlama yapıldı) sonuçlarıysa radyoloji uzman düzeyinde değerlendirildi.BULGULARBT ile karşılaştırıldığında, karıniçi yaralanma ve hemotoraks için GATUS duyarlılıkları sırasıyla %54,5 ve %71 idi. GATUS ile tanılanamayan hemotoraks ve karıniçi yaralanmalarda herhangi bir invaziv müdahale yapılamadığı görüldü. Toraks BT’sinde pnömotoraks saptanan 33 (%30,8) hastadan GATUS ile 27 (%25,2) hasta pnömotoraks tanısı aldı (duyarlılık %81,8). Yapılan skorlamaya göre GATUS ile “genişliği 1 cm’den az veya uzunluğu midkoronal çizgiyi geçmeyen” pnömotoraksların atlandığı görüldü. Tüp torakostomi uygulanan hastaların tamamında, GATUS pozitifti.SONUÇGATUS, invaziv işlem gerektirebilecek pnömotoraksların saptanmasında, yüksek duyarlılık ile kullanılabilir. Hemotoraks ve karıniçi yaralanmaların tanınmasındaysa duyarlılığı düşük olmakla beraber invaziv işlem gerekliliğini öngörülmesinde yol gösterebilir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Acute hepatitis associated with thymus vulgaris oil ıngestion; case report
    (2011) Aslıhan Yürüktümen; Nil Hocaoğlu; Murat Ersel; Murat Özsaraç; Selahattin Kıyan
    Folklorik tıpta geleneksel olarak kullanılan pek çok bitkisel ürün zehirlenmeye neden olabilmektedir. İngilizce yaygın ismi “Thyme” olan Thymus Vulgaris (Kekik) Türkiye’de sıklıkla kullanılan bitkisel ürünlerden biridir. Bu olguda konsantre kekik yağı alımı ile ortaya çıkmış bir toksik hepatit vakası bildirmekteyiz. Marketlerde ticari bir ürün olarak satılan toplam 25 ml’lik kekik yağını içen hastamız bulantı, kusma ve ishal gelişen hasta yüksek transaminaz düzeyleri ile acil serviste izlendi. İki gün gözlemde kalan hastanın semptomları ve aminotransferaz yüksekliği tedricen azaldı. Çok sık kullanılan bitkisel ürünlerden biri olan ve zehirli olmadığı bilinen kekik benzeri bitkilerin de göründüğu kadar zararsız olmayabileceği bilinmelidir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Aftermath hurricane sandy
    (2013) Murat Ersel
    …
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Akut zehirlenme hastalarının iki yıllık değerlendirilmesi
    (2009) Selahattin Kıyan; Murat Özsaraç; Murat Ersel; Aslıhan Yürüktümen; Eylem Karahallı; Enver Özçete; Özgür Çevrim
    G i r i ş : Bu çalışma, iki yıl boyunca bir üniversite acil servisine, intihar amaçlı veya yanlışlıkla ilaç alımı nedeniyle baş- vuran zehirlenme hastalarının epidemiyolojik, demografik ve klinik özelliklerini tanımlamayı ve ülkemizin zehirlen- me verilerine katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı nitelikte çalışma, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Acil Servisine 01.01.2006-31.12.2007 yılları arasında intihar amacıyla veya yanlışlıkla ilaç alımı nedeniyle başvuran tüm yaş gu- rubundaki hastaları geriye dönük olarak incelemektedir. Bu yıllar arasında acil servise başvuran tüm zehirlenme vakalarına, acil servis adli vaka defterlerinden ulaşıldı. Adli vakalar içerisinden acil servise “intihar amacıyla veya yanlışlıkla ilaç alanlar”, “intihar amacıyla ilaç dışı herhangi bir madde alanlar” seçildi ve çalışma popülasyonu oluş- turuldu. Bulgular: Altı yüz sekiz zehirlenme hastasının dosyasına ulaşıldı. Zehirlenme hastaları tüm acil servis başvuruların % 0,4’ü olarak belirlendi. Hastaların %80‘i (n=480) kadındı ve yaş ortalaması 26,8±11 (dağılım 5-93) yıldı. Hastaların %82’si (n=485) 35 yaş altında, %14’ü ise (n=86) pediatrik yaş (18 yaş altı) grubundaydı. Hasta sayısının ilkbaharda arttığı, en sık başvurunun ise Mayıs ve Haziran aylarında olduğu görüldü. Hastaların %72’sinin (n=438) acil servise gece mesaisinde (18:00-08:00) başvurduğu, en sık başvurunun ise 22:00-23:00 saatleri arasında olduğu saptandı. Hastalar en sık (%82.0) “intihar amacıyla ilaç alımı” nedeniyle başvurdu. Hastaların %45,1’inde (n=274) çoklu ilaç alımı mevcuttu. %9,2’sinde (n=56) beraberinde alkol alımı da vardı. intihar amacıyla en sık alınan ilaçlar analjezikler- di. Analjezikleri psikotrop ilaçlar izledi. En sık psikiyatrik tanı (%21,1) “impulsif özkıyım girişimi”, 2. sırada ise %17,6 oranla (n=107) “majör depresyon” bulundu. Hastaların acil serviste ortalama kalış süresi 19,2 ± 2 2,7 saatti (dağılım 0 - 168 saat). Hastaların %4,1’i yoğun bakıma, %2,7’si ise diğer servislere yatırıldı. Hastaların %93,2‘sinin tanı, tedavi ve izlemleri acil serviste yapılıp taburcu edildiler. S o n u ç: Zehirlenme açısından genç kadın popülasyon risk altındadır. En sık zehirlenme nedeni özkıyım girimi olarak s a p t a n d ı. En sık kullanılan ilaçlar analjeziklerdir. Analjezikleri antidepresanlar izlemektedir. Acil servis izlemindeki hastalarda intihar amacıyla alınan ilaçlara bağlı mortalite ve morbidite oranları düşüktür.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Associations between air pollution and emergency department visits for ischemic stroke, respiratory and cardiovascular diseases, in Izmir
    (2010) Murat Özsaraç; Hatice Uluer; Neşe Oray; Selahattin Kıyan; Murat Ersel; Aslihan Yuruktumen
    Amaç: Son zamanlarda yapılan bazı çalışmalarda, hava kirliliğine neden olan partiküler madde ve gazların artması ile kardiyovaskuler mortalite ve morbidite, iskemik inme, astım ve derin ven trombozu gelişmesi arasında pozitif ilişki olduğu tespit edilmiştir. Bu çalışmanın amacı, kış aylarındaki havadaki partiküler kirlilik ile acil servise iskemik inme, kardiyovasküler ve pulmoner hastalıklar nedeni başvuran hastalar arasında ilişkiyi değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: İki merkezin dahil edildiği bu retropektif çalışmada, hava kirliliğinin en yoğun hissedildiği kış aylarında, 1 Ekim 2008 ve 31 Mart 2009 tarihleri arasındaki periyodda, acil servise kardiyovasküler ve pulmoner hastalıklar nedeni ile başvuran erişkin hastalar değerlendirildi. Ulusal hava kalitesi izleme ağından elde edilen hava kirliliği parametreleri olan hava asılı partiküler materyaller (PM10), kükürtdioksit (SO2) ve karbonmonoksit (CO) ölçümlerinden elde edilen değerlerin ikişer haftalık periyodlardaki ortalamaları ile acil servis başvuruları arasındaki ilişki çoklu lineer regresyon analizi ve Rho Spearman korelasyon ile değerlendirildi. Bulgular: Kardiyovasküler ve pulmoner hastalıklara bağlı 3070 başvuru tespit edildi. Kent merkezindeki dış çevre ölçümlerinden elde edilen SO2, CO, PM10 değerleri ile acil servise başvuran KOAH, kalp yetmezliği ve iskemik inme başvuruları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olmadığı görüldü. Çoklu regresyon analizinde, CO seviyesindeki yükselme ile başvuran astımı olan hasta sayısı arasında pozitif ilişki bulundu (p=0.024, R2=%70). Ayrıca PM10 değerlerinin artışı ile astım (p=0.024, R2=%70) ve pulmoner emboli (p=0.016, R2=%55) başvuru sayısı arasındaki istatistiksel ilişki anlamlı olarak yüksek bulundu. Bivaryans korrelasyon analizinde, anjina/miyokardiyal enfarktüs başvuruları ile CO (p=0.001) ve SO2 (p=0.005) düzeyleri arasındaki ilişki, istatistiksel olarak anlamlı tespit edildi. Sonuç: Dış ortamdaki hava kirliliğine neden olan CO artışı, miyokardiyal infarktüs ve astım hasta sayısını arttırmaktadır. Kış aylarında PM10 konsantrasyon artışı ile pulmoner emboli ve astıma bağlı başvurular arasında güçlü ilişki mevcuttur.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Bir acil servisin kullanım özellikleri ve başvuran hastaların aciliyetinin hekim ve hasta açısından değerlendirilmesi
    (2006) Murat Ersel; Özgür Karcıoğlu; Sedat Yanturalı; Aslıhan Yürüktümen; Mustafa Sever; M. Aziz Tunç
    Giriş: Kesintisiz hizmet veren acil servislere herhangi bir yakınma ile çok sayıda hasta başvurmaktadır. Bu hastalar incelendiğinde başvuru nedeni acil olmayanların bulunduğu görülmektedir. Acil olmayan başvurular yoğun olan acil servislerin işleyişini olumsuz etkilemektedirler. Bu çalışma ile amaçlanan başvuruların aciliyetini irdelemek olduğu kadar başvuruların aciliyetinin hasta ve hekim bakış açısıyla nasıl algılandığını ortaya koymaktır. Gereç ve Yöntem: Bu çalışma bir analitik kesitsel çalışmadır. Yirmi sekiz günlük zaman dilimi içinde acil servise başvuran tüm hastaların demografik bilgileri, sosyoekonomik durumları yakınmaları ve yapılan inceleme ve girişimler hakkında bilgi toplandı. Ayrıca her hastadan aciliyetlerine yönelik olarak kendi düşüncelerini yansıtan puanları NRS (Numeric Rating Scale) ölçeği üzerinde belirtmeleri istendi. Hastadan sorumlu kıdemli ve kıdemsiz asistanlar da hastanın aciliyetine yönelik görüşlerini NRS ölçeği üzerinde bildirdiler. Çalışma sonunda her hasta için doldurulan formlar kategorilere göre değerlendirilerek incelendi. Hastaların başvurularının aciliyet yönünden uygunluğu, bir Acil Tıp Uzmanı tarafından belirlendi. Bulgular: Çalışma dönemi boyunca acil servise başvuran 2.533 hastanın 2.351'inden (%92,8) yeterli veri edinildi. Kullanılan kategori sınıflaması ve uzman kararı sonrasında başvuruların %67,8'i aciliyet açısından uygun bulundu. Gençlerin (17-39 yaş), kadınların, bekarların, eğitim düzeyi yüksek olanların ve acil servise güvendiği için başvuran hastaların aciliyet uygunluğunun daha düşük olduğu saptandı. Sosyal güvence grupları arasında ve gelir grupları arasında aciliyetin uygunluğu açısından anlamlı fark saptanmadı. Acil servisin en çok tercih sebebi güvenilir bulunmasıdır. Hastaların aciliyet algıları ile hekimlerinin değerlendirmeleri arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı. Sonuç: Uygun olmayan başvurular incelendiğinde genelde sosyoekonomik düzeyi yüksek olan hastaların acil servisi uygunsuz kullanımı gözlendi. Bu grup hastalar daha hızlı ve kaliteli hizmet talep etmeleriyle ilişkili olabilir. Acil servis hizmetlerinin güvenle sürdürülebilmesi için birinci basamak sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi gereklidir. Ülkemizde hastaların acil servisleri kullanımı konusunda ileri çalışmalara ihtiyaç olduğunu düşünmekteyiz.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    CAN BARTHEL INDEX PREDICT MORTALITY IN GERIATRIC PATIENTS ADMITTED TO THE EMERGENCY DEPARTMENT WITH A HIGH FEVER?
    (2015) Sercan Yalçınlı; Murat Ersel; Funda Akarca Karbek; Özge Can; Sadiye Midik
    Girifl: Yafl ve hastalıklar sonucu geriatrik hastalarda fiziksel fonksiyonel kapasite azalmaktadır. Geriatrik hasta grubunda fiziksel fonksiyonel kapasiteyi objektif olarak ortaya koyabilecek ölçekler güncel pratikte acil servis gibi akut bakım sağlayan birimlerde nadir kullanılmaktadır. Bu çalıflmada atefl yüksekliği ile baflvuran geriatrik hastalarda bazal-baflvuru Barthel İndeksi skorlarındaki değiflim derecesinin atefl yüksekliği ile baflvuran geriatrik hastalarda prognostik bir öneme sahip olma olasılığının test edilmesi amaçlanmıfltır.Gereç ve Yöntem: Acil müdahale gereksinimi ve travma öyküsü olmayan 64 yafl üzeri timpanik membran atefl >=37.2°C olan hastalar çalıflmaya dahil edilmifltir. Hastalar Barthel İndeks değiflimi >30 (majör), 5-30 (minör) ve değiflikliğin olmadığı grup olmak üzere 3 gruba ayrılmıfltır.Bulgular: Çalıflma popülasyonu 218 hastadan oluflmufltur. Hastaların bazal ve baflvuru Barthel İndeksi skorları karflılafltırıldığında, sağ kalan hastaların bazal, baflvuru ve 1 ay sonraki Barthelİndeks'leri arasında ve mortalite geliflen hastaların bazal ve baflvuru Barthel İndeks'leri arasındaanlamlı farklılık saptanmıfltır (p<0.001). Bazal ve baflvuru Barthel İndeks değifliminin >30 (majör)olduğu durum ile mortalite arasında istatistiksel anlamlı farklılık saptanmıfltır (p=0.011). Minör değiflimlerde ve değiflikliğin olmadığı grupta farklılık saptanmamıfltır.Sonuç: Atefl geriatrik hastaların fiziksel bağımlılıklarını artırır. Bazal duruma göre baflvuru sırasında ciddi fonksiyonel bağımlılık artıflına yol açan durumlar geriatrik hastalarda kısa dönemmortalite ile iliflkili olabilir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Effects of particulate air pollution on emergency department visits for headache as chief complaint
    (2009) Murat Özsaraç; Hatice Uluer; Murat Ersel; Selahattin Kıyan; Aslihan Yürüktümen; Eylem Ersan
    Giriş: Hava kirliligi, canlıların sağlığını olumsuz yönde etkileyen, havadaki katı ya da yabancı maddelerin birleşiminin, normalin üzerindeki miktar ve yoğunluğa ulaşmasıdır. Yapılan birçok çalışmada, hava kirliliğinin mortalite ve hastaneye başvurular üzerindeki kısa dönem etkilerinin önemi vurgulanmıştır. Bu çalışmanın amacı, hava kirliliğine bağlı olarak, aylık acil servis başağrısı başvuruları arasında ilişki olup olmadığını değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Yapılan bu retrospektif çalışmada, Haziran 2008 ve Mayıs 2009 tarihleri arasındaki 12 aylık periyodda acil servise başvuran ve tanısı primer başağrısı (ICD kod: G43 ve G44) olan 257 hasta değerlendirildi. Ulusal hava kalitesi izleme ağından elde edilen hava kirliliği parametreleri olan hava asılı partiküler materyaller, kükürtdioksit ve karbonmonoksit ölçümlerinden elde edilen değerler ile aylık acil servis primer başağrısı başvuru sayısı arasındaki ilişki lojistik regresyon analizi ve lineer korelasyon ile incelendi. Bulgular: Dış çevre ölçümlerinden elde edilen kükürtdioksit (p=0,376) ve karbonmonoksit (p=0,196) değerleri ile acil servise başvuran primer başağrılı hasta sayısı arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olmadığı görüldü. Bununla birlikte havada asılı partiküler materyal ölçümleri (PM10) ile başvuran hasta sayısı arasında istatistiksel ilişki anlamlı olarak yüksek bulundu (p=0.008 spearman rho). Sonuç: Dış ortamdaki hava kirliliğine neden olan, havada asılı partiküler materyallerin (PM10) artması, acil servise başvuran primer başağrılı hasta sayısını arttırmaktadır. Elde edilen bulgular, hava kirliliğinin acil servise başvuran primer başağrılı hasta sayısını arttırdığını destekler niteliktedir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Künt travma sonrası oluşan iki taraflı böbrek hasarının (derece IV) kısa sürede kendiliğinden iyileşmesi: Olgu sunumu
    (2011) Rashad Mammadov; Burak Turna; Ergün Gürer; Murat Ersel; Ahmet Sever; Bülent Semerci
    Böbrek eksternal bir kuvvete bağlı yaralanma ihtimali en yüksek genito-üriner organdır. Literatürde, böbrek travmasında konservatif tedavi yaklaşımı ve sonuçlarına dair oldukça kısıtlı veri bulunmaktadır. Bu olgu sunumunda araç dışı trafik kazası sonucu oluşan multipl organ travmasına eşlik eden bilateral derece IV renal travmalı olguyu ve konservatif tedavi sonucunu sunmaktayız.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Sıcak katran ile oluşan yüz yaralanmasında katranın temizlenmesinde zeytinyağı kullanımı
    (2009) Murat Ersel; Ersin Aksay; Murat Özsaraç; Bülent Yüksel
    Sıcak katran maruziyeti sonrası acil servise başvuran hastalarda katranın temizlenmesi ve hastanın yönetimi sık karşılaşılmayan bir acildir. Katran yoğun yapısı ve yüksek ısısı ve temizlenmesindeki güçlük nedeniyle yara bakımı açısından diğer yanık olgularından daha farklı bir yaklaşım gerektirmektedir. Biz, acil servisimize sıcak katran yanığı sonrasında getirilen 32 yaşındaki erkek hastanın yönetildiği olguyu bildiriyoruz.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Türkiye’deki Acil Tıp Anabilim dallarının afetlere hazırlık ve eğitim düzeyleri
    (2009) Murat Ersel; Ersin Aksay; Selahattin Kıyan
    Amaç: Bu çalışmanın amacı, afetler konusunda acil tıp anabilim dallarının yer aldığı üniversite hastanelerindeki hazırlıkların belirlenmesi, acil tıp anabilim dallarının bu hazırlığa katkısı, acil servis düzeyindeki afet hazırlıkları ve acil tıp eğitimi programı içindeki afet tıbbı eğitim düzeyi ile ilgili ülkemizdeki güncel durumla ilgili bir analiz ortaya koymaktadır. Gereç ve Yöntem: Bu çalışma, kesitsel ve tanımlayıcı niteliktedir. Ağustos 2006’da 30 anabilim dalına afetlere hazırlık ve afet tıbbı eğitimleri ile ilgili çalışmalarına yönelik sorular içeren anketler gönderilmiştir. Anket formlarını 60 gün içinde cevaplamayan anabilim dalları çalışma dışı bırakılmıştır. Bulgular: Anketlerden 28’i (%93.3) cevaplanmıştır. On beş (%53.5) anabilim dalının yer aldığı hastanede, hastane afet planı mevcuttur. Dokuz (%32.1) anabilim dalı hastane afet planı oluşum sürecine dahil edilmiştir. Hastane afet planı hazırlanmadan önce sadece üç hastanede risk analizi yapıldığı saptanmıştır (%20.0). KBRN-P tehditlerine karşı özel ekler ise sadece iki planda mevcuttur (%13.3). Yalnızca dört (%26.7) anabilim dalında tatbikatlar yapılmaktadır. Dokuz (%30) anabilim dalı herhangi bir afet durumunda görev aldığını bildirmiştir. Hastane afet planı mevcut olan anabilim dallarının sadece altısında (%40) arındırma ile ilgili bir hazırlık olduğu görülmüştür. Asistan eğitiminin devam ettiği 25 anabilim dalının onunda (%40.0) afet tıbbı ile ilgili ders konularının eğitim müfredatında yer aldığı görülmüştür. Sonuç: Ülkemizdeki acil tıp anabilim dallarının afet hazırlığına ve yönelik katkıları ve çalışmada yer alan üniversite hastanelerinin afet hazırlıkları yeterli düzeyde bulunmamıştır. Ayrıca, afet tıbbı ile ilgili verilen eğitimlerin yetersizliği göze çarpmaktadır.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Türkiye’deki Acil Tıp Anabilim Dallarının uluslararası yayın üretimi: 15. yıl değerlendirmesi
    (2010) Murat Ersel; Aslıhan Yürüktümen; Murat Özsaraç; Selahattin Kıyan; Ersin Aksay
    Amaç: On beş yıl önce temelleri atılan Acil Tıp uzmanlığı günümüzde hemen her tıp fakültesinde kurulmuş olup akademik alandaki yerini almıştır. Akademik gelişim ve birikimin en objektif göstergelerinden birisi uluslararası yayınlardır. Biz ülkemizdeki acil tıp anabilim dallarının uluslararası yayın üretiminde geldiği aşamayı belirlemeyi amaçladık. Gereç ve Yöntem: Acil Tıp anabilim dalları tarafından üretilen ve Index Medicus tarafından indekslenen dergilerde 1 Ocak 1994 ile 30 Eylül 2009 tarihleri arasındaki yayınlanmış yayınları incelendi. Makaleler tipleri, konuları, Science Citation Index Expanded kapsamında olup olmaması, dergi ismi, yayın yılı, ilk isim yazarın acil tıp uzmanı olup olmaması ve anabilim dalına göre sınıflandırıldı. Bulgular: Belirtilen tarihler arasında acil tıp anabilim dallarından üretilmiş toplam 422 makale saptandı. Bu makalelerin 229’u, (%54.2) araştırma makaleleri iken, ikinci sıklıkta olgu sunumlarının yer aldığı görüldü (n=169, %40.0). Araştırma makalelerinin 156’sı (%68.1) klinik çalışma, 38’i (%16.6) hayvan deneyi ve 35’i de (%15.3) anket çalışmasıdır. Klinik verilerle oluşturulan çalışmaların 61’inin (%39.4) tanımlayıcı, 74’ünün (%47.7) kesitsel nitelikte, 20’sinin (%12.9) ise ileri yönelik randomize olduğu tespit edildi. Yayınlarda en sık saptanan konular toksikoloji-çevresel aciller (n=139, %32.9) ve travma-ortopedi (n=67, %15.9) idi. Yayınların %84.8‘i SCI-Expanded indekslerinde yer alıyordu. “American Journal of Emergency Medicine” Science Citation Index Expanded kapsamında en çok (n=45, %10.6) yayın yapılan dergidir. Yayınların 377’sinde (%89.3) ilk sıradaki yazar acil tıp uzmanı idi. Sonuç: Sayıları artan acil tıp öğretim üye ve elemanlarının yaptıkları yayınlar anabilim dallarının akademik birikimlerini olumlu etkilemiştir. 2004 yılından sonraki artış dikkat çekicidir, ancak daha nitelikli araştırma makaleleri yayınlaması, daha özgün konulara yönelmesi ve acil tıp literatürüne pratik uygulamaları değiştirecek nitelikte yayınlar yapmak gelecek hedefi olmalıdır.

| Ege Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Ege Üniversitesi Rektörlüğü Gençlik Caddesi No : 12 35040 Bornova - İZMİR, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim